![]() |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Bahar ve yaz mevsiminde zeminin yüzüne işarettir. Zîrâ yüz binler muhtelif mahlûkatın tâifeleri, birbiri içinde beraber icad edilir, rûy-i zeminde yazılır; galatsız, kusursuz, kemâl-i intizamla değiştirilir. Binler sofra-i Rahmân açılır, kaldırılır; taze taze gelir. Her bir ağaç birer tablacı; her bir bostan birer kazan hükmüne geçer. Sözler | Yirmi İkinci Söz | |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Siz bana dünya kapısını kapadınız; ben de ahiret kapısını çaldım; rahmet-i İlahiye açtı. Mektubat |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler ✔Ne mutlu o kocaya ki; kadınının diyanetine bakıp taklid eder, refikasını hayat-ı ebediyede kaybetmemek için mütedeyyin olur. ✔Bahtiyardır o kadın ki; kocasının diyanetine bakıp ... "Ebedî arkadaşımı kaybetmeyeyim" diye takvaya girer... Lemalar alıntıdır |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler benim bütün hayatım böyle zahmet ve meşakkatle, felâket ve musibetle geçti. Cem'iyetin imanı, saadet ve selâmeti yolunda nefsimi, dünyamı feda ettim. Helâl olsun. Onlara beddua bile etmiyorum. Tarihçe-i Hayat ( 629 ) |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler benim bütün hayatım böyle zahmet ve meşakkatle, felâket ve musibetle geçti. Cem'iyetin imanı, saadet ve selâmeti yolunda nefsimi, dünyamı feda ettim. Helâl olsun. Onlara beddua bile etmiyorum. Tarihçe-i Hayat ( 629 ) |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Her şeyi inkar edip, kendini yokluğa mı atmak istiyorsun? Dinle bak Üstad Hazretleri ne diyor: Meselâ, aklın bir hizmetkârı ve tasvircisi olan kuvve-i hayaliyeye denilse ki, “Sana bir milyon sene ömürle saltanat-ı dünya verilecek; fakat âhirde mutlaka hiç olacaksın.” Tevehhüm aldatmamak, nefis karışmamak şartıyla, “Oh” yerine “Ah” diyecek ve teessüf edecek. Demek, en büyük fâni, en küçük bir alet ...ve cihazat-ı insaniyeyi doyuramıyor." "İşte bu istidattandır ki, insanın ebede uzanmış emelleri ve kâinatı ihata etmiş efkârları ve ebedî saadetlerinin envâına yayılmış arzuları gösterir ki, bu insan ebed için halk edilmiş ve ebede gidecektir. Bu dünya ona bir misafirhanedir ve âhiretine bir intizar salonudur." Sözler, Onuncu Söz. alıntı |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Bismillah'taki kuvvet.. Evet, bu kelime ile hareket eden, o adama benzer ki, askere kaydolur, devlet namına hareket eder, hiçbir kimseden pervâsı kalmaz. ... Kanun namına, devlet namına der, her işi yapar, her şeye karşı dayanır. Birinci Söz |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Ancak Onun kudretiyle, iradesiyle her müşkil hallolur ve kapalı kapılar açılır. Ve Onun zikriyle kalbler mutmain olurlar. ... Binaenaleyh necat ve halas(kurtuluş) ancak Allah'a iltica ile olur... Mesnevi-i Nuriye |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Bir şeyde zahmet ve meşakkat, alâmet-i makbuliyettir. Kastamonu Lahikası ( 257 ) |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Zalim izzetinde, mazlum zilletinde kalıp buradan göçüp gidiyorlar. Demek bir mahkeme-i kübraya bırakılıyor. Risale İ Nur |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler "Nasıl ki nazdar bir çocuk ağlamsıyle ,ya istemesiyle ,ya hazin haliyle, matluplarına öyle muvaffak olur ki;o matluplardan binden birine bin defa kuvvetçiği ile yetişemez." Sözler |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler "İnsan şu kainat içinde pek nazik ve nazenin bir çocuğa benzer, Za'fında büyük bir kuvvet ve