www.medineweb.net, yükleniyor... 'den beri Kesintisiz Yayında....

Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM GENEL.::. > Kitaplık/Kütüphane > Eserler/Yazarlar

Konu Kimliği: Konu Sahibi Hâdimul İslam,Açılış Tarihi:  15 Temmuz 2025 (18:05), Konuya Son Cevap : 15 Temmuz 2025 (18:44). Konuya 1 Mesaj yazıldı

Beğeni Aldı3Kez Beğenildi
  • 2 Beğenilen Hâdimul İslam
  • 1 Beğenilen Esma_Nur
Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 15 Temmuz 2025, 18:05   Mesaj No:1
Medineweb Baş Editörü
Hâdimul İslam - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu: Hâdimul İslam isimli Üye şuanda  online konumundadır
Medine No : 14593
Üyelik T.: 15 Kasım 2011
Arkadaşları:15
Cinsiyet:
Memleket:MEDİNEWEB
Yaş:45
Mesaj : 12.998
Konular: 1405
Beğenildi:13208
Beğendi:9624
Takdirleri:30983
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Kurandan İlham Alan Bir Kürt Destanı/ZEMBİLFİROŞ

Kurandan İlham Alan Bir Kürt Destanı/ZEMBİLFİROŞ

ZEMBÎLFİROŞ

Kur’ân’dan İlham Alan Bir Kürt Destanı

“Her kim Allah’a yönelirse, O ona bir çıkış yolu ihsan eder.” (Talâk Suresi, 2. Ayet)


İsim:  embilfirourndanlhamlanirrtestanehmetamaz-8456.jpg
Görüntüleme: 8
Büyüklük:  48,2 KB (Kilobyte)

Zembilfiroş adıyla bilinen bu kadim Kürt destanı, yalnızca bir halk anlatısı değil; aynı zamanda Hz. Yusuf’un Kur’ân’da anlatılan iffet ve sabır imtihanına güçlü atıflar taşıyan bir iman ve arınma hikâyesidir. Asırlardır Kürt halkının dilden dile, gönülden gönle aktardığı bu sözlü miras, yazar Musab Aydın tarafından incelikle derlenmiş, yazıya dökülerek yeni nesillere kazandırılmıştır.

Bir Bey oğlunun, saraydan sepete (Mirza’dan Zembilfiroş’a) yolculuğu

Destanın kahramanı Mirza, Hakkâri Bey’inin oğludur. Sarayda lüks ve şatafat içinde yaşamış, güçlü, yakışıklı ve varlık içindedir. Fakat bir gün, av dönüşü yol kenarında gördüğü alnı terli bir ceset, Mirza’nın kalbini ölüm hakikatiyle sarsar. Artık o ne konuşur ne uyur. Saray hekimleri, hocalar çare bulamaz. Hekimler, hocalar gelir gider ama Mirza’nın içindeki fırtına dinmez.

Sonunda bir derviş gelir. Hiç konuşmadan günlerce beraber kalırlar. Günler geçer. Derviş sükûnetiyle, Mirza’nın içindeki tüm düğümleri çözer. Mirza ölüm ile tanışmış ve her şeyi sorgulamaya başlamıştır.

O sessizlikte ilk soru dökülür Mirza’dan: “Ölüm nedir?”



Derviş cevap verir: “Ölüm, yeni bir dünyaya doğmaktır evlat. Anne rahmindeki hayat biter, dünya başlar. Dünya biter, ahiret başlar. Her ölüm bir doğuştur.”


Mirza: “Ter nedir?”

Derviş: “Helâl rızık uğruna dökülen ter, emektir evlat. O ter kurumadan karşılığı verilmelidir. Aksi hâlde bedeli ahirete kalır.”

