Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Risale_i Nur (Said Nursi) (https://www.forum.medineweb.net/655-risale_i-nur-said-nursi)
-   -   Bediüzzaman'dan Sözler (https://www.forum.medineweb.net/risale_i-nur-said-nursi/1956-bediuzzamandan-sozler.html)

MERVE DEMİR 31 Ocak 2008 02:41

Bediüzzaman'dan Sözler
 
Bediüzzaman'dan Güzel Sözler



Tevhid

Tevhid, en ehemmiyetli ve en halavetli ve en yüksel bir vazife-i kudsiye ve bir fariza-i fıtriye ve bir ibadet-i imaniyedir.

İnsan bir yolcudur. Sen burada misafirsin. Ve buradan da diğer bir yere gideceksin. Misafir olan kimse, beraberce getiremediği birşeye kalbini bağlamaz. Bu menzilden ayrıldığın gibi, bu şehirden de çıkacaksın. Ve keza, bu fani dünyadan da çıkacaksın. Öyle ise aziz olarak çıkmaya çalış.


İnsan ve vazifesi

Kendini başıboş zannetme. Zira şu misafirhane-i dünyada nazar-ı hikmetle baksan; hiçbir şeyi gayesiz, nizamsız göremezsin. Nasıl sen nizamsız, gayesiz olabilirsin.

İnsan ebed için yaratılmıştır. Onun hakiki lezzetleri, ancak marifetullah, muhabbetullah, ilim gibi umur-u edebiyedir.


Dünya hayatı

Hayatın lezzetini, zevkini isterseniz hayatınızı imanla hayatlandırınız ve feraizle ziynetlendiriniz ve günahlardan çekinmekle muhafaza ediniz.


Gençlik

Sizdeki gençlik katiyen gidecek. Eğer siz daire-i meşruada kalmazsanız, o gençlik zayi olup başınıza hem dünyada, hem kabirde, hem ahirette kendi lezzetinden çok ziyade belalar ve elemler getirecek. Eğer terbiye-i İslamiye ile o gençlik nimetine karşı bir şükür olarak iffet ve namusluluk ve taatte sarf etseniz, o gençlik manen baki kalacak ve edebi bir gençlik kazanmasına vesile olacak.

Dünyada gençliğe muhabbet, yani ibadette gençlik kuvvetini sarf etmenin neticesi: dar-ı saadette edebi bir gençliktir.


Yalnızca Allah'a dayanıp güvenmek

Ey insan! Eğer yalnız Ona abd olsan, bütün mahlukat üstünde bir mevki kazanırsın. Eğer ubudiyetten istinkaf etsen, aciz mahlukata zelil bir abd olursun.

Her kim kendisini Allah'a malederse, bütün eşya onun lehinde olur. Ve kim Allah'a mal olmasa, bütün eşya onun aleyhinde olur. Allah'a mal olmak ise, bütün eşyayı terk ve her şeyin Ondan olduğunu ve Ona rücu edeceğini bilmekle olur.

Allah'a hakiki abd olan, başkalarına abd olamaz.

Madem her yer misafirhanedir. Eğer misafirhane sahibinin rahmeti yar ise, herkes yardır, her yer yarar. Eğer yar değilse, her yer kalbe bardır ve herkes düşmandır.


İmanın kazandırdıkları

Ey insan! Senin nokta-i istinadır ancak ve ancak Allah'a olan imandır. Ruhuna, vicdanına nokta-i istimdad ise ancak ahirete olan imandır. Binaenaleyh bu her iki noktadan haberi olmayan bir insanın kalbi, ruhu tavahhuş eder; vicdanı daima muazzeb olur.

İmana gel ki, elemden emin olasın. Kadere teslim ol ki selamette kalasın.

İnsan eğer kesrete dalıp kainat içinde boğulup dünyanın muhabbetiyle sersem olarak fanilerin tebessümlerine aldansa, onların kucaklarına atılsa, elbette nihayetsiz bir hasarete düşer. Hem fena, hem fani, hem ademe düşer. Hem manen kendini idam eder. Eğer insan-ı Kuran'dan kalb kulağıyla iman derslerini işitip başını kaldırsa, vahdete müteveccih olsa, ubudiyetin miraciyle arş-ı kemalata çıkabilir. Baki bir insan olur.


Dine hizmet

Dine hizmet ederken müspet hareket etmek ve menfi hareketlerden kaçınmaktır.

Bizim vazifemiz müspet hareket etmektir, menfi hareket değildir. Rıza-i İlahiye karışmamaktır. Bizler aşayişi muhafazası netice veren müspet iman hizmeti içinde her yıl bir sıkıntıya karşı sabırla, şükürle mükellefiz. Kardeşlerim! Hastalığım pek şiddetli, belki yakında öleceğim veyahut bütün bütün konuşmaktan, bazen men olunduğum gibi men edileceğim. Onun için benim nur ahiret kardeşlerim, ehven-ü şer deyip bazı biçare yanlışçıların hatalarına hüçum etmesinler. Daima müspet hareket etsinler. Menfice hareket vazifemiz değil. Çünkü dahilde hareket menfice olamaz.


Nefis

Ey nefsim! Deme 'zaman değişmiş, asır başkalaşmış, herkes dünyaya dalmış, hayata perestiş eder. Derd-i maişetle şarhoştur.' Çünkü ölüm değişmiyor. Firak, bekaya kalbolup başkalaşmıyor. Acz-i beşeri, fakr-ı insani değişmiyor, ziyadeleşiyor. Beşer yolculuğu kesilmiyor, sürat peyda ediyor.

Şeytanın mühim bir sinsi planı, insana kusurunu itiraf ettirmektir, ta ki bağışlanma ve Allah'a sığınma yolunu kapasın. Hem nefsi insaniyetinin enaniyetini tahrik edip, ta ki nefis kendini avukat gibi müdafaa etsin, adeta kusur ve günahlarından takdis etsin..

Nefsini suçlayan kusurunu görür. Kusurunu itiraf eden, bağışlanma diler. Bağışlanma dileyen Allah'a sığınır. Allah'a sığınan şeytanın şerrinden kurtulur. Kusurunu görmemek, o kusurdan daha büyük bir kusurdur. Ve kusurunu görse, o kusur kusurluktan çıkar. İtiraf etse affa müstehak olur.