aczinde büyük bir kuvvet vardır" 23.söz |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Vicdanın anasır-ı erbaası ve ruhun dört havassı olan irade, zihin, his, latife-i Rabbâniye; herbirinin bir gayat-ül gayatı var. İradenin ibadetullahtır. Zihnin mârifetullahtır. Hissin muhabbetullahtır. ... Latifenin müşahedetullahtır. Takva denilen ibadet-i kâmile, dördünü tazammun eder. Bediüzzaman Said Nursi |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Cenab-ı Hak hadsiz enva'-ı nimetini nev'-i beşere zemin yüzünde neşretmiş. Ona mukabil, o nimetlerin fiatı olarak, şükür istiyor. Mektubat |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Evet nefsini beğenen ve nefsine itimad eden, bedbahttır. Nefsinin ayıbını gören, bahtiyardır. Mektubat |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Bazan bir adamın ihlası, yirmi adam kadar faide verir. bediüzzaman |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler İşte Ey Nefsim ! " Birinci Saray , bir Müslümandır.Hz.Peygamber Aleyhisselatü Vesselam ,onun Kalbinde o büyük elektirik lambasıdır.." |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler " Şükürde bir zahmet yoktur. bilakis, nimetin lezzetini arttırır. çünkü şükür, nimette in'amı görmek demektir. in'amı görmek, nimetin zevalinden hasıl olan elemi def eder." |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Sivrisineğin gözünü halkeden, güneşi dahi o halketmiştir. Pirenin midesini tanzim eden, manzume-i şemsiye’yi de o tanzim etmiştir. Çam’ın gayet küçük bir tohumunda koca çam ağacının fihristini ve mukadderatını yazan kalem, elbette semâvâtı yıldızlarla yazan kalem olabilir. Said-i Nursi |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler "ittihadın meşrebi, muhabbettir. Husumeti ise, cehalet ve zaruret ve nifakadır. Gayr-ı müslimler emin olsunlar ki bu ittihadımız, bu üç sıfata hücumdur. Gayr-ı müslime karşı hareketimiz ikna'dır. Zira onları medenî biliriz. Ve İslâmiyeti mahbub ve ulvî göstermektir. Zira onları munsif zannediyoruz. Lâübaliler iyi bilsinler ki, dinsizlikle kendilerini hiçbir ecnebiye sevdiremezler. Zira mesleksizliklerini göstermiş olurlar. Mesleksizlik, anarşilik sevilmez. Ve bu ittihada tahkik ile dâhil olanlar, onları taklid edip çıkmazlar. İttihad-ı Muhammedî (Aleyhissalâtü Vesselâm) olan ittihad-ı İslâmın efkâr ve meslek ve hakikatını efkâr-ı umumiyeye arz ederiz. " Hutbe-i Şamiye ( 91 ) Bediüzzaman Said Nursi r.h |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler " Acaba,zail,yalancı bir cennette cismi bulunan ve kalbi,ruhu Cehennemde azap çeken bir insana mesud denilebilir mi? İşte sen biçare beşeri ,böyle baştan çıkardın,Yalancı bir cennet içinde Cehennemi bir azap çektiriyorsun.." Mesnevi Nuriye |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Her kim hayat-ı fâniyeyi esas maksad yapsa, zahiren bir Cennet içinde olsa da manen cehennemdedir ve her kim hayat-ı bâkiyeye ciddî müteveccih ise, saadet-i dâreyne mazhardır. sözler |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler evvelâ, o sersem, dedi: "padişah kimdir; tanımam?" sonra, arkadaşı ona cevaben, "bir köy muhtarsız olmaz, bir iğne ustasız olmaz, sahipsiz olamaz, bir harf kâtipsiz olamaz; biliyorsun. nasıl oluyor ki, nihayet derecede muntazam şu memleket hâkimsiz olur?.. alıntı |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler " Nihayetsiz telezzüzata ve emellere meftun ve pürsevda bir kalbin,kut ve kuvveti ;her şeye kadir bir Rahim-i Kerim'in kapısını niyaz niyaz ile çalmakla elde edilebilir." 