Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi Ben yaklaşık 6-7 yıldır takip ediyorum Adem Güneş'i.çocuklarımızla ilgili herhangi sorun olduğunda, ansiklopedi gibi kullanırım kitaplarını. Bu başlıkta dinlediğim Adem GÜNEŞ sözlerini,dipnot diye kaydettiğim bilgilerini ve çocuk eğitimi ile ilgili herşeyi paylaşmaya çalışacağız inşaallah.. İstifade edilmesi temennisiyle... selam ve dua ile. ''İnsan yaşamının en önemli dönemi çocukluk yıllarıdır. Zira çocukluk, “hislerin” oluştuğu dönemdir. Hisler, bir kişinin kişiliğini oluşturan en temel dürtü kaynağıdır. Mesela, çocukluk yıllarında kendisine “saygıdeğer” olarak davranılmamış, kimi zaman küçük düşürülmüş, kimi zaman aşağılanmış ve ihmale uğratılmış bir çocuğun içinde “değersizlik hissi” oluşur. Böylesi bir hissin oluştuğu kişi, yıllar da geçse, içindeki bu histen kurtulmayı kolay kolay başaramaz''... [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] Ebeveynlikte olgunluk ölçüsü, neyin doğru neyin yanlış olduğunu bildiği halde çocuğun yanlışını tebessümle karşılayabilmektir. |
Cevap: pedogog Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] Özellikle ilk yıllarında uğradığı hayal kırıklıkları ve zorlamalar ile insan ruhu acı çekmeye başlar. Bir çocuğun onurlu ve kişilikli olması isteniyorsa, benliğinin zarara uğratılmaması gerekir. Benliğin asli görevi, insanın onurlu ve kişilikli bir yaşam sürebilmesine rehberlik etmektir. Çocuk, benliğine saygı duyulmadığını algılarsa, benliği savunan mekanizmalar hareket geçer ve onurunu koruma mücadelesi başlatır. Çocuk her an benliğini korumak ihtiyacı hissediyorsa, bir süre sonra kendini korumayı süreklilik haline getirir ve duyarsızlaşır. Çocuk terbiyesi denilen şey, aslında benliğinin zarara uğratılmadan çocuğu hayata hazırlamaktır. Benlik üzerinde baskı oluşturularak davranış kazandırmaya çalışmak, çocuğun vicdanî karar mekanizmasını devre dışı bırakmak demektir. Birçok anne baba çocuğunun benliğini kendi kontrolüne alarak, kendisi çocuğunun vicdanı olmak ister. İnsan benliğine yönelen tehdit, kimden gelirse gelsin fark etmez, kişiliğe ve onura tesir eder. Benliği veya ego duygusu saldırıya uğrayan hiçbir insan düşünülemez ki, bu saldırılar karşısında sessiz kalabilsin; yeter ki o kişi, kişilik kaybına uğramamış olsun. Kendini savunan çocuk, onurlu ve izzetlidir; savunamayan çocuk ise izzet duyguları kırılmaya adaydır. Çocuğun benliği rahat bırakılır ve benliğinin ruhuna doğru yayılmasına izin verilirse, işte o çocuk, kişilikli ve karakterli olur. Anne baba çocuğun benliğine zarar verici davranışlarda bulunduğunda, çocuk duyarlılığını kaybeder. Benlik hem içten, hem de dıştan gelen baskılarla savaşarak onurlu kalma mücadelesi verir. Benliğini kendi iradesiyle yönetemeyen çocuk, yetişkin olduğunda, haz kaynaklarından gelen baskılara direnmekte zorluk çeker. İnsanı yaşama bağlayan, yaşam ile bütünleştiren bağ 'nefis'tir. Benlik, öyle güçlü olmalıdır ki, haz kontrolünü kendi elinde tutabilmelidir. Anne babaların zoraki baskıları benliğin zayıflamasına sebep olur. Kişiyi haz merkezli bir yaşama sürükler. Kişi birisinin hatırı için değil, doğru davranışı, davranışın doğruluğundan dolayı yerine getirmelidir. PEDEGOG DR.adem güneş |