Güzel ahlak

İşte tahmin ederim ki, nasihlerin nasihatları şu zamanda tesirsiz kaldığının bir sebebi şudur ki: Ahlaksız insanlara derler: "Hased etme! Hırs gösterme! Adavet etme! İnad etme! Dünyayı sevme!" Yani, fıtratını değiştir gibi zahiren onlarca malayutak bir teklifte bulunurlar. Eğer deseler ki: "Bunların yüzlerini hayırlı şeylere çeviriniz, mecralarını değiştiriniz." Hem nasihat tesir eder, hem daire-i ihtiyarlarında bir emr-i teklif olur."

İnsanın fıtratındaki şiddetli merak ve hararetli muhabbet ve dehşetli hırs ve inadlı taleb ve hakeza şedid hissiyatlar, umûr-u uhreviyeyi kazanmak için verilmiştir. O hissiyatı, şiddetli bir surette fani umûr-u dünyeviyeye tevcih etmek, fani ve kırılacak şişelere, baki elmas fiatlarını vermek demektir.

Hem gizli düşmanlarım, hem nefsim; şeytanın telkiniyle zaif bir damarımı arıyorlar ki, beni onunla yakalayıp Nurlara tam ihlas ile hizmetime zarar gelsin. En zaif damar ve dehşetli mani', hastalık damarıdır. Hastalığa ehemmiyet verdikçe, hiss-i nefs-i cisim galebe eder; zarurettir, mecburiyet var der, ruh ve kalbi susturur; doktoru müstebid bir hakim gibi yapar ve tavsiyelerine ve gösterdiği ilaçlara itaate mecbur ediyor. Bu ise fedakarane, ihlasla hizmete zarar verir. Hem gizli düşmanlarım da bu zaif damarımdan istifadeye çalışmışlar ve çalışıyorlar. Nasılki korku ve tama' ve şan ü şeref cihetinde çalışıyorlar. Çünki insanın en zaif damarı olan korku cihetinde bir halt edemediler, i'damlarına beş para vermediğimizi anladılar.


Hastalığın hikmetleri

Ey hastalıktan şekva eden biçare adam! Hastalık bazılara ehemmiyetli bir definedir, gayet kıymetdar bir hediye-i İlahiyedir. Her hasta, kendi hastalığını o neviden tasavvur edebilir. Madem ecel vakti muayyen değil; Cenab-ı Hak, insanı yeis-i mutlak ve gaflet-i mutlaktan kurtarmak için, havf u reca ortasında ve hem dünya ve hem ahireti muhafaza etmek noktasında tutmak için, hikmetiyle eceli gizlemiş. Madem her vakit ecel gelebilir; eğer insanı gaflet içinde yakalasa, ebedi hayatına çok zarar verebilir. Hastalık gafleti dağıtır, ahireti düşündürür, ölümü tahattur ettirir, öylece hazırlanır. Bazı öyle bir kazancı olur ki; yirmi senede kazanamadığı bir mertebeyi yirmi günde kazanıyor. Ezcümle, arkadaşlarımızdan -Allah rahmet etsin- iki genç vardı. Biri İlama'lı Sabri, diğeri İslamköy'lü Vezirzade Mustafa. Bu iki zat, talebelerim içinde kalemsiz oldukları halde, samimiyette ve iman hizmetinde en ileri safta olduklarını hayretle görüyordum. Hikmetini bilmedim. Vefatlarından sonra anladım ki; her ikisinde de ehemmiyetli bir hastalık vardı. O hastalık irşadıyla, sair gafil ve feraizi terkeden gençlere bedel, en mühim bir takva ve en kıymetdar bir hizmette ve ahirete nafi' bir vaziyette bulundular. İnşaallah iki senelik hastalık zahmeti, milyonlar sene hayat-ı ebediyenin saadetine medar oldu. Ben onların sıhhatı için bazı ettiğim duayı, şimdi anlıyorum dünya itibariyle beddua olmuş. İnşaallah o duam, sıhhat-ı uhreviye için kabul olunmuştur.

İşte bu iki zat, benim itikadımca, on senelik bir takva ile elde edilecek bir kazanç kadar bir kar buldular. Eğer ikisi, bir kısım gençler gibi sıhhat ve gençliğine güvenip, gaflet ve sefahete atılsaydılar; ölüm de onları tarassud edip tam günahlarının pislikleri içinde yakalasaydı; o nurlar definesi yerine, kabirlerini akrepler ve yılanlar yuvası yapacaklardı.


Diriliş

"Evvel yaratılışı düşünür. Der ki: Nutfeden alakaya, alakadan bir çiğnem ete, bir çiğnem etten ta insanın yaratılışına kadar olan oluşumumuzu görüyorsunuz. Nasıl oluyor ki, yaratılışı inkar ediyorsunuz?.. O, onun misli, belki daha kolayıdır. Hem Cenab-ı Hak, insana karşı ettiği ihsanat-ı azimeyi kelimesiyle işaret edip der: "Size böyle nimet eden bir zat, sizi başıboş bırakmaz ki, kabre girip kalkmamak üzere yatasınız." Hem işareten der: Ölmüş ağaçların dirilip yeşillenmesini görüyorsunuz. Odun gibi kemiklerin hayat bulmasını kıyas edemeyip inkar ediyorsunuz. Hem gökyüzünü ve yeri yaratan, gökyüzü ve yerin meyvesi olan insanın hayat ve ölümünden aciz kalır mı? Koca ağacı idare eden, o ağacın meyvesine ehemmiyet vermeyip başkasına mal eder mi? Bütün ağacın neticesini terketmekle, bütün kısımlarıyla hikmetle yoğrulmuş yaratılış şeceresini faydasız ve boş yapar mı zannedersiniz? Der: kıyamet günü sizi diriltecek zat öyle bir zattır ki, bütün kainat O'nun emrine hazır askeri hükmündedir. Allah'ın ol emrine feyekûne karşı tam bir teslimiyet ile boyun eğer. Bir baharı yaratmak, bir çiçek kadar ona kolay gelir. Bütün hayvanatı icad etmek, bir sinek icadı kadar kudretine kolay gelir bir zattır..."


Ölüm

Ölüm değişmiyor. Firak, bekaya kalbolup başkalaşmıyor. Acz-i beşeri, fakr-ı insani değişmiyor, ziyadeleşiyor. Beşer yolculuğu kesilmiyor, sürat peyda ediyor."


