![]() |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. Kar gibi beyaz= ? |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. ثَلَجَ ـُِـ ثَلْجاً =Kar yağmak,karlamak,içine kar,buz,koymak,kar yağdırmak,ıslatmak ثَلْجٌ إِصْطِناعِيٌّ =Yapay buz ثَلِجٌ و يقال مَاءٌ ثَلِجٌ اي بارد مِثْلَ الثَّلْجِ =Kar ve kar suyu denilir yani kar gibi soğuk |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. بَاعَ البَيْتَ =Evi sattı بَاعَ بِالجُمْلَةِ =Toptan sattı بَاعَ بالمُفَرَّقِ =Perakende sattı بَاعَ بِالوَكْسِ =Zararına sattı بَاعَ البِضَاعَةَ بالتَّقْسيطِ =Malı taksitle sattı بَاعَ البِضَاعَةَ بِرَأْسِمَالِهَا =Malı sermayesine sattı بَاعَ الثَّوْبَ بِالأَرْشِ =Elbiseyi fiyatından aşağı miktar ile sattı بَاعَ عُثْمَانُ فَرَساً =Osman bir at sattı باع علي القماش =Ali kumaşı sattı |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. شَرَّ الأُمُورِ مُحْدثَاتُهَا وكُلَّ بِدْعَةٍ ضَلالَةٌ = İşlerin en kötüsü din adına sonradan ortaya çıkarılan bidatlardır. Her bidat da sapıklıktır”, (Müslim) بِدْعَةٌ حَسَنَةٌ = İyi bid'at بِدْعَةٌ سَيِّئَةٌ = Kötü bid'at بِدْعَةٌ مُبَاحَةٌ =Fayda ve zararı olmayan bid'at ضْعَةٌ ( ج ) بِضَعٌ : قطعة من اللحم =küsür,miktar,birkaç,parça,kısım,et parçası و في الحديث الشريف الإيمان بِضْعَةٌ و سبعون شُعْبَةٌ = Bir hadiste şöyle geçer: İman yetmiş küsür şubedir بِضْعَةُ رِجَالٍ = Bir kaç adam بضعة السمك = Balık dilimi في بضعة السنوات الأخيرة = Son bir kaç yıl içinde فَلَبِثَ فِي السِّجْنِ بِضْعَ سِنِينَ = Böylece birkaç sene zindanda kaldı.(Yusuf-42) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. رَفَعَ ـَـ رَفْعاً =Yükseltmek,kaldırmak,götürmek,refetmek,yürüyüşünd e acele olmak,şereflenmek,ezanı okumak رَفْعُ الإِنْتَاجِ =Üretimi artırmak رَفْعُ الأَثْقَالِ =Halter رَفَعَ الأَذَانَ =Ezanı okudu رَفَعَ الأَقْدَاحَ= Kadehleri kaldırdı رَفَعَ الأَنْقَاضَ =Enkazı kaldırdı رَفَع التَّحَدِّيَّات =Sorunları kaldırdı رَفَعَ التَّقْرِيرَ = Rapor sundu رَفَعَ الجَلْسَةَ =Oturuma ara verdi رَفْعُ الجَنَابَةِ =Cünüplüğü gidermek رَفْعُ الحُدُودِ =Sınırları kaldırmak رفع الحصار=Ambargonun kaldırılması رَفَع الحِصَار= Ablukayı kaldırmak رفع الحصانة عن .. =Dokunulmazlığı kaldırmak رَفْعُ الرَّقَابَةِ = Sansürü kaldırmak رَفَعَ بَعْضَهُمْ دَرَجَاتٍ =(Allah) onların bazısının derecelerini yükseltti (2/Bakara-253) وَرَفَعَ أَبَوَيْهِ عَلَى الْعَرْشِ =Ve anne babasını tahtın üstüne çıkarttı. (12/Yusuf-100) وَرَفَعْنَا فَوْقَكُمُ الطُّورَ = (2 =ve Tur'u tepenize dikmiştik (2/Bakara-93) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. قَرَضَ ـِـ قَرْضاً = Kesmek,kemirmek,şiir söylemek,geçmek,dizmek,karşılık vermek,delmek,dereyi geçmek,fare elbiseyi yemek,mükafatlandırmak,borç etmek,ölmek,borç vermek,ceza veya mükafat vermek,anlatmak,yemek,borç almak,ceza veya mükafat vermek,parmak قِرْضٌ : قَرْضٌ =Borç,kredi,ödünç,karz قَرَضَ الدَّرَاهِمَ = Para borç etti قَرَضَ الشِّعْرَ =Şiir söyledi,dizdi قَرَضَ المَكَانَ =Yerden ayrılıp saptı قَرَضَ الوَادِيَ =Vadiyi aştı قَرْضٌ إِسْتِهْلاَكِيٌّ =Tüketim kredisi قَرْضٌ إِسْلاَمِيٌّ =İslami kredi قرض بنكي =Banka kredisi قَرْضٌ تَشْجِيعِيٌّ =Teşvik kredisi قَرْضٌ حَسَنٌ =Karz-ı hasen,faizsiz ve karşılıksız