Cevap: pedogog Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Bir eğiticinin başarısı, iletişim dilini doğru kullanabilme başarısı ile gözlemlenir. Yetişkin iletişiminde "ben dili" kullanımı tavsiye edilse de çocuk ile iletişimde "eylem dili" kullanılmalıdır.. Ben dili; kişinin bir durum karşısında kendisinin ne hissettiğini net bir şekilde ifade etmesidir. Örn; "Bu davranışın beni rahatsız etti." Eylem Dili; Kişiye odaklanmadan "eylem"e vurgu yaparak iletişim kurmak. "Bu davranışın beni rahatsız etti" yerine "Bu davranış doğru değil." "Ben Dili" ile iletişim kurulmuş çocuklar, ebeveynlerinlerine sürekli "kızdın mı, üzüldün mü, beni seviyor musun" sorusularını sorarlar "Ben Dili" ile iletişim kurulmuş çocuklar, "başkaları ne der" diye yaşamayı bir alışkanlık haline dönüştürmeye yatkındırlar. "Ben Dili" ile iletişim kurulmuş çocuklar kendi gibi olmak yerine, beklendiği gibi olmayı bir marifet zannederler. pedegog dr.ADEM GÜNEŞ |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Duygusal yakınlığı kaybeden çocuklarda görülen en belirgin davranış sapması, "hiperaktif yılışıklıktır." |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Çocuk kontrol edildikçe değil, rehberlik edildikçe yaşama hazırlanır... |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Çocukluk 4 dönemdir; 1) 0-4 yaş "Bağlanma" Dönemi 2) 4-6 yaş "Onarım" Dönemi 3) 6-14 yaş "Aidiyet" Dönemi 4) 14 ve sonrası "Uyum" Dönemi |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Bütün tahammülsüz davranışların kökeninde, çocukluk yıllarındaki "aşağılanmaların" trajik öykülerini bulabilirsiniz. |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Duyarlılığın yeniden kazanımı için üç temel gereksinim; 1- Duygusal Yakın 2- Özgür Bir Ortam 3- Koşulsuz Sevgi |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Çocuğu cezalandırılmak onu aşağılamaktır. Yetişkinlerin çocuğa yapacağı en büyük kötülük, onu, aşağılanmışlığa alıştırmaktır. |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri ''Mahremiyet Eğitimi çocuğa “utanç" duygusuyla çekingen hale getirmek değil, "değerlilik" hissiyle kendini yönetebilme becerisi kazandırmaktır... Mahremiyet Eğitimi; çocuğun duygularını denetleme eğitimi değil, ona kendi duygularını denetleyebilecek yeteneği kazandırma eğitimidir…'' |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Çocuklarda Duygusal Gelişim'in iki ana başlığı vardır; 1- Duyarlılığın Korunması 2- İradenin Gelişimi Çocuğun, yardımcıya değil, rehbere ihtiyacı vardır... Ve çocuk "yapabilmeyi öğrendikçe" iradesini geliştirir... Gücünü "hırstan" alan irade, patalojik güçlülük barındırır... İrade, gücünü "duyarlılıktan" alıyorsa duygusal gelişim devam eder... |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Hiperaktif Yılışıklık; İhtiyacı kadar sevgiyi alamayan çocuğun, vurup kaçması, dil çıkartıp kaçması, tükürüp kaçması gibi davranışlarıdır. |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Ayi terbiyecisi ile cocugun hhikayesni okumanizi tavsiye ederim |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Alıntı:
|
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Adem Güneş i bende takip ettim baya bir süre düzenli olarak, şuan sadece aklıma bişi takılırsa bakıyorum. Kitapları da mevcut evimizde. Çocuk dünyasına yaklaşımını beğeniyoruz ailecek. Paylaşımlarınız için teşekkürler |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Alıntı:
adem gunes in cocuklara bakis acisi cok etkiliyor beni.cocuklarin duygu dunyasina zarar vermeden egitme cabasi gercekten de cok degerli bi yontem .onceden batili tarzda egitilen modern cocuk egitimleri vardi.cocuga odul ve ceza yontemi uygulaniyordu.adem bey bu algiyi degistirdi.anadolu pedegojisiyle yeni bi egitim metodu kazandirdi bizlere.insaallah istifade eden anne baba ogretmen egitici cogalir.selametle;) |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri "Okuduğum hiçbir pedagoji kitabı, annemden öğrendiklerim kadar bana tesir etmedi." |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Çocuk davranışları 4 gözlem alanında analiz edilir; 1- Oyun 2- Yeme 3- Uyku 4- Hastalık Çocuk için oyun, bir ihtiyaçtır... Oyun ile çocuk bazen kişiliğini onarır... bazan acılarını bastırır.. bazen güncel yaşamda tamamlayamadığı işlerini tamamlar... Duygu dünyası zarara uğratılan çocukların damak tadı zayıfladığı için yemeye karşı isteksizlik gözlemlenmektedir Yemeğe karşı işteksiz çocuklar, doğal gıdalar ile artık damakları uyarılmadığı için, yoğun tat içeren sentetik gıdalara yönelmektedirler. Çocuğun uykuya dalışındaki rahatlığı, duygusal rahatlığın işaretidir... Uykuyu sevmemek, genellikle problem değil, yaşama sevinci olan çocuk davranışıdır... Hastalığı abartma ve hastalık halindeki çocuksu davranışlar, genellikle duygusal yoksunluğun işaretidir... |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Alıntı:
|
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Çocukluk yıllarında "yoğun" şiddet yaşamış kişiler, yetişkinlik yıllarında şiddet kullanmaktan tuhaf bir haz aldığı gözlenmektedir. Çocukluk yıllarında şiddet uygulanmış kişilerin yetişkinlik yıllarında yaşadığı temel sorun "Öfke Kontrol Bozukluğu" dur. Eğitimde ceza kalkmadıkça, toplumda şiddet kalkmaz. Ceza ile çocuk eğitmeyi normal kabul etmek, toplumsal şiddet ile yaşamayı göze almak demektir. ADEM GÜNEŞ |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri Sürekli mutluluk" isteği, mutsuzluğun en büyük sebebidir... PEDAGOG ADEM GÜNEŞ |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] Çocukla Kaliteli Zaman, "Anı Yaşayabilme Becerisi" ile Anı yaşayabilme becerisi, "Zamanı Genişletebilme" ile O da "Yavaşlamakla" mümkünüdür. |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] Her insan, minik bir çocuk bedeninin içine gizlenmiş bir sır taşır. Çocuğun ruhundaki gizemli sır, çocuğun olduğu gibi kabul edilmesiyle ortaya çıkacaktır. |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] Günümüz anne babaları çocuklarına hayret makamından şaşkın bir ruh ile "Sen kimsin?" diye bakmadıkları için çocukluk sırları ortaya çıkmıyor. Çocuk ne ise o olmasına izin verilmelidir. Çocuk olduğu gibi olabildikçe kişilik ve karakterini sergilemekten keyif alır, içi huzurla dolar. İlk yıllarda çocuk, anne babasının yanında en doğal haliyle ve 'olduğu' gibidir, 'istendiği' gibi değil... Çocuk bir kere içinde farklı, dışında farklı olmayı becerirse, onun kime, ne zaman, ne yapacağını kimse kestiremez! Çocuk kendi sırrını bırakıp, anne-babasının zorlaması ile arzu etmediği bir yöne doğru sürüklenmeye başlanmışsa, kişiliksizleşme süreci de başlamış demektir. Sevgi koşula bağlanmışsa, çocuk, anne baba sevgisini alabilmek için kendi dünyasını yaşamak yerine, onların