Samimiyet

Bu zamanda avam-ı mü'mininin tam itimad etmesi ve iman hakikatlarını tereddüdsüz ders alması için, öyle muallimler lazım ki; değil dünya menfaatlarını, belki ahiret menfaatlarını dahi ehl-i imanın menfaat-i uhreviyesine feda ederek o ders-i imanide her cihetle şahsi faidelerini düşünmeyip yalnız ve yalnız hakikatlara, rıza-i İlahi ve aşk-ı hakikat ve hizmet-i imaniyedeki şevk-i hak ve hakkaniyet için çalışsın. Ta her muhtaç, delilsiz kanaat edebilsin, bizi kandırıyor demesin ve hakikat pek çok kuvvetli olduğunu ve hiçbir cihetle sarsılmadığını ve hiçbir şeye alet olmadığını bilsin, ta imanı kuvvetlensin ve o ders ayn-ı hakikattır desin, vesvese ve şüpheleri zail olsun.


İhlas

Ey biçareler! Mezaristana göçtüğünüz zaman, "Eyvah! Malımız harab olup, sa'yimiz heba oldu; şu güzel ve geniş dünyadan gidip, dar bir toprağa girdik." demeyiniz, feryad edip me'yus olmayınız... Çünki sizin herşey'iniz muhafaza ediliyor. Her ameliniz yazılmıştır. Her hizmetiniz kaydedilmiştir. Hizmetinizin mükafatını verecek ve her hayır elinde ve her hayrı yapabilecek bir Zat-ı Zülcelal, sizi celb edip, yer altında muvakkaten durdurur. Sonra huzuruna aldırır. Ne mutlu sizlere ki; hizmetinizi ve vazifenizi bitirdiniz. Zahmetiniz bitti, rahata ve rahmete gidiyorsunuz. Hizmet, meşakkat bitti; ücret almağa gidiyorsunuz.

Evet geçen baharın defter-i a'malinin sahifeleri ve hidematının sandukçaları olan tohumları, çekirdekleri muhafaza eden ve ikinci baharda gayet şaşaalı, belki yüz derece aslından daha bereketli bir tarzda muhafaza eden, neşreden Kadir-i Zülcelal, elbette sizin de netaic-i hayatınızı öyle muhafaza ediyor ve hizmetinize pek kesretli bir surette mükafat verecektir.


Ahireti unutanlar

Ey sersem nefsim! Acaba şu vazife-i ubudiyet neticesiz midir, ücreti az mıdır ki, sana usanç veriyor? Halbuki bir adam sana birkaç para verse veyahut seni korkutsa, akşama kadar seni çalıştırır ve fütursuz çalışırsın. Acaba bu misafirhane-i dünyada aciz ve fakir kalbine kut ve gına ve elbette bir menzilin olan kabrinde gıda ve ziya ve herhalde mahkemen olan Mahşer'de sened ve berat ve ister istemez üstünden geçilecek Sırat Köprüsü'nde nur ve burak olacak bir namaz, neticesiz midir veyahut ücreti az mıdır? Bir adam sana yüz liralık bir hediye va'detse, yüz gün seni çalıştırır. Hulf-ul va'd edebilir o adama itimad edersin, fütursuz işlersin. Acaba hulf-ul va'd hakkında muhal olan bir zat, Cennet gibi bir ücreti ve saadet-i ebediye gibi bir hediyeyi sana va'd etse, pek az bir zamanda, pek güzel bir vazifede seni istihdam etse; sen hizmet etmezsen veya isteksiz, suhre gibi veya usançla, yarım yamalak hizmetinle onu va'dinde ittiham ve hediyesini istihfaf etsen, pek şiddetli bir te'dibe ve dehşetli bir tazibe müstehak olacağını düşünmüyor musun? Dünyada hapsin korkusundan en ağır işlerde fütursuz hizmet ettiğin halde; Cehennem gibi bir haps-i ebedinin havfı, en hafif ve latif bir hizmet için sana gayret vermiyor mu?

Yitiksevda 05 Kasım 2009 22:13

RE: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Hayatın lezzetini, zevkini isterseniz hayatınızı imanla hayatlandırınız ve feraizle ziynetlendiriniz ve günahlardan çekinmekle muhafaza ediniz.

Esma_Nur 07 Nisan 2011 11:19

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
gıybet odur ki, gıybet edilen adam hazır olsaydı ve işitseydi, kerahet edip darılacaktı. eğer doğru dese, zaten gıybettir. eğer yalan dese, hem gıybet, hem iftiradır; iki katlı çirkin bir günahtır."
(Bediüzzaman Said Nursi

**** 07 Nisan 2011 22:20

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Müslümanlardan kardeşim bari güzel bir söz söylenmiş ona muhalif olma pess yani

___---___ 07 Nisan 2011 22:27

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Alıntı:

müslümanlardan Üyemizden Alıntı (Mesaj 125555)
saidi kurdinin kitapları ve sözleri saide kurdiye yazdırıldığı söyleniyor,kitaplarında acaba bu yazdırıldı OLAYI HAKINDA BU YAZILARI ASIP TAKDİR edenlere bi sorum olacak KİM YAZDIR MIŞ...


Tam dayaklıksın yaaa

Numan Yalçın 08 Nisan 2011 18:38

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Alıntı:

müslümanlardan Üyemizden Alıntı (Mesaj 125555)
saidi kurdinin kitapları ve sözleri saide kurdiye yazdırıldığı söyleniyor,kitaplarında acaba bu yazdırıldı OLAYI HAKINDA BU YAZILARI ASIP TAKDİR edenlere bi sorum olacak KİM YAZDIR MIŞ...

Zaten bu söylenti denen saçmalıklara dayanarak her durumda muhalefet oluyorsunuz. Doğru olan hiçbir konuyu desteklediğinizi görmedim bu saçmalıklara son verseniz iyi edersiniz.... 2-3 kişi yüzünden burası savaş alanına dönüşüyor. Allah rızası için bir şeyi de destekleyin... Muhalafetten başka birşey yapmıyorsunuz....