verilen borç para قَرْضٌ خَارِجِيٌّ =Dış kredi قرض شخصي = Şahsi kredi قَرْضٌ شَعْبِيٌّ = Halk kredisi قَرْضٌ عَقَارِيٌّ = Emlak kredisi قَرْضٌ فَرْدِيٌّ = Bireysel kredi مَّن ذَا الَّذِي يُقْرِضُ اللّهَ قَرْضًا حَسَنًا فَيُضَاعِفَهُ لَهُ أَضْعَافًا كَثِيرَةً =Allah'a, kat kat karşılığını arttıracağı güzel bir ödünç takdiminde kim bulunur? (2/Bakara-245) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. Hocam bunlar ne..borç kredisiyle bitiyor sanmıştım :)bir sürü kredi varmışya...ezberlencek çok şey var çoookkkafrn* |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. فَإِنَّهُ يَعْلَمُ السِّرَّ وَأَخْفَى =Şüphesiz O gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilir.(20/Taha-7) قُلْ أَنزَلَهُ الَّذِي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ =De ki: «Onu, göklerin ve yerin sırrını bilen indirmiştir. (25/Furkan-6) يَعْلَمُ سِرَّكُمْ وَجَهرَكُمْ = (O) sizin gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da bilir.(6/En'am-3) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. أَطْعَمَهُ عَسلاً =Ona bal yedirdi طعم التراب = Toprak tadı طعم الحشرات = Böcek yemi طعم الفخ = Tuzak yemi طعم الورق =Yaprak aşısı طَعْمٌ ج طُعُومٌ = Tat طعم مالح = Tuzlu tat وَهُوَ يُطْعِمُ وَلاَ يُطْعَمُ =O Allah yedirir/doyurur/rızık verir ama kendisi yedirilmiyendir (6/En'am-14) وَالَّذِي هُوَ يُطْعِمُنِي وَيَسْقِينِ = Beni yediren, içiren O'dur.(26/Şura-79) وَيُطْعِمُونَ الطَّعَامَ عَلَى حُبِّهِ مِسْكِينًا وَيَتِيمًا وَأَسِيرًا=Ve sevdiği taamı (yemeği), miskinlere (fakir ve yoksullara), yetimlere ve esir olanlara yedirirler.(76/İnsan-8) مَا أُرِيدُ مِنْهُم مِّن رِّزْقٍ وَمَا أُرِيدُ أَن يُطْعِمُونِ =Onlardan bir rızık istemem; Beni doyurmalarını da istemem.(51/Zariyat-57 |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. أَطْعَمَهُ عَسلاً =Ona bal yedirdi طعم التراب = Toprak tadı طعم الحشرات = Böcek yemi طعم الفخ = Tuzak yemi طعم الورق =Yaprak aşısı طَعْمٌ ج طُعُومٌ = Tat طعم مالح = Tuzlu tat وَهُوَ يُطْعِمُ وَلاَ يُطْعَمُ =O Allah yedirir/doyurur/rızık verir ama kendisi yedirilmiyendir (6/En'am-14) وَالَّذِي هُوَ يُطْعِمُنِي وَيَسْقِينِ = Beni yediren, içiren O'dur.(26/Şura-79) وَيُطْعِمُونَ الطَّعَامَ عَلَى حُبِّهِ مِسْكِينًا وَيَتِيمًا وَأَسِيرًا=Ve sevdiği taamı (yemeği), miskinlere (fakir ve yoksullara), yetimlere ve esir olanlara yedirirler.(76/İnsan-8) مَا أُرِيدُ مِنْهُم مِّن رِّزْقٍ وَمَا أُرِيدُ أَن يُطْعِمُونِ =Onlardan bir rızık istemem; Beni doyurmalarını da istemem.(51/Zariyat-57 |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. تَابَ اللهُ عَلَيْنَا =Allah tevbemizi kabul etti تَابَ إِلَي اللهِ تَعَالِي = Allah Teala'ya tevbe etti فَتُوبُواْ إِلَى بَارِئِكُمْ= Hemen Yaratıcınız’a tövbe edin. (2/Bakara-54) تُبْ عَلَيْنَآ إِنَّكَ أَنتَ التَّوَّابُ الرَّحِيمُ =Tevbemizi kabul et; zira, tevbeleri çokça kabul eden, çok merhametli olan ancak sensin. يُرِيدُ اللّهُ لِيُبَيِّنَ لَكُمْ وَيَهْدِيَكُمْ سُنَنَ الَّذِينَ مِن قَبْلِكُمْ وَيَتُوبَ عَلَيْكُمْ وَاللّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ =Allah size açıklamak ve sizden öncekilerin yollarını göstermek ve tevbenizi kabul etmek ister. Allah Bilen'dir, Hakim'dir.