![]() |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. Kar gibi beyaz= ? |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. ثَلَجَ ـُِـ ثَلْجاً =Kar yağmak,karlamak,içine kar,buz,koymak,kar yağdırmak,ıslatmak ثَلْجٌ إِصْطِناعِيٌّ =Yapay buz ثَلِجٌ و يقال مَاءٌ ثَلِجٌ اي بارد مِثْلَ الثَّلْجِ =Kar ve kar suyu denilir yani kar gibi soğuk |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. بَاعَ البَيْتَ =Evi sattı بَاعَ بِالجُمْلَةِ =Toptan sattı بَاعَ بالمُفَرَّقِ =Perakende sattı بَاعَ بِالوَكْسِ =Zararına sattı بَاعَ البِضَاعَةَ بالتَّقْسيطِ =Malı taksitle sattı بَاعَ البِضَاعَةَ بِرَأْسِمَالِهَا =Malı sermayesine sattı بَاعَ الثَّوْبَ بِالأَرْشِ =Elbiseyi fiyatından aşağı miktar ile sattı بَاعَ عُثْمَانُ فَرَساً =Osman bir at sattı باع علي القماش =Ali kumaşı sattı |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. شَرَّ الأُمُورِ مُحْدثَاتُهَا وكُلَّ بِدْعَةٍ ضَلالَةٌ = İşlerin en kötüsü din adına sonradan ortaya çıkarılan bidatlardır. Her bidat da sapıklıktır”, (Müslim) بِدْعَةٌ حَسَنَةٌ = İyi bid'at بِدْعَةٌ سَيِّئَةٌ = Kötü bid'at بِدْعَةٌ مُبَاحَةٌ =Fayda ve zararı olmayan bid'at ضْعَةٌ ( ج ) بِضَعٌ : قطعة من اللحم =küsür,miktar,birkaç,parça,kısım,et parçası و في الحديث الشريف الإيمان بِضْعَةٌ و سبعون شُعْبَةٌ = Bir hadiste şöyle geçer: İman yetmiş küsür şubedir بِضْعَةُ رِجَالٍ = Bir kaç adam بضعة السمك = Balık dilimi في بضعة السنوات الأخيرة = Son bir kaç yıl içinde فَلَبِثَ فِي السِّجْنِ بِضْعَ سِنِينَ = Böylece birkaç sene zindanda kaldı.(Yusuf-42) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. رَفَعَ ـَـ رَفْعاً =Yükseltmek,kaldırmak,götürmek,refetmek,yürüyüşünd e acele olmak,şereflenmek,ezanı okumak رَفْعُ الإِنْتَاجِ =Üretimi artırmak رَفْعُ الأَثْقَالِ =Halter رَفَعَ الأَذَانَ =Ezanı okudu رَفَعَ الأَقْدَاحَ= Kadehleri kaldırdı رَفَعَ الأَنْقَاضَ =Enkazı kaldırdı رَفَع التَّحَدِّيَّات =Sorunları kaldırdı رَفَعَ التَّقْرِيرَ = Rapor sundu رَفَعَ الجَلْسَةَ =Oturuma ara verdi رَفْعُ الجَنَابَةِ =Cünüplüğü gidermek رَفْعُ الحُدُودِ =Sınırları kaldırmak رفع الحصار=Ambargonun kaldırılması رَفَع الحِصَار= Ablukayı kaldırmak رفع الحصانة عن .. =Dokunulmazlığı kaldırmak رَفْعُ الرَّقَابَةِ = Sansürü kaldırmak رَفَعَ بَعْضَهُمْ دَرَجَاتٍ =(Allah) onların bazısının derecelerini yükseltti (2/Bakara-253) وَرَفَعَ أَبَوَيْهِ عَلَى الْعَرْشِ =Ve anne babasını tahtın üstüne çıkarttı. (12/Yusuf-100) وَرَفَعْنَا فَوْقَكُمُ الطُّورَ = (2 =ve Tur'u tepenize dikmiştik (2/Bakara-93) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. قَرَضَ ـِـ قَرْضاً = Kesmek,kemirmek,şiir söylemek,geçmek,dizmek,karşılık vermek,delmek,dereyi geçmek,fare elbiseyi yemek,mükafatlandırmak,borç etmek,ölmek,borç vermek,ceza veya mükafat vermek,anlatmak,yemek,borç almak,ceza veya mükafat vermek,parmak قِرْضٌ : قَرْضٌ =Borç,kredi,ödünç,karz قَرَضَ الدَّرَاهِمَ = Para borç