istediği gibi olmak zorunda kalır. İnsan ruhu; kendisini ezene karşı bir eziklik, kendisini dışlayana karşı bir dışlama hisseder. Çocuk, duygu dünyasında hangi acıları yaşıyorsa, bir süre sonra ya anne-babasına ya da kendi çocuklarına aynı acıları yaşatır. adem güneş |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] Çocuk Terbiyesi Nedir? Anneler çoğu zaman farkında olmadan "çocuk terbiyesi" yerine "çocuk eğitimi" kelimesini kullanmaktadır. Peki, çocuk eğitimi ile çocuk terbiyesi arasında ne fark var? Çocuk eğitiminde, genellikle ahlakî kural ve değerler ön planda değildir. Hâlbuki çocuk terbiyesinde, çocuğu eğitmek için kullanılan yol ve yöntemlerde, sosyal kabul görmüş değerlerden, ahlak, din, kültür gibi değerlerden referans alınır. Eğitim, belli bir konuda bilgi, beceri ve tecrübe kazandırmaya denilir. Yani "iyi eğitilmiş çocuk" demekle, belli bir konuda, bilgi, beceri ve tecrübe kazandırılmış çocuk kastedilmektedir. Örneğin okulda başarı, derste başarı, kursta başarı... İyi eğitim almak, iyi terbiye olmak demek değildir. Birçok aile, normlara kaynak olarak kendi dini değerlerini veya mahalli kültürlerini esas almaktadır. Çocuklarıyla çatışma yaşamak istemeyen bir ailenin normları, dünyanın her yerinde değişmeyecek karakterde olmalı. Normal denilen şey, din, ahlak, evrensel kabul görmüş değerler içinde yerini alır. Çocuğun öğrenmeye çalıştığı konuyla, ailenin öğretmeye çalıştığı konu çelişirse aile kendi normlarını aktarırken sorunlar yaşar. Çocuk başka bir grubun içinde kendini daha iyi ifade edebiliyorsa yavaş yavaş o grubun "norm"larını kabul edecektir. |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] 7-14 yaş grubundaki çocuklardan ahlâkî olgunluğu beklemek, erken bir beklentidir. Çocuk, henüz 7 yaşında ahlâkî eğitim sürecine yeni yeni girmiştir. Bu sürecin hemen tamamlanıp çocuğun bütün ahlak kurallarını uygulaması beklenemez. Ahlak egitimi bir süreç gerektirir. Çünkü ahlak eğitiminde vicdani kabul oldukça önemlidir. Akıl olarak ahlak kurallarını kabul etmek bir şey ifade etmez, bu kuralların çocuğun ruhuyla bütünleşmesi ve yaşamın bir parçası haline gelebilmesi için zamana ihtiyaç vardır... Ahlâk eğitiminin içselleştirebilmesi için çocuğa süre tanınmalı, hatalar yapmasına fırsat verebilecek olgunluğa sahip olunmalıdır. Bir hata ile her şey bitmiş olamaz; ama bir hata karşısında aşırı güç kullanmak birçok şeyi bitirebilir. |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] Benliğini zorunlu bir itaat ile anne babasına kaptırmış olan çocuk, bir süre sonra yaşama olan güvenini kaybeder. Zoraki kişilik oluşumları esnasında duygu dünyasını kaybetmiş kişiler, çok hırslıdırlar; yenilgilere öfke ile tepki verirler. Kişi ancak benliğini koruyabildikçe onurlu yaşar. Anadolu Pedagojisi'nin hedefi; kişilikli, onurlu, dik duran, ama diklenmeyen bireyler yetiştirmektir. Gerçek benliğini yaşayan(kendi gibi olabilen) çocuk etken çocuktur. Etken ruha sahip bir çocuk, annenin 'anne gibi anne,' babanın da 'baba gibi baba' olduğu bir evde, kişilikli ve karakterli olur. Bir çocuk etken olurken, aynı zamanda duyarsız da olabilir. Anadolu Pedagojisi'nde, asıl önemli olan 'duyarlı etken' kişiliktir. Duyarlı etken kişiliğin zirve noktası, Peygamber Efendimizdir(a.s.m). Anne babaların, anne-baba olma hislerini gerçek anlamda yaşayacakları çocuk ruhu, etken ve duyarlı çocuktur. Etken duyarlı çocuk, her ne kadar güçlü-kuvvetli ruha sahip olsa da, isyankâr ve yıkıcı değildir. Anne babasına itaati, bilinçli bir tercihtir. |