(4/Nisa-26) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. حَمَلَ - ِ حَمْلاً =Taşımak (حمل (المرأة = Hamile kalmak حِمْلٌ ج اَحْمَالٌ =Yük حَمْلُ البَيْرَقِ =Bayraktarlık حَمَّلَ التُّهمَة =Suç arttı حَمَّلَ الدَّيْنَ =Borç yükseltti حمل السلاح =Silah taşıma حَمَلَ اللآفِتَاتَ =Pankratlar taşıdı حمل اللواء =Sancağı taşımak حَِمْلُ بَعِيرٍ= Deve yükü حِمْلٌ ثَقِيلٌ= Ağır bir yük حمل ثقيل =Baskın yük إِنَّا لَمَّا طَغَى الْمَاء حَمَلْنَاكُمْ فِي الْجَارِيَةِ =Şüphesiz, su bastığı vakit sizi gemide biz taşıdık (69/Hakka-11) وَقَدْ خَابَ مَنْ حَمَلَ ظُلْمًا =Zulüm yüklenen ise kaybetmiştir.(20/Taha-111) مَنْ أَعْرَضَ عَنْهُ فَإِنَّهُ يَحْمِلُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وِزْرًا =Her kim O Kur'ân'dan yüz çevirirse, kıyamet günü ağır bir günah yükü yüklenecektir.(20/Taha-100) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. سُرِقَ المَالُ =Mal çalındı سَرَقَ مِنْهُ =Ondan çaldı سَرَقَهُ = Onu çaldı سَرِقَ اللِّصُّ المَتَاعَ=Hırsız eşyayı çaldı وَالسَّارِقُ وَالسَّارِقَةُ فَاقْطَعُواْ أَيْدِيَهُمَا جَزَاء بِمَا كَسَبَا نَكَالاً مِّنَ اللّهِ وَاللّهُ عَزِيزٌ حَكِيمٌ =Erkek olsun, kadın olsun, hırsızlık edenlerin, elde ettiklerine karşılık, Allah tarafından ibret verici bir ceza olarak kesin ellerini ve Allah, üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir.(5/Maide-38) قَالُواْ إِن يَسْرِقْ فَقَدْ سَرَقَ أَخٌ لَّهُ مِن قَبْلُ =Şöyle dediler: “Eğer o çalmışsa ondan önce onun kardeşi de çalmıştı.(12/Yusuf-77) ارْجِعُواْ إِلَى أَبِيكُمْ فَقُولُواْ يَا أَبَانَا إِنَّ ابْنَكَ سَرَقَ =Babanıza dönün ve deyin ki: «Ey babamız! Şüphesiz oğlun hırsızlık etti. (12/Yusuf-81) إِلاَّ مَنِ اسْتَرَقَ السَّمْعَ فَأَتْبَعَهُ شِهَابٌ مُّبِينٌ =Fakat kulak hırsızlığı yapan olursa, parlak bir ateş onu kovalar.(15/Hicr-18) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. فَهِمَ التِّلْمِيذُ المَسْأَلَةَ =Öğrenci meseleyi anladı فهم الكلام =Sözü anladı فَهْمُ الأَخْلاَقِ =Ahlak anlayışı فهم بسرعة =Anlayıvermiş |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. فَرَّحَ الفُؤَادَ =Gönlü şenletti فَرِحَ الوَلَدُ =Çocuk sevindi فَرِحَ بِهِ كَثِيراً =Onunla çok sevindi فرح شديد =Düğün bayram etmek فَرَحّْتُهُ =Onu sevindirdim وَإِنَّا إِذَا أَذَقْنَا الْإِنسَانَ مِنَّا رَحْمَةً فَرِحَ =Biz insana katımızdan bir rahmet tattırdığımız zaman ona sevinir (Şura-48) فَرِحَ الْمُخَلَّفُونَ بِمَقْعَدِهِمْ خِلاَفَ رَسُولِ اللّهِ وَكَرِهُواْ أَن يُجَاهِدُواْ بِأَمْوَالِهِمْ وَأَنفُسِهِمْ فِي سَبِيلِ اللّهِ = Allah'ın Resûlüne muhalefet etmek için geri kalanlar (sefere çıkmayıp) oturmaları ile sevindiler; mallarıyla, canlarıyla Allah yolunda cihad etmeyi çirkin gördüler (9/Tevbe-81) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. KÖK / MAZİ FİİL: تَبِعَ = peşinden gitti, uydu İSİM: تَبَعٌ = teba / Izleme, uyma, taraftar, bağlılık İFTİAL BABINDAN = اِتَّبَعَ = peşi sıra gönderdi, tabi oldu, kovaladı اِتَّبَعَ الحَمِيْة =Perhiz yapmak اِتَّبَعَ الزَّمَانَ =Zamana uymak أَفَمَنِ اتَّبَعَ رِضْوَانَ اللّهِ كَمَن بَاء بِسَخْطٍ مِّنَ اللّهِ وَمَأْوَاهُ جَهَنَّمُ وَبِئْسَ الْمَصِيرُ =Allah'ın rızasına uyan kimse, Allah'ın hışmına uğrayan gibi midir? Bu kimsenin varacağı yer cehennemdir; o ne kötü varılacak yerdir! (Al-i İmran-162) وَاتَّبَعْتُ مِلَّةَ آبَآئِي إِبْرَاهِيمَ وَإِسْحَقَ وَيَعْقُوبَ مَا كَانَ لَنَا أَن نُّشْرِكَ بِاللّهِ مِن شَيْءٍ =Atalarım İbrahim, İshak ve Ya'kub'un dinine uydum. Allah'a herhangi bir şeyi ortak koşmamız bize yaraşmaz (12/Yusuf-38) وَلَن تَرْضَى عَنكَ الْيَهُودُ وَلاَ النَّصَارَى حَتَّى تَتَّبِعَ مِلَّتَهُمْ= Kendi dinlerine uymadıkça, Yahudi ve Hıristiyanlar senden asla hoşnud olmayacaklardır.