Esma_Nur 08 Nisan 2011 20:03

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Alıntı:

Numan Yalçın Üyemizden Alıntı (Mesaj 125578)
Zaten bu söylenti denen saçmalıklara dayanarak her durumda muhalefet oluyorsunuz. Doğru olan hiçbir konuyu desteklediğinizi görmedim bu saçmalıklara son verseniz iyi edersiniz.... 2-3 kişi yüzünden burası savaş alanına dönüşüyor. Allah rızası için bir şeyi de destekleyin... Muhalafetten başka birşey yapmıyorsunuz....


hocam kendisi kılıçdaroğlunun sağ koludur muhalefeti ilke edinmişdir :)

**** 08 Nisan 2011 20:56

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Müslümanlardan kardeşim isimlerin kavramların sıfatların ne anlama geldiğini bilece seviyedeyim üstadın güzel sözlerine bari laf deme elbette beşerdir hata edebilir lakin sözün kimden geldiği değil islama uygunluğuna bakar alırım kim olursa olsun üstad baki aleme göçmüş rabbi ile hesaplaşacaktır ama milyonların saygı duyguğu alim şahsiyete hürmet lazım ama günümüz nurcu ismi altında gezenlere gösterilirmi gösterilmezmi bunu konuşabiliriz

___---___ 09 Nisan 2011 13:58

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Alıntı:

müslümanlardan Üyemizden Alıntı (Mesaj 125599)
Arkadaşım ben bir kimseye saygıyıda Allahın hükmüne göre gösteririm çünkü bir müslüman için HAYATIN HER ALANI ALLAH İÇİN OLMALI,[enam 162],Bunun içindirki saide kurdinin kendisinin ŞAHSİYETİYLE DEĞİLDE,kitaplarıyla ve ilmiyyle alakalı olarak azda olsa araştırmam var lakin SAİDE KURDİ ,kendi kitaplarının ona yazdırıldığı ve hatta abdul kadir geylaninin ve dahası sahabelerle MANEVİ ALEMDE görüştüğü hatta kuranın 33 Ayetinin ONLAR İÇİN atıfta bulunduğuna dair görüşleride vardır ve bizler bunu DİNİ KONULAR da SAİDE KURDİ başlığında günlerce yazdık.....

Sizin alim dediğiniz saide kurdi ACABA NERDEN İLİM ALMIŞTIR bunu söyleye bilir misiniz,

teşekkürler şimdiden...


Hayırdır sen Said Nursiye alim demıyormusun Onun gibi yasadınmı hiç yapabıldıklerını yaptın mı Yada bilginin dahamı fazla oldugunu söylüyorsun Ben buna ancak gülerim :)


BAK EFENDİ!!! senın ilim dedigin şey illede bi hocadan bi hacıdan bi mektepden alınmıyor İnsan kendı kendınıde cok iyi yetiştiriyor (örnekleri cok)

Ama KER oldumu insan 1000 adamda ona bişey söylese senın gibi kafası basmıyor
Demeki hakaret ediyosun ASLA senın bir alime sözlerıne karsılık az bile dedim!!!!


sfhfgshsfhsgh

___---___ 09 Nisan 2011 14:59

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Alıntı:

müslümanlardan Üyemizden Alıntı (Mesaj 125644)
bak kişi hangi ilmi örnek alıyorsa onun ahlakıyla ahlaklanıyor,ben kuran ilmini esas alıyorum ve kuran ahlakıyla ahlaklanmışım elhamdulillah ve ŞAHSIMA YAPILAN SALDIRILARADA SELAM deyip geçiyorum...

Gelelim kişinin kendini geliştirmesinde SİZİNLE HEM FİKİRİM,sorun bu değil sorun kişi KENDİNİ GELİŞTİRİRKEN ,Ben bu İLMİ ÖLMÜŞ OLAN SAHABEDEN PEYGAMBERDEN ALMIŞIM MANA ALEMİNDE ve bu yazdıklarımda BANA YAZDIRILDI diyorsa bu kuran ahlakına uymadığı gibi BUTÜN KONUŞAN YAZAN VE SAVUNANLARIN İLİMLERİ BENİM AYAĞIMIN ALTINDADIR.....

YAPTIĞIN HAKARETTEN DOLAYIDA SENİ KAHHAR OLAN ALLAH A HAVALE EDİYORUM..

Ha rab edindiğin saide kurdinin hakkındaki geniş ve delilli yazıyı Bİ OKU YÜREĞİN YETİYORSA,TABİKİ....

SELAM OLSUN SANA.....

Aklını basına topla (Ha rab edindiğin saide kurdinin) bu kanıya varacagın tek cümle ettiysem ben sana söyledıgım tüm sözleri kendımde görürüm yok ETMEDİYSEM SEN cidden KER kafalısın!!!!!!

Diger bir konuya gelınce Nurcu vs. beni ilgilendırmez ama sen Said Nursının tırnagı bıle ol oturda basının üstüne koy sfhfgshsfhsgh

Numan Yalçın 09 Nisan 2011 15:43

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Alıntı:

Esma_Nur Üyemizden Alıntı (Mesaj 125588)
hocam kendisi kılıçdaroğlunun sağ koludur muhalefeti ilke edinmişdir :)


İsterse sol bacağı olsungülümseyen000...

O onun bileceği bir şey ama hiçbir İslâm büyüğüne bu iyidir demeyen bu zihniyyette biri sitede tehlike saçıyor...

kamer34 09 Nisan 2011 17:53

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Arkadaşlar Allah rızası için konuları şahsileştirmeyin. Asıl anlatılmak istenen mevzular konunun dışında kalıyor

lütfen sizden istirham ediyorum kişiler şahsiyetleri üzerinde durmayalım daha ÇOK fikirleri ortaya koyalım. Sonrada deilili olan arkadaşlar deliller ışığında konuyu aydınlığa kavuştursunlar

___---___ 09 Nisan 2011 18:12

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Alıntı:

müslümanlardan Üyemizden Alıntı (Mesaj 125652)
ben seizin kim olduğunuz hakkında bir şey demedim VE ETİKETÇİLİKTE ZAAFİYETTİR fikrini yazarsın ister inanırlar ister inanmazlar bakın ben sizin gibi köpürüp sağa sola hakaret etmiyorum HAKKI ORTAYA KOYUYORUM DİLEYEN DİLEDİĞİNE İNANIR,Saide kurdi hakkındA AÇILAN yazıya bi bakma zahmetinde bulunsan yeterli olcak....rab edindiğine gelince bak onuda sana izah edeyim ama efendi akıllı ol yoksa aklını da almasını bilirim adamım....

bu alim dediğiniz saide kurdi,,,senin bediüzamanın DEĞİL Mİ...

BEDİİ Allahın sıfatı değil mi .....buda rab edinmeye yeterli Allahın bir sıfatını bir beşere vermek onu rab edinmektir....