21.söz. |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Aziz kardeşlerim! " Evvel ahir tavsiyemiz;tesanüdünüzü muhafaza enaniyet,benlik,rekabetten tahaffuzve İtidal_i dem ve ihtiyattır." Şualar. |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler "Bir çocuk küçüklüğünde kuvvetli bir ders-i imanî alamazsa, sonra pek zor ve müşkil bir tarzda İslâmiyet ve imanın erkânlarını ruhuna alabilir." Risale-i Nur, Emirdağ Lâhikası |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Nefis Rabbisini tanımak istemiyor, firavunane kendi rububiyet istiyor. Ne kadar azablar çektirilse, o damar onda kalır. Fakat açlıkla o damarı kırılır. İşte Ramazan-ı Şerifteki oruç doğrudan doğruya nefsin firavunluk cephesine darbe vurur, kırar. Aczini, za'fını, fakrını gösterir. Abd olduğunu bildirir. Risale-i Nur - Mektubat |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Rahmet-i Rabbâniyenin en hürmetli, en halâvetli, en lâtif ve en şirin bir cilvesi olan şefkat-i valide, hakaik-i kâinat içinde en muhterem, en mükerrem bir hakikattir. Ve valide, en kerîm, en rahîm, öyle fedakâr bir dosttur ki, o şefkat saikasıyla, birvalide, bütün dünyasını ve hayatını ve rahatını, veledi için feda eder. Mektubat |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Kabir, âlem-i âhirete açılmış bir kapıdır. Arka ciheti rahmettir, ön ciheti ise azabdır. Bütün dost ve sevgililer o kapının arka cihetinde duruyorlar. Senin de onlara iltihak zamanın gelmedi mi? Ve onlara gidip onları ziyaret etmeğe iştiyakın yok mudur? Evet vakit yaklaştı... Dünya kazuratından temizlenmek üzere bir gusül lâzımdır... Mesnevi-i Nuriye |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler masnuatta hiçbir eser yok ki, çok manalı bir lafz-ı mücessem olmasın, Sâni'-i Zülcelal'in çok esmasını okutturmasın. Sözler - 217 |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler "Ne kadar güzel yapılmış, ne kadar güzel bir surette Sâni'inin cemaline delalet ediyor" Sözler - 131 |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Faniyim fani olanı isterim. Acizim aciz olanı isterim. Ruhumu Rahman'a teslim eyledim, gayr istemem. İsterim fakat bir yar-ı baki isterim. Zerreyim, fakat Şems-i Sermed isterim. Hiç ender hiçim. Fakat bu mevcudatı birden isterim... |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler "Fâniyim, fâni olanı istemem. Âcizim, âciz olanı istemem. Ruhumu Rahman'a teslim eyledim, gayr istemem. İsterim, fakat bir yâr-ı bâki isterim. Zerreyim, fakat bir şems-i sermed isterim. Hiç ender hiçim, fakat bu mevcudatı umumen isterim." |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Alıntı:
İnsan fani ve aciz olduğundan, fanilerle ve acizlerle tatmin olmaz ve olanları istemez, ancak “bir yâr-ı bâki” ister. doğrusu şöyle olacaktı; "Fâniyim, fâni olanı istemem. Âcizim, âciz olanı istemem. Ruhumu Rahman'a teslim eyledim, gayr istemem. İsterim, fakat bir yâr-ı bâki isterim. Zerreyim, fakat bir şems-i sermed isterim. Hiç ender hiçim, fakat bu mevcudatı umumen isterim." |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler "Hem deme ki: ‘Ben hiçim; ne ehemmiyetim var ki, bu kâinat, bir Hakîm-i Mutlak tarafından kasdî olarak bana teshîr edilsin, benden bir şükr-ü küllî istenilsin?’ Çünkü sen, çendan nefsin ve sûretin itibâriyle hiç hükmündesin, fakat vazife ve mertebe noktasında, sen şu haşmetli kâinatın dikkatli bir seyircisi, şu hikmetli mevcudâtın belâgatlı bir lisân-ı nâtıkı ve şu kitâb-ı âlemin anlayışlı bir mütâlâacısı ve şu tesbih eden mahlûkatın hayretli bir nâzırı ve şu ibâdet eden masnuâtın hürmetli bir ustabaşısı hükmündesin.” (Sözler, Yirmi Üçüncü Söz) |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Nazarını âleme gezdir. Hangi yerinde noksaniyeti görebilirsin? Kellâ... Gören görmez. Meğer kör ola veya kasr-ı nazar illetiyle mübtela ola. .. Muhakemât-122 |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Risale-i Nur'un samimî, hâlis şakirdlerinin heyet-i mecmuasının kuvvet-i ihlasından ve tesanüdünden süzülen ve tezahür eden bir şahs-ı manevî, bâki ve muktedir bir kuvvet-i zahrdır, bir rehberdir. Barla - 372 |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Alıntı:
Benimde anladığım Said Nursi kendinin ve insanların dünyadaki halinden bahsederek Faniyim bu dünyada kalıcı değilim. Acizim , Rabbimin karşısında daha da acizliği isterim. Fatma hoca benim yazmış olduğum sözlerden anlaşılan faniliği , acizliği ve Rabbine kavuşma isteği. Sizin yazdığınız şekilde de Rabbinin büyüklüğü, azametinden bahsediliyor. Herhalde Said Nursi'nin bu sözleri iki şekilde de anlam kazandırılmaya çalışılmış. Çünkü; bu sözleri ben hep böyle biliyordum. Eğer anlamda bir yanlışlık varsa özür diliyorum ve yazdıklarımın silinmesini istiyorum... |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Alıntı:
insan aciz diyor üstad ben insanın eksikliklerine noksanlıklarına değil noksansız,eksizsiz,herşeye gücü yeten,söylediklerimi değil söylemediklerimi duyan mevlana döndüm diyor. dünyevi dostlar,akrabalar fani ve kabir kapısına kadar o yüzden kabir kapısına kadar olanla değil,beni bizi gören gözeten baki olan Rabb imi isterim diyor. mana itibariyle ben böyle biliyorum nurşencim. |
Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler Alıntı:
İnsan fani ve aciz olduğundan, fanilerle ve acizlerle tatmin olmaz ve olanları istemez, ancak “bir yâr-ı bâki” ister. Kendisini rahmetiyle yaratan, besleyip büyüten, “mevcudatı umumen” onun ihtiyacına uygun şekilde terbiye edip ona hizmet ettiren Rahmân’a ruhunu feda eder, yani O’na karşı sonsuz bir şükür ve muhabbet besler, O’nun uğrunda her şeyini feda etmeye hazır hale gelir. Artık böyle bir insan, şu sonsuz âlemde cismiyle bir zerre gibi küçük de kalsa, istekleriyle, ihtiyaçlarıyla, iman ve teslimiyetiyle bir şems-i Sermed ister. Yani, onun varlığı bir ışık huzmesi ise, onu terbiye eden Rabbinin varlığı ezelî ve ebedî bir güneş gibidir. Sönmeye mahkum olan bu ışık huzmesi ancak daimi bir güneş ister. O’nun, kendisini ölümünden sonraki ebedî hayat yolculuğunda da rahmetiyle korumasını, daha büyük ihsanlara mazhar kılmasını talep eder; ruhu ancak böylece tatmin olur. Demek oluyor ki, insan maddeten küçüklüğü ile birlikte, bütün kâinatla münasebeti bulunması ve bu münasebeti bilecek, tartacak ve ona karşı şükür ve hayret edebilecek yüksek bir mahiyet taşıması cihetiyle büyük bir âlem gibidir. Bu önemli noktayı Üstad Bediüzzaman Hazretleri şöyle nazara vermektedir: "Hem deme ki: ‘Ben hiçim; ne ehemmiyetim var ki, bu kâinat, bir Hakîm-i Mutlak tarafından kasdî olarak bana teshîr edilsin, benden bir şükr-ü küllî istenilsin?’ Çünkü sen, çendan nefsin ve sûretin itibâriyle hiç hükmündesin, fakat vazife ve mertebe noktasında, sen şu haşmetli kâinatın dikkatli bir seyircisi, şu hikmetli mevcudâtın belâgatlı bir lisân-ı nâtıkı ve şu kitâb-ı âlemin anlayışlı bir mütâlâacısı ve şu tesbih eden mahlûkatın hayretli bir nâzırı ve şu ibâdet eden masnuâtın hürmetli bir ustabaşısı hükmündesin.” (Sözler, Yirmi Üçüncü Söz) alıntı |
SAAT: 00:55 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.