Dervişle yaptığı hikmetli sohbetlerden ve sorularına aldığı cevaplardan sonra Mirza artık eski Mirza değildir. Tevbe eder, sarayı bırakır. Helâl rızık arayışına ve hakkı bulma yolculuğuna yönelir. Eşi ve çocuklarıyla birlikte Van Gölü kıyısında sepet ören bir dervişe gider. El emeğiyle, sabırla geçimini sağlayan bu adam ona yeni bir hayat öğretir. Mirza, sepet örmenin sadece iş değil, bir ibadet olduğunu anlar. Böylece saray oğlu Mirza, “Zembilfiroş” yani “sepetçi” olur.

Zembilfiroş, Van’dan Bitlis’e, oradan da Silvan’a gider. Her adımda hayatın zorluklarını, insanın kendiyle mücadelesini öğrenir. Sepet örerek rızkını kazanır. Sepetlerini örüp satan Zembilfiroş, artık sadece bedeninin değil ruhunun da terini döküyordu.

İffet ve Sabırla Verilen Bir İmtihan:

Zembilfiroş, Silvan’da büyük bir imtihan yaşar. Silvan beyi avdayken, genç ve güzel eşi Zembilfiroş’u görmüş ve ona âşık olmuştur. Kadın tıpkı Kur’ân’da anlatılan Züleyha gibi, nefsine yenilir, ona tuzak kurar.


Zembilfiroş, Yusuf gibi sabırlıdır, iffetlidir. Kadına şöyle der: “Sen Züleyha’sın, ben Yusuf. Ben artık tevbe etmiş bir kulum.”


Kadın onu saraya kapatır, ikna etmeye çalışır. Fakat Zembilfiroş iffetini korur. Tuzağından kurtulmak için kaçar ama kadının adamları onu bulup getirirler. Kadını tekrar reddedince zindana atılır. Sabreder.
Dervişin sözü aklındadır: “Şeytanın kurduğu en tehlikeli tuzak, şehvet ile olanıdır. Herkesin kuyusu farklıdır evlat. Yusuf zindanı seçti, sen de seç.”


Zembilfiroş, daha sonra özgür bırakılır ama artık eski hayatı yoktur. Bey karısı peşindedir ve ondan uzaklaşmak kaçmak zorundadır. Çadırına döner, hanımına yola çıkacağını söyler. Sepetlerini satarak yol için hazırlık yapar.

Bey hanımı, Zembilfiroş’un çadırına gelir ve hanımına kocasına aşık olduğunu söyler. Altın ve mücevherler vererek kadını kandırıp geri sarayına gönderir. Sonra Zembilfiroş’un çadıra girer, hanımın kıyafetlerini giyip yatağına yatar. Ama ayağındaki halhalı unutmuştur. Gece gelen Zembilfiroş, yatağa girdiğinde ayağına değen halhal sesiyle gerçeği anlar. Karanlıkta kaçar. Kadın da ardından kovalar.

Bir dere kenarında yere düşer. Yaralıdır. Ellerini açar dua eder: “Allah’ım! Tevbe ve ahdimi bozmaktansa, canımı şimdi al.” der. Ve oracıkta ruhunu teslim eder. Ardından kovalayan kadın daha sonra onun hikâyesini öğrenir, pişmanlıkla gözyaşına boğulur. Ve o da orada can verir.



Zembilfiroş’un yolculuğunda dervişin şu sözleri yankılanır:


Yola düşmek ile yol yürümek aynı şey değildir evlat. Yürüyenin bir menzili vardır, ama yola düşenin derdi aramaktır.”

“Kalp, iki kanatlı bir kuştur. Bir kanadı iffet, diğeri şehvet. Hangi kanatla uçuracağına sen karar ver.”

“Sepet yapmak kolaydır, zor olan insan olmaktır. Daha zoru ise insan kalabilmektir.”

“Tevbe; Allah’a verilen söze sadakat göstermektir. Erdemli olan, kadın karşısında edepten ayrılmaz evlat.”


Zembilfiroş destanı, sadece bir aşk hikâyesi değil, bir kulun dünya nimetlerinden yüz çevirerek Allah’ın rızasını aradığı yolculuğun adıdır.