Arkadas sen sorunlumusun ya sen nasıl olurda ismi ne olursa olsun bir alime söz edersin sen kimsin nesin bu yasına kadar ne yaptın kime ne ögrettin kıme ne verdin ya kimsin ki sen şu aciz halinle bir alime laf atıyorsun

Sorunlu şahsiyet Esmaül hüsnadaki bir çok isim insanlar tarafından kullanılabılıyor sen bunun farkındamısın
Zamanın güzellerinden biriymişki o ismi alabılmıs senın gibi adı MUHALEFET degilmiş bak arasındaki ucuruma;)



Alıntı:

efendi akıllı ol yoksa aklını da almasını bilirim adamım....

Emin ol sözünün altında kalmazdım Ama naparsın eşim cvp vermene degmez bu adam dıyor


o yüzden Allah senı benden uzak etsın

Numan Yalçın 09 Nisan 2011 19:50

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Ya kardeşim şu Kürdi ne demek söylermisiniz bana? Nursi Nurslu yani Nurs köyünden demektir... Lütfen siz de Kürdi ne demek onu açıklayın ve hiç kimse bu kelimeyi kullanmadığı halde siz kullanıyorsunuz öğrenmek istiyoruz...

kamer34 09 Nisan 2011 20:28

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Bitlisin hizan kazasının bir köyünün adı “NURS” dur. Said-i Nursi bu köyde doğdouğundan dolayı kendisine Said-i Nursi denilmiştir. Said-i kurd-i ise kendisi kürt ırkının bir mensubu olduğundan dolayı KÜRD SAİD olarakta isimlenidirilir.
Doğuda genelde SAİD-İ KURDİ ismi kullanılır. Bu tanım hakaret etmek yada kişileri küçük düşürmek anlamlarına gelmez. Eskiden insanlar ya babaları yada ırkları ile anılırlardı. Tıpkı ünlü sahabi Selamn-i Faris gibi Ebuzer-i Giffari gibi.

Numan Yalçın 09 Nisan 2011 21:10

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Alıntı:

müslümanlardan Üyemizden Alıntı (Mesaj 125667)
saide kurdi kendi döneminde ki adıdır bu şekilde hitap edilir.

Peki siz detaylı şekilde cevap vermediğiniz için ben size vereyim...

Bir zamanlar doğu illerine "Kürdistan" deniliyordu. Bu isim herhangi bir ırki mana taşımıyordu. Yalnızca coğrafi bir bölgeye verilen bir ismi çağrıştırıyordu. Pakistan, Afganistan gibi O bölgeden olan insanlara ise "kürdi" denilmekteydi.

Yine bu kelime, kişilerin o bölgeden oldu unu gösteren bir aidiyet ihsas ediyordu. Erzurumi, Konevi, Bursevi gibi. Bu manada Üstad hazretleri de, Osmanlı döneminde bu nam ile çağrılıyordu. Fakat bu aidiyetin daha sonra farklı manalar ihsas etmesi sebebiyle, Üstad hazretleri Osmanlı sonrasında kendi köyüne nisbetle "Nursi" soyadını almış ve bunu kullanmıştır.


Ve şu an siz bunu iyi niyetle kullanmıyorsunuz. Ve bu kelimeyi kullanarak Kürt diyerek veya doğulu diyerek ayrımcılık yapıyorsunuz. Siz bu kelimeyi bu vatanı bölmek için şimdi eski anlamından daha farklı kullanan ve Türkiye'yi bölme çabası içinde olanların bir numaralı hedefi haline gelen bir kelimeyi, insanların Kürt, Türk vb. ırkçı kelimeler ile ayrımcılığa tabii tutulmasını sağlayan zihniyyetle aynı dili kullanarak hem ırkçılık hemde Üstâd'a saygısızlık ölçüsünde kulanmanın da dinimizde yeri olup olmadığını düşünüp neler saçmaladığınızı anlamaya çalışsanız bence kendinize iyi edersiniz.

Arıca artık kendinize geliniz ve şunu iyi anlayınız. Bu site paylaşım ve Hizmet sitesidir. Sizin gibi sapık görüşlü kişilere deliller gösterildikten sonra insanlara hizmete devam edilmesi gereken bir sitedir. Daha neyi anlatacaz size herkes elinden geldiği kadar kaynak ve delillerini size sundu. Ama Allah Rasûlü'nün sünnetini, Alimleri, Hadisleri, hatta Mezheb İmamlarını kabullenmeyen hatta suçlayan ve kendisi sanki çok sağlam bir kaynaktan delil alıyormuş gibi saçmalayan sapıklarla kaybedecek vaktimiz yok maalesef. Kur'andan alıyorum diyeceksiniz. Allah Rasülünün sahabeleri Kur'ana inanmazmıydı da sünnete uydular? Sünnete uyduklarında Kur'anı terkmi ettiler. Daha siteyi sizin gibi kötü emellerine alet etmek isteyen kim bilir kaç kişi var onlarla ilgilenip gereken delilleri gösterelim ve sizin gibi aşağılamak için değil gerçekten öğrenmek için konuları dolaşan değeli şahsiyetlere hizmet etmeliyiz. Sizin seviyenize daha fazla alçalmayı kendime yapacağım en büyük hakaret olarak gördüğümden sizin saçmalıklarınızla ilgilenmeyeceğimi bildirmek isterim. Bundan sonra cevap yazmayacağım size...

**** 09 Nisan 2011 23:00

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Asuriler ve Keldanilerin cihangirlik zamanında öncü, kahraman askerleri olan arslan Kürtler! Beş yüz senedir yattığınız yeter. Artık uyanınız. Yoksa vahşet sahrasında vahşet ve gaflet sizi boğacaktır.

"Hikmet-i İlahi" denilen, kainat merkezinin nizamı ve telgraf hattı gibi bütün aleme uzanmış ve dağılmış Nurlu İlahi Kanun'un esası olan İlahi Hikmet, ufukların ötesinden kader elini kaldırmış, size emrediyor ki: "Parçalanmışlık sonucu su gibi damla-damla olmuş hamiyet ve kuvvetinizi, İslamiyet'in milliyet fikri ile 'bir ve beraber' ediniz. Atomların birbirini çektiği gibi (siz de birbirinize yapışıp) milli ve umumi bir gücü teşkil ederek Kürt gibi büyük bir kitleyi küre gibi çeviriniz. İslam güneşinin ışıklarına bağlı olmanın ölçüsü ile de umumi düzeni (oluşturup) muhafaza ediniz.
(Divan-ı Harbi Örfi, Hatime İçtima-i Reçeteler )



Numan bey sabrımın derya gibi olduğuna emin olduğum için şu ana kadar sabrettim ve cevap yazmadım Saide Kurdinin ne anlama geldiğini faşizme hizmet edenlerin ısrarla sakladıkları ve sözde nurcu adı altında geçinenlere okutmak istemedikleri ''İçtimai Reçeteleri '' okuyarak anlamanızı rica edecem. İskilipli atıf hoca için iskilip lafı nasıl künye ise Saide Kurdi içinde aynı anlamdadır bunu kullanmak isteyen kişileri kendi anlayışınıza göre asabiyet ruhunu dirilten kişiler olarak lanse etmeniz sizin içinizde varolan muhafazakar bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın mantığını savunan kafaların işidir.

