Hanefi mezhebine göre; alacağı zekata saymanın hükmü
Hanefilere göre alacağı zekata saymak uygun görülmüyor Çünkü zekat verirken paranın sahibinin mülkiyetinde olması ve zekat niyetiyle vermesi gerekir denilmektedir Bu açıdan en güzeli alacaklının borçluya zekatını vermesi, borçlunun da alacaklıya borcunu ödemesidir Fakat bunu bir şart olarak ileri sürmek doğru olmaz Yani zekât vermekle sorumlu olan kimse, borçlusu bulunan bir muhtaca "bana olan borcunu vereceksen sana zekat veririm" diyerek zekât verirse caiz olmaz
Ancak şart koşmadan her iki taraf bunu niyet ederlerse verilen şey zekât sayıldığı gibi borç da kapanmış olur Hatta borçlu olan kimse alacaklıya "benim durumum müsait değildir, bana zekât verirsen ben senin borcunu kapatırım" dese, o da verirse yine caizdir Çünkü şartlı olarak verilmemiştir Belki bir teklif vaki olmuştur(el-Envar, l/151)
Konunun bu özelliğinden dolayı borçludaki parayı zekata saymak için borçluya önce zekat vermeli, sonra da alacağını hemen arkasından istemeli diyenler olduğu gibi; borçlu borç para bulup borcunu ödemeli, ödediği borçtan da kendisine hemen zekat verilerek yaptığı borçtan kurtarılmalı diyenler de vardır Geçmişteki uygulamalar da böyle olmuştur Batık parayı zekata sayar duruma düşmemek ve fıkıhtaki temlik şartını da uygulamış olmak için buna gerek görülmüştür
Ancak temliğ’i dar manada anlamadan doğan bu uygulama, borçluyu rencide edebileceğinden dolayı, İslami Araştırmalar’ın (İlmihali)’nde ve Diyanet’in diğer görüşlerini yansıtan tespitlerinde verilen bilgilere göre, borçluya, “Sendeki alacağımı zekata saydım, kendini borçlu hissetme, artık rahat ol! Borcun silinmiştir” demek de zekatı vermiş olmak için yeterli bir ifade olarak kabul edilebilir Para verip geri isteme gibi rencide edici temlik zorlamasına gerek yoktur Temliği böyle geniş manada anlamak ihtiyaç sahiplerinin lehine olduğundan tercih edilen görüş olmalıdır, denmektedir
Bu görüşün ihtiyaç sahibi borçluları rahatlattığına dikkat çekilmekte, böylece alacağı zekata saymanın kolaylaştığı da ifade edilmektedir Eğer başka bir çare yoksa, borçlu da muhtaç ve fakir ise bu tercihten yararlanılabilir