Cevap: Adem Güneş'in çocuk eğitimi ile ilgili sözleri [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] İç kılavuzunu sükûnet içinde kullanabilen çocuk, bir süre sonra anne babasını 'dış kılavuz' olarak kabul eder ve yaşamın kurallarını onlardan öğrenmekten büyük keyif alır. Çocuk yardım almaya yöneldiğinde, 'ezici' ve 'incitici' bir tutumla karşılaşırsa, kendisini ezen kişinin rehberliğini artık istemeyecek ve tepki gösterecektir. Çocuğa teklif edilen yardım, minnet duygusu oluşturulmadan sunulmalıdır. Minnet öyle bir duygudur ki, kim kimin minneti altında kalmışsa, ona karşı kendini ezik, mecbur ve çaresiz hisseder. Çocuğun anne babasına karşı gerçek muhabbeti ve itaati, ancak onlara güven duyabilmesiyle mümkündür. Kişiliksizleşen çocuk, sadece minnet duygusu ile değil, aynı zamanda baskı ve zorlamalarla da kendisini anne babasına itaate mecbur hisseder. Çocuk kendisini ezen ebeveynine karşı, benlik savunması içine girebilir. Yapacağı şeyler karşısında hep engellemeler, kırıcılıklar ve baskılar ile karşılaşan çocuk, yaşama sevincini kaybeder. Edilgen hale getirilmiş ve itaate mecbur bırakılmış bir çocuğun kendini mutlu hissettiği anlar, ancak anne babasının istediği gibi davrandığı anlar kadardır. Anne-babası tarafından ruhu teslim alınan bir çocuk, yaptığı her işte onların onayını almazsa, başarı elde edemeyeceğini düşünür. Bir yetişkinin çocuğun masum duygularını kendi amaçları doğrultusunda kullanmasına, çocuk suistimali denir. Anne-babanın, Allah'ın güç ve kuvvetini, çocuğu kendine itaat ettirebilmek için kullanması, çocuk suistimalidir. |
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi Ebeveynler coğu defa baski ve zorlama ile cocuklarina davranis ögretmeye calisirken onlarin duyarliliklarini ve iradelerini kirdiklarini fark edemiyorlar.... Adem gunes Dogal ebeveynlik kitabindan... |
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi Eğitimde ceza kalkmadıkça, toplumda şiddet kalkmaz... Ceza ile çocuk eğitmeyi normal kabul etmek, toplumsal şiddet ile yaşamayı göze almak demektir. |
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] Çocuk iki şeyden hoşlanmaz: Birincisi, çocuk sorgulanıp ikna edilmekten hoşlanmaz. Sürekli ikna etmeye çalışmak, çocuğun kişiliğini hiçe saymaktır. Çocuk bir şeye zorlandığını fark ederse cümleleri duymaz. Zorlanmak insan karakterinin zıttıdır. Eğer içsel bir hazırlık sürecinden geçemeden çocuğa bir şeyler yaptırılıyorsa o davranış kalıcı olmaz. İkincisi, çocuk kendisine sabredilmesinden hoşlanmaz.. Çocuk sabrettiğini nefesi, sesi ve gözleriyle hissettiren anne babadan kaygı duyar ve korkar. Sürekli çocuğu ikna etmeye çalışan ve karşısında sabreden anne baba, çocuğu ezer ve kişilik inşasının durmasına sebep olur. |
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] Bir çocuğun en büyük kazancı kendi gibi olabilecek güce erişmiş olmasıdır. Günümüz anne babalarına "Kendi gibi olan değil, beklendiği gibi olan çocuk daha iyi çocuktur." telkininde bulunulsa da ebeveynin asıl başarısı çocuğun fıtratını bozmadan, var olduğu hali ile yetişkinliğe taşıma becerisidir. Bugün çocuklarda karşılaşılan neredeyse bütün problemlerin temelinde çocuğun kendi gibi olmasına izin verilmemesi yatmaktadır. Çocuktan yetişkin olgunluğu beklemek çocuğa yapılacak en büyük haksızlıktır. Çocuk, çocuk olabildiği kadar kişilikli bir insan olabilir. |