(2/Bakara-120) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. ثَقِفَ الرَّجُلُ ثَقْفاً و ثَقَفاً =Adamın eli çabuk ve becerikli oldu,elinden geldi ثَقَفَ فُلاَناً =Filandan daha becerikli oldu أَثْقَفُ =En kültürlü ثقافة الآخر =Ötekinin kültürü ثقافة البيعة = Biat kültürü ثقافة الحوار =Diyalog kültürü ثَقَافَةُ الدِّيمُقْرَاطِيَّةِ =Demokrasi kültürü ثقافة السلام =Barış kültürü ثقافة العنف =Şiddet kültürü ثَقَافَةُ المُجْتَمَعِ =Toplumun kültürü ثقافة المساءلة=Soruşturma kültürü ثَقَافَةٌ سِيَاسِيَّةٌ =Siyasi kültür ثقافة صحراوية =Çöl kültürü ثَقَافَةٌ عَالَمِيَّة =Dünya kültürü ثَقَافَةٌ عَامَّةٌ =Genel kültür ثقافة عثمانيّة =Osmanlı Kültürü ثِقَافَةٌ كُرْدِيَّةٌ =Kürt Kültürü ثقافة محليّة =Yerel Kültür ثقافة مشتركة =Ortak kültür ثَقَافَةٌ مَوْسُوعِيَّةٌ =Ansiklopedik kültür ثقافة مؤسساتية =Kurum kültürü |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. شُقَّةٌ فَاخِرَةٌ =Lüks daire شُقَّةٌ لِلبَيبْعِ =شقة للبيع =Satılık daire شُقَّةٌ مَفْرُوشَةٌ= Döşeli daire شَقَّةٌ =Apartman katı |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. سَاقَ ـُـ سَوْقاً و سِيَاقاً و سِيَاقَةً و مَسَاقاً =İleri sürmek,sevk etmek,araba ile götürmek,sürüp götürmek سَاقَ الجَيْشَ إِلَي الجَزِيرَةِ =Adaya ordu sevketti سَاقَ الشَّاحِنَةَ =Kamyonu sürdü سَاقَ السَّيَّارَةَ =Arabayı sürdü سَائِقُ الحَافِلَةِ =Otobüs şöförü سَائِقُ الدَّبَّابَةِ =Tank şöförü,tankçı سائق السيارة =Taksi şöförü سَائِقُ الشَّاحِنَةِ = Kamyon şöförü سَائِقُ الطَّاقْسِي = Taksi şöförü سائق القطار = Makinist سائق السيارة الملغومة =Mayınlı otomobilin şöförü سَائِقُ الشَّاحِنَةِ الكَبِيرَةِ = Tır şöförü سائق عجلة القمام =Çöplük arabacısı سَائِقُ سيَّارَةِ الجِيبِ =Jeep şöfürü سائق تاكسي الأنفار = Dolmuşcu |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. بَحْثُ الإِمْكَانِيَّات =İmkanları araştırmak بحث الشكوي =Şikayetleri görüşmek بَحْثُ العَرْضِ =Teklifi görüşmek بحث القضية =Sorunu görüşmek بَحْثُ المَسَائِلِ = Sorunları görüşmek بَحْثُ المُوَازَنَةِ = Bütçeyi görüşmek بَحْثُ المَوْضُوعَاتِ =Konuları görüşmek,araştırmak بحث إجتماعيّ =Sosyal araştırma بَحْثٌ و إِنْقَاذٌ =Arama ve kurtarma بَحْثٌ دَقِيْقٌ =Dakik araştırma مباحث جنائيّة =Kriminal araştırmalar باحث جنائية =Cinayet polisi مباحث عامة =Toplum polisi |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. إجْتَمَعَ =Bölük bölük birikip toplanmak,birleşmek,içtima olmak,bir araya gelmek,biriyle buluşmak,biriyle bir araya gelmek,derlenmek اِجْتَماعُ الصَّحَفِيّين =Basın toplantısı اجتماع تمهيدي = Ön toplantı اِجتماع كبير = Büyük miting اِجتماعيّ = Sosyolog اجتماعي = Toplumsal اِجْتِمَاعِيٌّ =Sosyal اِجْتِمَاعِيٌّ = Sosyolojik, toplumsal إِجْتِمَاعَاتٌ = Toplantılar |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. صَرَخَ ـَـ صُرَاخَةً =Bağırmak,çağırmak,feryat etmek,çığlık atmak, çığlık koparmak,şikayet etmek,haykırmak صَرَخَ - ُ صُرْخة =Serzenişte bulunmak صرخة مفجعة ، صرخة حزينة =Ciğeri yakıcı çığıltı صَارِخٌ =Bağıran,çağıran,çığlık atan,imdat isteyen,yardım isteyen تصَارُخ =Ağlaşmak مَصَارَخَة = Bağrışmak صَرَّاخٌ =Haykıran,bağırtkan,çığırtkan صُراَخ =Feryat etmek صِراخ = Ünlem تصرّخ = Şamata etmek |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. fecr hocam rubai mezid/mücerred fiillerle ilgili biraz konu anlatımı yapabilirmisiniz |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. Alıntı:
Arapça’da fiiller kök harfleri bakımından ikiye ayrılır: 1. Mücerred fiiller : Asıl kökleri 3 veya 4 harften oluşan fiiller. 2. Mezîd fiiller: Aslı 3 veya 4 harften oluşan mücerred fiillere harf eklenmesiyle oluşan fiiller. Kuruluşu üç harften oluşan fiillere sülâsi mücerred denir. نَصَرَ عَلِمَ فَتَحَ gibi. Kuruluşu dört harften oluşan fiillere rübâi mücerred denir. (yuvarladı) gibi. دَحْرَجَ – يُدَحْرِجُ – دَحْرَجَةً Fiilin kök harflerinin üzerine bir, iki veya üç harf eklenerek elde edilmiş fiillere “Mezid Fiil” denir Mezid fiil, harfleri artırılmış fiil demektir. İster üç harfli olsun, ister dört harfli olsun, mücerred fiilin üzerine harf eklenerek yeni fiiller elde edilir. Fiilin harf sayısının artması anlamı üzerinde ekti eder. Örneğin, نَزَلَ “indi” demek iken, أَنْزَلَ olduğunda “indirdi” anlamına gelir. Yine خَرَجَ “çıktı” demek iken, أَخْرَجَ olduğunda “çıkardı” anlamına gelir. SÜLÂSİ MEZİD FİİLLER: Üç harften oluşan fiil köküne 1,2 VEYA 3 harf ilave edilmiş olan fillere "mezid (ilaveli) fiil" denir. Sülasi mezid fiiller 3'e ayrılır 1) SÜLÂSİ MEZİD RUBAÎ FİİLLER: Kök harflerine 1 (bir) harf ilave edilerek harf sayısı 4'e çıkarılan fillerdir. 3 kalıbı vardır. Tüm mezid fiiller masdarlarına göre isimlendirilirler. A-إِفْعالٌ (İF'ÂL) Kalıbı: Sülâsî fiilin kökünün başına bir elif (ا) ilavesiyle kurulur. Arttırılmış fiiller genellikle masdarının adıyla anılır, üçlü fiiller bu grubun kalıbına girer yani mâzî muzâri ve masdar harekeleri girdiği kalıbın aynısı olur. أَعْلَمَ (Bildirdi) يُعْلِمُ (Bildiriyor) إِعْلاَماً (Bildirmek) B-تَفْعِيل (TEF'İL) Kalıbı:Sülâsî mücerred fiilin ortasındaki harfi şeddeli okumak suretiyle 4 harfe çevirerek tef’îl bâbı yapılır. عَلَّمَ (Öğretti) يُعَلِّمُ (öğretiyor) تَعْلِيمَةً / تَعْلِيماً (Öğretmek) C-ُمفَاعَلَة (MUFAALE) Kalıbı:Sülâsî mücerred fiilin fâe’l-fiili ile ayne’l-fiili arasına elif ( ا ) eklenmesiyle olur.Mezîd fiiller içinde iki masdar kullanan tek kalıptır.Hangisinin daha yaygın olduğu zamanla öğrenilir. كَاتَبَ (Yazıştı) يُكَاتِبُ (Yazışıyor) كِتاَبٌ /مُكَاتَبَةً (Yazışmak) 2) SÜLÂSİ MEZİD HUMASÎ FİİLLER: Kök harflerine 2 (iki) harf ilave edilerek harf sayısı 5'e çıkarılan fillerdir. 