80 yıldır Muhammed Ümmeti olan KÜRT'lere yapılan soykırım inkar asimile vb zalimlikleri görmeyecek kadar pasifleşen sözde Müslüman kimliğine bürünmüş asabiyet ruhunu aşamayan kesimlerin Kürt'ler hakkında yorum yapma hakkı yoktur çünkü zulümler katliamlar işlendiği dönemlerde Müslüman kürt halkının davasını marksizim leninizim sosyalizim adı altında dışlayan kesimlerin yapmış olduğu ayrımcılık Müslüman kürt halkının denize düşen yılana sarılır konuma düşmesine sebep olmuştur ...

Terör nedir- kime göre terör?kürt davası devlete göre terör ise en büyük terörü devlet vakti zamanında kürtlere bomba yağdırdığında şeref madalyası ile ödüllendirdiği uçak pilotlarına göremi? karısına kızına bacısına tecavüz eden ordu mensubuna göremi? faili meçhullerin arkasında duran bir orduya göremi kime göre terör açıklarmısınız...

Bu tür insanları gerçek sorumluluklardan uzak tutan hiçte önemi olmayan suni gündemler sayesinde kafirler istedikleri gibi zulümlerini işlemektedirler siz devam ede durun onlar görevlerini ifa etsin ...

kamer34 10 Nisan 2011 01:11

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Numan hocam şuna emin olun bugün doğuya gitmemiş doğuda yaşamamış doğu köylerinin sosyal ekonomik eğitim durumlarını bizzat yaşamamış insanların doğu ve doğu insanlarının hakkında birtek yorum dahi yapmalarını ben şahsen kabul etmiyorum.

Bugün ulusal tv lerde veya gazetelerde sözüm ona doğu ve güney doğu kürt sorununu tartışan sözde prf.ların hepsi ama hepsi yalan konuşuyorlar. Bizler de onlar sanki birşeyler söylüyorlarmış gibi söylediklerinden etkilenerek fikirlerimizi oluşturuyoruz.

Numan hocam şuna emin olun ben size çocukluğumu anlatsam siz bazı ergenokon zihniyetli insanları adeta bir kaşık suda boğarsınız.
Bizler istesekte istemesekte Allah bzleri çeşitli ırklar halinde yaratmıştır. ALLAH rasulunun (sav) in veda hutbesinde dediği gibi ırkçılık yapan bizden değildir.

Yıllarca doğuya ve doğu kürt halkına inkar politikası güderek adeta üvey evlat değil gayri meşru evlat kabul eden zihniyetin yaptığı adaletsizlikleri yaptığı zülmü yaptığı işkenceyi bizler ciltler dolusu kitaplar yazsak dahi dile getirmiş olmayız.

Tv ekranlarına çıkmış sözüm ona okumuş cahiller gitsinler o şartlarda biraz yaşasınlar ondan sonra ne diyeceklerse desinler. Ben bir müslüman olarak hakkın yanında zalimin karşısında olmak kaydıyla olaylara ırkçı bir yaklaşımdan uzak olarak diyorum ki. Bizler o zalimlerin sahte yalan haberlerine kanmadan olayları analiz edelim.

Bugün 20 milyonu aşkın bir kürt halkı vardır. Bunlar kasıtlı bir şekilde eğitim noktasında ekonomi noktasında yol su din hususunda kısacası her konuda cahil bırakılmak istenmiş bu amaçlarına da kısmen ulaşmışlardır.

Doğunun hangi köyüne giderseniz gidin ordaki insanların ne kadar misafir perver ne kadar cana yakın insanlar olduğunu göreceksiniz. Onlar din hususunda şehir hayatı hususunda geri kalmış olabilirler fakat bizler onları İNKAR etmek yerine onlara tekrar eğitim yol su din medeniyetini götürür isek göreceksiniz bu davranışımız Allah’ın dinine daha yakın olacaktır.

Ben küçük yaşta gözümü açtığımda hayatı tanımaya başladığımda bulunduğum ilim yüksekçe dağında şu mısraların yazılışını gördüm “ne mutlu türküm diyene” sonra kendi kendime düşündüm ben neden türk değilim keşke türk olsaydım dedim. Fakat annem babam benim kürt ırkından olduğumu söylemişlerdi. Şöyle düşündüm demekki türk olmak iyi birşey kürt olmak kötü birşey.

Sonra okula başladım bana şunu ezberlettirdiler “varlığım türk varlığına armağan olsun” gittim babama sordum baba dedim biz mademki kürdüz neden türklerin ülkesnde yaşyoruz. Babam bana oğlum benim babam amcam dayılarım akrabalarımın bir çoğu kurtuluş savaşlarında savaştı bu toplarda bizim atalarımızın kanları var herkes kadar hatta herkesten daha çok bu topraklarda hakkımız vardır dedi.

Köyleri bombalanan şehir hayatına zorlanan kendi ana dilini konuşamayan insan yerine konulmayan varlığı bile inkar edilmiş bir toplumu bir ırkı analiz etmek inanın o kadarda kolay değildir. Hiç unutmam babamın bir arsa meselesi vardı türkçeyi bilmediğinden dolayı kendi savunmasını yapamamış ve yüz dönüme yakın araziyi kaybedişine tanık oldum.

Yine hiç unutmam bizim köyde bir cinayet meydana gelmişti ben o zamanlar çocuk yaştaydım. Jandarama köye geldi kadınları joplarla dipçikleyerek üstü açık araçlara bindirerek dağa çıkardılar hadi kocalarınızı çağırında gelsiniler diye.

Cinayet işleyen tarafın erkekeleri firari olduklarından dolayı o kadınlara ki tek bir cümle dahi türkçe bilmiyorlardı önce dağa daha sonra buz gibi soğuk nezarethanelerde adeta birer insanlık suçu işlyen devlet zihniyetini savunmak asla kuran okuyan birine yaraşmaz.