etti قَرَضَ الشِّعْرَ =Şiir söyledi,dizdi قَرَضَ المَكَانَ =Yerden ayrılıp saptı قَرَضَ الوَادِيَ =Vadiyi aştı قَرْضٌ إِسْتِهْلاَكِيٌّ =Tüketim kredisi قَرْضٌ إِسْلاَمِيٌّ =İslami kredi قرض بنكي =Banka kredisi قَرْضٌ تَشْجِيعِيٌّ =Teşvik kredisi قَرْضٌ حَسَنٌ =Karz-ı hasen,faizsiz ve karşılıksız verilen borç para قَرْضٌ خَارِجِيٌّ =Dış kredi قرض شخصي = Şahsi kredi قَرْضٌ شَعْبِيٌّ = Halk kredisi قَرْضٌ عَقَارِيٌّ = Emlak kredisi قَرْضٌ فَرْدِيٌّ = Bireysel kredi مَّن ذَا الَّذِي يُقْرِضُ اللّهَ قَرْضًا حَسَنًا فَيُضَاعِفَهُ لَهُ أَضْعَافًا كَثِيرَةً =Allah'a, kat kat karşılığını arttıracağı güzel bir ödünç takdiminde kim bulunur? (2/Bakara-245) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. Hocam bunlar ne..borç kredisiyle bitiyor sanmıştım :)bir sürü kredi varmışya...ezberlencek çok şey var çoookkkafrn* |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. فَإِنَّهُ يَعْلَمُ السِّرَّ وَأَخْفَى =Şüphesiz O gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilir.(20/Taha-7) قُلْ أَنزَلَهُ الَّذِي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ =De ki: «Onu, göklerin ve yerin sırrını bilen indirmiştir. (25/Furkan-6) يَعْلَمُ سِرَّكُمْ وَجَهرَكُمْ = (O) sizin gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da bilir.(6/En'am-3) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. أَطْعَمَهُ عَسلاً =Ona bal yedirdi طعم التراب = Toprak tadı طعم الحشرات = Böcek yemi طعم الفخ = Tuzak yemi طعم الورق =Yaprak aşısı طَعْمٌ ج طُعُومٌ = Tat طعم مالح = Tuzlu tat وَهُوَ يُطْعِمُ وَلاَ يُطْعَمُ =O Allah yedirir/doyurur/rızık verir ama kendisi yedirilmiyendir (6/En'am-14) وَالَّذِي هُوَ يُطْعِمُنِي وَيَسْقِينِ = Beni yediren, içiren O'dur.(26/Şura-79) وَيُطْعِمُونَ الطَّعَامَ عَلَى حُبِّهِ مِسْكِينًا وَيَتِيمًا وَأَسِيرًا=Ve sevdiği taamı (yemeği), miskinlere (fakir ve yoksullara), yetimlere ve esir olanlara yedirirler.(76/İnsan-8) مَا أُرِيدُ مِنْهُم مِّن رِّزْقٍ وَمَا أُرِيدُ أَن يُطْعِمُونِ =Onlardan bir rızık istemem; Beni doyurmalarını da istemem.(51/Zariyat-57 |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. أَطْعَمَهُ عَسلاً =Ona bal yedirdi طعم التراب = Toprak tadı طعم الحشرات = Böcek yemi طعم الفخ = Tuzak yemi طعم الورق =Yaprak aşısı طَعْمٌ ج طُعُومٌ = Tat طعم مالح = Tuzlu tat وَهُوَ يُطْعِمُ وَلاَ يُطْعَمُ =O Allah yedirir/doyurur/rızık verir ama kendisi yedirilmiyendir (6/En'am-14) وَالَّذِي هُوَ يُطْعِمُنِي وَيَسْقِينِ = Beni yediren, içiren O'dur.(26/Şura-79) وَيُطْعِمُونَ الطَّعَامَ عَلَى حُبِّهِ مِسْكِينًا وَيَتِيمًا وَأَسِيرًا=Ve sevdiği taamı (yemeği), miskinlere (fakir ve yoksullara), yetimlere ve esir olanlara yedirirler.(76/İnsan-8) مَا أُرِيدُ مِنْهُم مِّن رِّزْقٍ وَمَا أُرِيدُ أَن يُطْعِمُونِ =Onlardan bir rızık istemem; Beni doyurmalarını da istemem.(51/Zariyat-57 |
SAAT: 20:43 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.