5 kalıbı vardır. A-إِنْفِعَال (İNFİAL) Kalıbı: Sülâsi mücerredin başına إنْ harflerinin eklenmesiyle yapılır. Şekil olarak malûm, anlam olarak meçhûldür. اِنْكَسَرَ (Kırıldı) -يَنْكَسِرُ (Kırılıyor) -اِنْكِسَاراً (Kırılmak) B- إِفْتِعَالٌ (İFTİAL) Kalıbı: İftiâl babı, mazi fiilin başına esreli hemze ( اِ ) ve birinci harfinden sonra “te” (تَ ) ilavesiyle yapılır. Bu sayede fiil 5 harfli yapılmış olur اِجْتَمَعَ (Toplandı) -يَجْتَمِعُ (Toplanıyor)-اِجْتِمَاعٌ (Toplanmak) C- إِفْعِالَل (İF'İLAL) Kalıbı:İf’ilal babı, sülasi fiilin başına esreli hemze ( اِ) getirmek ve son harfini şeddelemek suretiyle yapılır. Bu sayede fiil 5 harfli yapılmış olur اِصْفَرَّ (Sarardı) -يَصْفَرُّ (Sararıyor) -اِصْفِرَارٌ (Sararmak) D-تَفَاعُل (TEFAUL) Kalıbı: Sülâsî fiilin başına bir تَ harfi ile fâel fiili ile aynel fiili arasına bir elif ilavesiyle yapılır.Bu bab iki veya daha çok kişiler arasındaki işbirliğini anlatır. تَبَاعَدَ (Uzaklaştı) -يَتَبَاعَدُ (Uzaklaşıyor)-تَبَاعُداً (Uzaklaşmak) E-Sülasi bir fiilin başına تَ getirilerek ve aynı zamanda sülasi fiilinin ikinci harfine (aynel fiil) ــّ ile harekelenmesiyle elde edilir. تَكَبَّرَ (Büyüklendi)-يَتَكَبَّرُ (Büyükleniyor) -تَكَبُّرٌ (Büyüklenmek) 3) SÜLÂSİ MEZİD SUDASÎ FİİLLER: Kök harflerine 3 (üç) harf ilave edilerek harf sayısı 6'e çıkarılan fillerdir. 4 kalıbı vardır. A- إِسْتِفْعَال (İSTİF'AL) Kalıbı: Mâzî fiilin başına إسْتَ yaniإ س ve ت harflerinin eklenmesiyle yapılır. اِسْتَغْفَرَ (Bağış, af istedi) -يَسْتَغْفِرُ (Af istiyor) -اِسْتِغْفاَراً (Af istemek) B- إِفْعِيالَلٌ (İF'İLAL) Kalıbı:İf’ilal babı, sülasi fiilin başına esreli hemze ( اِ) getirmek ve son harfini şeddelemek suretiyle yapılır. Bu sayede fiil 5 harfli yapılmış olur. اِحْمَرَّ (Kırmızılaştı)-يَحْمَرُّ (Kırmızılaşıyor)-اِحْمِرَارٌ (Kırmızılaşmak) C- إِفْعِوّاَلٌ (İF'İVVAL) Kalıbı:فَعَلَ nin baş tarafına bir hemze, aynıyla lâmı arasına şeddeli bir vav ilavesiyle bu bab elde edilir.اِفْعِوَّالٌ babı mübalağa için kullanılır. اِجْلَوَّذَ- يَجْلَوِّذُ- اِجْلِوَّاذٌ (Hızlı yürümek) Buna örnektir D- إِفْعِيعَال (İF'ÎLAL) Kalıbı:فَعَلَ nin baş tarafına bir hemze, aynıyla (ikinci harfiyle) lâmı (üçüncü harfi) arasına bir vav ve ayın cinsinden bir harf ilave edilmek suretiyle bu bab elde edilir. اِحْلَوْلَى يَحْلَوْلِى اِحْلِيلاَءٌ (tatlı olmak, tatlı bulmak) bu babın örneğidir.Bu bab, mânâya mübalağa (abartma) kazandırmak içindir. RUBAÎ FİİLLER (Dört Harfli fiiller): Kök hali dört harften oluşan fillere denir Rubâî Mucerred Fiiller Arapçada asıl (kök) harfleri dört olan fiillere rubâî mücerred (ilâvesiz dörtlü)fiiller denilir. Rubâî mücerredin bir babı vardır. O da: فَعْلَلَ- يُفَعْلِلُ- فَعْلَلَةٌ وَفِعْلاَلٌ babıdır. دَحْرَجَ – يُدَحْرِجُ – دَحْرَجَةٌ (yuvarlamak), rubâî mücerrede örnektir. Bu bab gelen fiillerin çoğu müteaddî, bazıları da lâzımdır. Örnek: دَحْرَجَ اللاَّعِبُ الكُرَةَ . Oyuncu topu yuvarladı. عَسْعَسَ اللَّيْلُ Gece karanlığı bastı. Rubâînin Mezîdi Südâsî Fiiller Rubâînin mezîdi sudâsînin iki babı vardır. اِفْعَنْلَلَ-يَفْعَنْلِلُ-اِفْعِنْلاَلٌ . 1 babı: فَعْلَلَ nin baş tarafına bir hemze, aynıyla birinci lâmı arasına bir nun ilave edilmek suretiyle bu bab elde edilir. اِحْرَنْجَمَ-يَحْرَنْجِمُ-اِحْرِنْجَامٌ (toplanmak) fiili bu baba örnektir. Bunun rubâîsi, حَرْجَمَ (topladı) fiilidir. اِفْعِنْلاَلٌ babı, mutavaat (dönüşlülük) için kullanılır. اِفْعَلَلَّ-يَفْعَلِلُّ-اِفْعِلاَّلٌ . 