Bir çocuğun türkçe bilmediğinden dolayı öğretmeninde şamar yemesi o çocuğun ruhunda açacağı yarayı yaşamayan asla bilemez. Ben onları rabbime şikayet ediyorum. Bir toplumun dini dili ırkı ne olursa olsun zülmü hak etmiş olamaz. Bugün canavar dediğimiz terörüst dediğimiz insanları bizlerin bu dayanılmaz inkar politikalarımız işkencelerimiz zulümlerimiz neticesiyle meydana getirdik.

Babam anlatıyordu oğulum diyordu. Köye jandarma geleceğini duyduğumuzda tüylerimiz diken diken olur hemen dağlara mağaralara gider saklanırdık taki onlar gidene kadar.

Şimdi birileri kalkıp tv lerde utanmadan arlanmadan terör terör diye bağırırsa birileride derki acaba kim kim terör kim törürist. Mevcut olan bir toplumun hayat düzenine kast etmek sanırım terör tanımının içerisnde yer alır. O halde mevcut olan hangi toplumun kimler tarafından gasp edildiğine bakmak lazım.

O biçare insanlar mı gidip başkalarının mevcut düzenini gasp ettiler yoksa birileri gidip terör estirerek onların düzenlerinimi gasp etti.........?

kamer34 10 Nisan 2011 01:33

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Bugün gazzeye afrika ülkelerine daha bir çok yere yiyiecek giyecek ilaç vs. Gemilerle Gönderenlerin samimiyetlerine zerreyi mızkal kadar inanmıyorum. Mademki sizler Allah’ın rızasına uygun hareket ediyorsunuz o halde burnunuzun dibindeki neden görmüyorsunuz. Doğuda güney doğuda hatta karadenizin bir çok beldelerinde insanların çocukları bir tek kıyafetle dolaşıyor bir çoğu aç susuz perişan.

İslamcı sözde muhafazakar kesim sözüm sizedir. Sizlerin gözleri yoksa körmdür yoksa kulaklarınız da bir ağırlık mı var. Mustafa insanoğlu cüppeli ahmet hocalar sizlerin bir zahmet şöyle lütf edip şöyle bir doğuya kadar uzanın bakalım. Hadi uzanmadınız neden kendi medyalarnızda bu ezilen halkların sesi olmuyorsunuz.

Hani müslüman mazlumun yanındaydı hani müslüman kendisi tok komuşusu aç yatmayanlardı. Sen komşunu aç yatır kendin son model jeeplerle bin villarlarda otur ondan sonra efendim gazzede inlar aç. Yüz kuruş topla beş kuruş gönder.
Allah kimlerin hilebaz kimlerin doğru olduklarını en iyi bilendir. Eyleme geçmeyn hiç bir iman iddiası islama uygun olmadı olmaycaktırda. Söylemleri ile eylemleri bir olmayanlar bu dünyada yalancı olduğu gibi Allahın katında yalancı olmaktan kurtulamaz.

Esma_Nur 16 Mayıs 2011 18:24

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
VE ASIL HÜNER KARDEŞİNİ FENA GÖRDÜĞÜ VAKİT ONU TERKETMEK DEĞİL BELKİ DAHA ZİYADE UHUVVETİNİ KUVVETLEŞTİRİP ISLAHINA ÇALIŞMAKTIR...
BEDİÜZZAMAN (h.z)

su damlası 17 Mayıs 2011 13:59

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Tevhid


Tevhid, en ehemmiyetli ve en halavetli ve en yüksel bir vazife-i kudsiye ve bir fariza-i fıtriye ve bir ibadet-i imaniyedir.

İnsan bir yolcudur. Sen burada misafirsin. Ve buradan da diğer bir yere gideceksin. Misafir olan kimse, beraberce getiremediği birşeye kalbini bağlamaz. Bu menzilden ayrıldığın gibi, bu şehirden de çıkacaksın. Ve keza, bu fani dünyadan da çıkacaksın. Öyle ise aziz olarak çıkmaya çalış.

suhtem 24 Kasım 2012 11:24

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
“İnsanın en büyük üstadı Annesidir..”

EyMeN&TaLhA 18 Mart 2014 10:23

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
"Hüsn-ü niyet öyle bir kimyadır ki; şişeleri elmasa çevirir; toprağı altun yapar.
Kastamonu Lahikası/27.Mektupdan


EyMeN&TaLhA 06 Nisan 2014 09:11

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
"Senin hak şükrünü nasıl eda edebiliriz?Sen öyle şükre layık bir meşkursun ki;bütün kainata serilmiş,bütün ihsanatın açık lisan-ı halleri ,şükür ve senanızı okuyorlar."

11.söz

EyMeN&TaLhA 06 Nisan 2014 09:12

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
İhlas ve rıza-yı İlahî yolunda zerre, yıldız gibi olur.
Vesilenin mahiyetine bakılmaz, neticesine bakılır.
Madem neticesi rıza-yı İlahîdir ve mayesi ihlastır; o küçük değildir, büyüktür.

Lemalar - 156

EyMeN&TaLhA 07 Nisan 2014 09:21

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
"anlaşılmaz bir kitab, muallimsiz olsa; manasız bir kâğıttan ibaret kalır."

Sözler - 122

EyMeN&TaLhA 08 Nisan 2014 08:50

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
"Sakın deme, "Benim namazım nerede, şu hakikat-i namaz nerede?" Zira, bir hurma çekirdeği, bir hurma ağacı gibi, kendi ağacını tavsif eder. Fark yalnız icmal ve tafsil ile olduğu gibi; senin ve benim gibi bir aminin -velev hissetmezse- namazı, büyük bir velinin namazı gibi şu nurdan bir hissesi var, şu hakikatten bir sırrı vardır. -velev şuurun taalluk etmezse-. Fakat derecata göre inkişaf ve tenevvürü ayrı ayrıdır. Nasıl bir hurma çekirdeğinden ta mükemmel bir hurma ağacına kadar, ne kadar meratip bulunur. Öyle de, namazın derecatında da daha fazla meratip bulunur. Fakat bütün o meratipte, o hakikat-i nuraniyenin esası bulunur."

EyMeN&TaLhA 09 Nisan 2014 15:20

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
"İnsan başıboş değil!Bir celal ve gayret sillesine her vakit maruzdur."