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] Eğitimle sadece çocuğun zihnine hitap edilmez. Eğitim ruhtan ruha, duygudan duyguya geçiş yapılan bir sanattır. Eğitimin en önemli özelliği zihinsel öğrenmeyi değil ruhsal öğrenmeyi (edinme) sağlamasıdır. Hızlandırılan bir eğitim edinmeyi sağlayamaz. Eğitim çocuğun biyolojik ritmine uygun hızda olmalıdır. Çocuğun yetiştirebildiğine razı olursanız psikolojisini bozmazsınız. Ve ancak çocuğun yapabildiğine razı olursanız çocuk eğitimde başarılı olur. |
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] İnsanın en doğal yeteneği “DUYABİLME YETENEĞİ”dir. Duymak kulak ile oluşan mekanik bir işlev değil, kalbin bir ince sızı gibi olayları ve durumları derince hissedebilmesidir. İnsan duyabildiği kadar insandır. Bir ebeveynin çocuğuna bırakabileceği en önemli miras duyabilen bir kalptir. Çocuklarında davranışa odaklanmış anne babalar, “baskı, zorlama,ceza,mükafatlar” ile çocuklarına davranış kazandırmaya çalışırken aslında yaşattığı acı hatıralar nedeni ile onların duyabilen kalplerinin duyarsızlaşmasına neden oluyorlar. Bugün insanın en büyük problemi şiddettir ve şiddet, duymayan insanın özelliğidir. Duyabilen bir insan başkasına zarar verebilir mi? Ruhunun derinliklerinde insanı hissedebilen, ona empati kurabilen kişi bir insanın canını yakabilir mi? |
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi Alıntı:
|
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi Çocuklar çoğu defa çok bilen yetişkinlerden hoşlanmazlar. Ancak kendileri gibi bazen bilen, bazen yanılan doğal yetişkinlerden daha çok şey öğrenirler. Mükemmel bir görüntü çizen yetişkin, çocuğun ruh dünyasında büyük baskı oluşturur. Birçok çocuk, anne- babasının sergilediği mükemmeliyetçi tavrı yakalayamayacağından dolayı kendisini bırakmıştır. |
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi Çocuk AİDİYET ihtiyacını karşılamak için duygusal paylaşımlarda bulunduğu kişinin davranışlarını edinir. Evde daralan ve kendisini dışarıya atmaya çalışan çocuklar, ailesiyle AİDİYET oluşturamamış çocuklardır. AİDİYET çocuk için bir ihtiyaçtır; nereye kendini ait hissederse oradaki davranışları kopyalar. Evi şenlendirmek anne babanın görevidir. Ev ne kadar şenlikli ise çocuk o kadar oraya AİDİYET hisseder. |
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi Çocukla temas halinde olun. İletişimde 3 temas noktası: 1) Ten ile temas- Tenine sıcacık dokunun 2) Göz ile temas- Gözlerinin içine sıcacık bakın 3) Ses ile temas- Sıcak bir ses tonuyla, yavaş yavaş konuşun. Çocuk kendisine temas eden yetişkinlerle bağ kurabilir. Çocukla ne kadar bağ kurabilirseniz onun hayatında o kadar tesirli olursunuz.. |
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi Bir eğiticinin başarısı, öğrencisinde uyandırdığı merak kadardır… |
Cevap: Medineweb ''Adem Güneş'ten çocuk terbiyesi ile ilgili sözler'' arşivi Çocuklarda hırs, başarıyı artırsa da, kişilik gelişiminin önündeki büyük engeldir… |
SAAT: 22:17 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.