2 babı: فَعْلَلَ nin baş tarafına bir hemze ile ikinci lam cinsinden bir harf ilave edilerek bu bab elde edilir. اِطْمَأَنَّ-يَطْمَئِنُّ-اِطْمِئْنَانٌ (yatışmak) fiili buna örnektir. Bunun rubâîsi طَمْأَنَ (yatıştırdı) fiilidir. اِفْعِلاَّلٌ babı, mutavaat (dönüşlülük) ifade eder. |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. çok teşekkür ederim hocam Allah razı olsun..cevabızı notlarıma ekledim :):) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. سِرُّ الأَسْرَار = Sırların sırrı سر الحــــياة =Yaşamın sırrı سِرُّ العَمَلِ =İşin sırrı سِرُّ اللُّغَةِ =Dilin sırrı سِرُّ المِهْنَةِ =Mesleğin sırrı عَمَلٌ سِرّاً =Gizlice çalışmak فَرَّ سِرّاً =Gizlice kaçtı سِرٌّ كَاتِمٌ =Gizli sır إِفْشَأءُ سِرٍّ عَيْبٌ =Bir sırrı ifşa etmek ayıptır سَرَّ ـُـ سُرُراً و مَسَرَّةً=Sevindirmek,memnun etmek سُرَّ الرَّجُلُ يُسَرُّ سُرُواً بِهِ =Adam onunla sevindirdi,mesrur oldu كل سر جاوز الإثنين شاع =İki kişi aşan sır yayılır |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. حَاوَلَ =Teşebbüs etmek,çırpınmak ,denemek,davranmak,yeltenmek حَاوَلَ الإِغْتِيَالَ =Suikasta teşebbüs etmek حَاوَلَهُ=Onu elde etmeğe çalıştı حَاَوَلَ الفِرَارَ مِنَ السِّجْنِ =Hapishaneden kaçmaya çalıştı حَاوَلَ الدُّخُولَ إِلَي المِنْطِقَةِ المَحْظُورَةِ =Yasak bölgeye girmeye uğraştı,çaba gösterdi محاولة الاعتداء = Saldırı girişimi محاولة الإحتيال = Dolandırıcılık girişimi مُحَاوَلَةُ الإِخْفَاءِ =Gizleme teşebbüsü مُحَاوَلَةُ الإغْتِيَالِ =Suikast girişimi محاولة الإنقاذ =Kurtarma teşebbüsü أَحْبَطَ مُحَاوَلَةَ الإِغْتِيَالِ =Suikast girişimini boşa çıkardı أَحْبَطَ مُحَاوَلَةَ الإِنْقِلاَبِ =İnkilap girişimini önledi,boşa çıkardı نَجَا مِنَ مُحَاوَلَةِ الإغْتِيَالِ بِأُعْجُوبَةٍ =Suikast teşebbüsünden kıl payı kurtuldu نَجَا الوزِيرُ مِن مُحَاوَلةِ الإغْتِيَالِ بأُعْجُوبَةٍ =bakan süikast teşebbüsünden kıl payı kurtuldu |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. وَلَّي : Vali tayin etmek,vali eylemek,vali ve mutasarrıf kılmak,mütevellilik kimseye asla kar etmemek üzere bey ve nakil etmek,atamak,görevlendirmek,dönmek,ıraz ettirmek ve baktırmak,iktidara gelmek,vali olmak,yüz döndürmek,bir işe mutasarrıf kılmak,kaçmak,arkasını döndürmek,geri dönmek,gelmek,yüz çevirmek,bir şeyden yüz çevirip uzaklaşmak,ayrılmak,taze hurma kurumağa yüz tutmak وَلِيٌّ ( ج ) أَوْلِيَاءُ و أَوْليَةٌ و =Veli,dost,yandaş taraftar,yar,evliya,aziz,patron,bir şeyin sahibi,yakın,bir işi üzerine alıp icrasını yüklenen,yağmurdan sonra yağan yağmur وَليُّ التِّلْمِيذِ = Öğrencinin velisi وَلِيُّ الشَّيْطَانِ =Şeytanın dostu ولي العهد =Veliaht الزبون ولي نعمتنا =Müşteri veli nimetimizdir تَوْقِيعُ وَلِيُّ الأَمْرِ =Velinin imzası ولي النعمة =Nimet sahibi أَوْلِيَاءُ =Veliler,yöneticiler,otoriteler أَوْلِيَاءُ بَغْدَادَ =Bağdat evliyaları إجتماع أولياء الأمور =Veliler toplantısı اَلْمُسْتَوْلِيّ =İstilacı |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. سَقَطَ آخِرُ الوَرَقِةِ =Son yaprak düştü سقَطَ فِي الغَرْقَةِ =Batağa düştü سَقَطَ فَمَاتَ =Düştü ve bunun neticesi olarak öldü سَقَطَ زَيْدٌ =Zeyd düştü سَقَطَ بالإِنْقلاَبِ =İnkılapla düştü سَقَطَ قِنَاعُهُ =Maskesi düştü سقَطَ مِنَ الإعْتِبَارِ =İtibardan düştü سَقَطَ مِنَ العَيْنِ =Gözden düştü اِسْقَط =İskonto سُقوطُ الأَجْسَامِ =Cisimlerin düşmesi سُقُوطُ الثُّلُوجِ =Kar düşmek سقوط الطائرة المروحية =Helikopter düşmek |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. فَرِحَ الوَلَدُ =Çocuk sevindi فرح شديد =Düğün bayram etmek فَرَّحَ : تَفْرِيحاً =Sevindirmek,ferahlandırmak,gönül açmak,şenlendirmek,şenletmek فَرَحّْتُهُ =Onu sevindirdim فَرّحْ =Sevindir فَرِح =Keyifli فَرَّحْتُ خَالِداً =Halid'i sevindirdim فَرِحْتُ لِقُدوُمِ الأَصْدِقَاءِ =Dostlarımın gelişine sevindim فرحة العيد =Bayram sevinci فَارِحٌ =Sevinen,sevinçli,mesrur,şad olan |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. müddessir suresini işlerken hiç dikkat etmemişim...bunun gibi başka ayetlerde varmıdır acaba kuranda.. |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. Alıntı:
|
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. الَّذِينَ آمَنُواْ وَتَطْمَئِنُّ قُلُوبُهُم بِذِكْرِ اللّهِ أَلاَ بِذِكْرِ اللّهِ تَطْمَئِنُّ الْقُلُوبُ =Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah'ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalbler yalnızca Allah'ın zikriyle mutmain olur.(13/Rad-28) وَضَرَبَ اللّهُ مَثَلاً قَرْيَةً كَانَتْ آمِنَةً مُّطْمَئِنَّةً يَأْتِيهَا رِزْقُهَا رَغَدًا مِّن كُلِّ مَكَانٍ فَكَفَرَتْ بِأَنْعُمِ اللّهِ= Ve Allah, (korkudan) emin ve mutmain (huzurlu, tatmin olmuş) olan bir şehri (halkını) misal verdi. Onun rızkı, heryerden bol bol geliyordu. Fakat o (şehir halkı), Allah’ın ni’metlendirmesine nankörlük etti. (16/Nahl-112) يَا أَيَّتُهَا النَّفْسُ الْمُطْمَئِنَّةُ =Ey mutmain (tatmin bulmuş) nefis (89/Fecr-27) |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. hocam başka kelimeler de tüetebiliriz değilmi.. saygı gösterdi yada saygı göstermek sevgi göstermek ,ilgi göstermek kelimelerinide aynı şekil üzeremi kuruyoruz farklımı.. |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. Alıntı:
Mesela: اَبْدَى تَوَجُّهاً=Teveccüh göstermek اَبْدَى لَهُ القَرَابَة =Yakınlık göstermek |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. ترك الأثر =Eser bırakmak تَرْكُ الأَدَبِ =Edepsizlik ترك الأمانة =Emaneti bırakmak رك الحرب =Savaşı bırakmak تَرْكُ الفَرَاغِ =Boşluk bırakmak ترك القمة =Zirveyi bırakmak |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. فَحَصَ ـَـ فَحْصاً عَنْ =bir şeyi muayene etmek,imtihan etmek,bir şeyin iç yüzünü öğrenmek için eşelemek,sınamak,kontrol etmek,yağmur toprağı aktarmak,açmak,yoklamak,araştırmak,aramak,inceleme k,test etmek فَحَصَ البَوْلَ =İdrarı tahlil etti,muayene etti فَحَصَ السَّيَّارَةَ =Otomobili muayene etti فَحْصُ المَرْكَبَاتِ =Araç muayenesi فَحْصُ المُنَشِّطَاتِ =Doping muayenesi,doping kontrolü فَحْصٌ أَلَكترُونِيٌّ =Elektronik muayene فَحْصٌ بَالِستِيٌّ =Balistik inceleme فَحْصٌ جُرْثُومِيٌّ =Biyolojik muayene فَحْصٌ دَوْرِيٌّ =Periyodik muayene فحص شامل =Tıbbi muayene فحص مجاني =Ücretsiz muayene فَحْصٌ نَوَوِيٌّ =Nükleer muayene |
Cevap: Medineweb Üyeleri Her Güne Bir Arapça Kelime.. طوال الرحلة =Yolculuk boyunca طَوَالَ خَمْسَةِ أَيَّام = Beş gün boyunca طَوِيل ج طِوَال =Uzun (çoğul) Uzunlar طُوَّالٌ =Pek uzun,çok uzun |
SAAT: 18:28 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.