Hz. Yusuf’un sabrı, iffet imtihanı ve zindana razı oluşu, bu anlatıda aynen karşılık bulur. Saraydan sepete, gösterişten tevazua, israftan helal kazanca dönüşen bu serüven, günümüz insanı için bir ikaz, bir ibret, bir diriliş çağrısıdır.

Derviş ve Zembilfiroş’un hikmetli sohbetlerini ve kitap içeriğini olduğu gibi aktarma imkânımız yok. Kitabı okuduğunuzda çok daha fazlasını bulacaksınız.

Teşekkür
Bu kıymetli destanı sözlü gelenekten günümüze taşıyan, Kur’ânî derinlik ve ahlâkî direnişle yoğurarak yazıya döken yazar Musab Aydın’a gönülden teşekkürler.
Mehmet Şaşmaz
Esma_Nur ve su damlası beğendiler.
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi Hâdimul İslam 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Seviyoruz, Peki Benziyor muyuz? Hz.Muhammed(s.a.v) Hâdimul İslam 0 13 16 Temmuz 2025 12:28
Kurandan İlham Alan Bir Kürt Destanı/ZEMBİLFİROŞ Eserler/Yazarlar Esma_Nur 1 28 15 Temmuz 2025 18:05
Yusuf'un Gömleği Önden Yırtılsaydı Muhtelif Konular Esma_Nur 1 35 15 Temmuz 2025 12:19
Kuran Arkeolojisi: Büyük Mısır Turu Programlar//İstekler Hâdimul İslam 3 52 13 Temmuz 2025 16:14
Terörsüz Türkiye Gündem/ Manşetler Hâdimul İslam 2 28 11 Temmuz 2025 23:45

Alt 15 Temmuz 2025, 18:44   Mesaj No:2
Medineweb Emekdarı
Esma_Nur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Esma_Nur isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 4458
Üyelik T.: 19 Ekim 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:kadın
Memleket:sivas/istanbul/
Mesaj : 5.763
Konular: 590
Beğenildi:5137
Beğendi:6894
Takdirleri:27629
Takdir Et:
Standart

Hz. Yusuf’un Kur’ân’da anlatılan sabır ve iffet imtihanıyla olan benzerliği son derece anlamlı biçimde yansıtıyor. Zembilfiroş’un zindanı seçmesi, saraylara sırt çevirip sepet örmesi; okuyucuyu hem düşündürüyor hem de kendi hayatındaki imtihanlara ayna tutuyor.

Yazının en güçlü yanlarından biri, dervişin sözleriyle örülen hikmetli anlatım. Her cümle, içsel bir yankı uyandırıyor:

“Yola düşmek ile yol yürümek aynı şey değildir evlat.”

“Kalp, iki kanatlı bir kuştur…”

Bu tür sözler, sadece karaktere değil okuyucuya da sesleniyor ve metne evrensel bir derinlik kazandırıyor.

Ayrıca dilin akıcı, sade ama etkileyici olması; dini ve kültürel referansların dengeli ve öğretici bir dille verilmesi de yazının okunabilirliğini ve anlam gücünü artırıyor.
su damlası beğendi.
__________________
Birbirimize Fikirlerimiz uyuşmasa bile İNSAN olduğumuz için SAYGI duymamız lazım...

Ne MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE....
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 2 Kişi okuyor. (0 Üye ve 2 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Bu İcatların Doğadan İlham Alınarak Yapıldığını Biliyormuydunuz? Kara Kartal Bilgi Dağarcığı 1 30 Ocak 2022 14:23
Köroğlu Destanı HAS-TARİHÇİ Tarih 0 19 Ağustos 2020 19:18
KURANDAN UZAK YAŞAMANIN CEZASINI ÇEKİYORUZ.... HALUK GÜMÜŞTABAK Makale ve Köşe Yazıları 1 07 Kasım 2009 21:36
Mus'ab'ın uhud destanı _bülbül_ Ashab-Kiram(r.a) 1 15 Mayıs 2009 18:45
İlham Nedir? NUR Kur'ân-ı Kerim Genel 0 18 Mart 2009 22:54

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.