Bediüzzaman..

EyMeN&TaLhA 10 Nisan 2014 09:48

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
"Çocuğun,eli yetişemediği bir şeyi peder ve validesinden istediği gibi;abd de,acz ve fakriyle Rabbına iltica eder ve Halıkından ister."

Mesnevi-i Nuriye/Zeylü'l Hubab

EyMeN&TaLhA 12 Nisan 2014 09:11

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
"zeminin diriltilmesinde, üçyüz bin haşrin nümunelerini, birkaç gün zarfında yapan, gösteren Kudret-i Fâtıraya; elbette insanın haşri ona göre kolay gelir."

Sözler

EyMeN&TaLhA 22 Nisan 2014 09:15

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Ey nefis!

Bil ki, dünkü gün senin elinden çıktı; yarın ise, senin elinde senet yok ki, ona mâliksin.

Öyle ise, hakiki ömrünü bulunduğun gün bil.

Lâakal, günün bir saatini ihtiyat akçesi gibi, hakiki istikbâl için teşkil olunan bir sandukça-i uhreviye olan bir mescide veya bir seccâdeye at.

Sözler

Zeus 22 Nisan 2014 12:53

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Oldum olası bu adama karşı bir sempatim var. Toprağın bol olsun Saidê Kurdî

EyMeN&TaLhA 26 Nisan 2014 08:05

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
“Bir elmayı halk edecek (yaratacak), elbette dünyada bütün elmaları halk etmeye ve koca baharı icat etmeye muktedir (kudretli) olmak gerektir. Baharı icat etmeyen, bir elmayı icat edemez. Zira o elma, o tezgâhta dokunuyor. Bir elmayı icat eden, bir baharı icat edebilir. Bir elma bir ağacın, belki bir bahçenin, belki bir kâinatın misal-i musaggarıdır (küçük bir numunesidir). Hem sanat itibarıyla koca ağacın bütün tarih-i hayatını taşıyan elmanın çekirdeği itibarıyla öyle bir harika-i sanattır (sanat harikasıdır) ki, onu öylece icat eden, hiçbir şeyden aciz kalmaz.”


“Küre-i arz (dünya) mağazasından me’kûlât (yiyecek) ve meşrubat (içecek) ve libas (elbise) ve sair ihtiyaçlarınızı temin ediyorsunuz. Parasız aldığınız bu malları “İlâhî hazine”den almayıp birer birer esbaba (sebeplere) yaptıracak olursanız, acaba bir nar tanesini ne kadar zamanlarda elde edip ne kadar pahalı alacaksınız? Çünkü o nar, bütün eşyayla alâkadardır. Az bir zamanda, az bir kıymetle husule gelmesi imkân haricidir. Ve aynı zamanda, ondaki ziynet, intizam (düzen), sanat, rayiha (koku), tat ve koku gibi lâtif şeylerden anlaşılıyor ki, o nar tanesi öyle bir Sani’in masnûudur (sanat eseridir) ki, icadında külfet (zorluk) ve mübaşeret yoktur” (Bediüzzaman Said Nursî, Hubab Risalesi, Mesnevi-i Nuriye).

EyMeN&TaLhA 26 Nisan 2014 08:31

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
“Nasıl ki bir taburun askerleri istirâhat için dağılsa, sonra bir boru ile çağırılsa, kolay bir sûrette tabur bayrağı altında toplanmaları, yeniden bir tabur teşkîl etmekten çok kolay ve çok rahattır. Öyle de, bir bedende birbiriyle imtizâc (kaynaşma) ile, ünsiyet (alışkanlık) ve münâsebet peydâ eden (kazanan) zerrât-ı esâsiye (bedendeki temel zerreler) Hz. İsrâfîl Aleyhisselâm’ın sûru ile, Hâlık-ı zü’l-Celâl’in emrine: ‘Lebbeyk!’ (Baş üstüne!) demeleri ve toplanmaları, aklen birinci îcâddan (ilk yaratmadan) daha kolay, daha mümkündür.”

(Sözler, 29. Söz, 200)

EyMeN&TaLhA 21 Mayıs 2014 22:11

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
"Şu dünya uykusunda söylediğin güzel sözlerin ve çirkin sözlerin ;meyveler suretinde uyanık alemi olan alem_i ahirette yersin ve yemesini istib'ad etmemelisin.."31.söz

EyMeN&TaLhA 22 Mayıs 2014 14:03

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Gece vakti ise hem kışı, hem kabri, hem âlem-i berzahı ifham ile, ruh-u beşer rahmet-i Rahmâna ne derece muhtaç olduğunu insana hatırlatır. Ve gecede teheccüd ise, kabir gecesinde ve berzah karanlığında ne kadar lüzumlu bir ışık olduğunu bildirir, ikaz eder. Ve bütün bu inkılâbât içinde, Cenâb-ı Mün'im-i Hakikînin nihayetsiz nimetlerini ihtar ile, ne derece hamd ve senâya müstehak olduğunu ilân eder.

Sözler...

EyMeN&TaLhA 23 Mayıs 2014 13:12

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Arz'ın tefrişine sebeb yani vesile, insandır.
Bu misafirhanedeki ziyafet onun namına verildi.

Fakat istifade, insanlara mahsus ve münhasır değildir.

Öyle ise insanların ihtiyacından, istifadesinden fazla kalana abes denilemez....



İşarat-ül İ'caz

EyMeN&TaLhA 25 Mayıs 2014 17:17

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Aziz sıddık kardeşlerim!
"Leyle-i MİRAC ikinci bir Kadir gecesi hükmündedir"

Bediüzzaman(r.a)

EyMeN&TaLhA 26 Mayıs 2014 11:46

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Hayat, kudret-i Rabbâniye mu’cizâtının en nuranîsidir, en güzelidir.

Ve vahdâniyet burhanlarının en kuvvetlisi ve en parlağıdır.

Ve tecelliyât-ı Samedâniye âyinelerinin en câmii ve en berrakıdır.

Bediüzzaman

EyMeN&TaLhA 26 Mayıs 2014 11:47

Cevap: Bediüzzaman'dan Sözler
 
Zeminin yüzündeki acip san’atlara bak:

Anâsırlar ne derece hikmetle tavzif edilmişler.

Bir Kadîr-i Hakîmin emriyle zemin yüzündeki Rahmân misafirlerine nasıl güzel bakıyorlar, hizmetlerine koşuyorlar.

Bediüzzaman


SAAT: 06:10

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306