![]() |
Rivayet tefsiri: Rivayet tefsiri, kuranı kerimi yine kuranı kerim ile, hadisi şerifler ve sahabelerden gelen diğer rivayetler ile tefsir etmeye denir. Dirayet tefsiri: Dirayet tefsiri demek, kuranı kerimi sadece aklı kullanarak yapılan bir tefsir etme şeklidir. Bu şekilde yapılan tefsirlerin güvenilirliği pek fazla değildir. Daha çok tercih edilen rivayet şeklinde yapılan tefsirlerdir. |
Toplam 1 Eklenti bulunuyor. c*. |
Toplam 1 Eklenti bulunuyor. HADİS TARİHİ 3. ASIR |
İSTİSHAB Fıkıh usulü terimi olarak istishâb, daha önce varlığı bilinen bir durumun aksine delil bulunmadıkça varlığını koruduğuna hükmetme yöntemidir. İSTİHSAN Sözlükte "güzel saymak, bir şeyi güzel görmek" anlamlarına gelen istihsân, fıkıh usulünde, müçtehidin daha kuvvetli gördüğü bir delil veya bir husustan dolayı, bir meselede benzerlerine verdiği hükümden vazgeçip başka bir hüküm vermesidir. |
Toplam 1 Eklenti bulunuyor. ewet000 |
TULEKA Tûleka'nın sözlük anlamı salıverilmiş, özgür bırakılmış demektir. Dini terim anlamı ise; Mekke'nin fetih edilişinden sonra müslüman olmuş Kureyş'liler için söylenen bir kelimedir. |
Selefiyye mezhebi prensipleri: 1- Takdis: Cenab-ı Allah'ı şanına uygun düşmeyen şeylerden tenzih etmek. 2- Tasdik: Kur'an-ı Kerim ve hadislerde Allah'ın isim ve sıfatları hakkında nasıl bir ifade kullanılmış ve ne söylenmişse, onları olduğu gibi kabul etmek; yani, Allah'ı bizzat kendisinin ve peygamberinin tanıttığı gibi bilip tasdik etmek. 3- Aczini itiraf etmek: Bilhassa nass'ta geçen müteşabih ifadeler konusunda tevil ve yorum yapmadan, bu konuda aczini kabul etmek. 4- Sükût (susmak): Yine nass'ta geçen müteşabih ifadeleri anlamayanların, bunlar hakkında soru sormayıp susmaları. 5- İmsak (uzak tutma): Müteşabih ifadeler üzerinde yorum ve te'vilden kendini alıkoymak. 6- Keff: Müteşabih olan hususlarla zihnen bile meşgul olmamak. 7- Ma'rifet ehlini teslim: Müteşabihe giren konuları bilmesi mümkün olan Hz. Peygamber, Sahabe, evliya ve mütehassıs âlimlerin söylediklerini kabul ve tasdik etmek |
İslam’a ilk defa SAHABE DEVRİNDE girmeye başlayan İSRAİLİYAT , TABİİN DÖNEMİNDE Ehl-i Kitapan çok sayıda kimsenin Müslüman olmasıyla geniş boyutlara ulaşmıştır. İSRAİLİYAT: Kelime olarak İsrail oğullarına nisbet edilen rivayetler manasınadır. İslâmî terimler içinde, umumiyetle Yahudi kültüründen islamiyete geçen, daha doğrusu İslâmî rivayetler arasına karışan çoğu Tevrat'tan nakledilmiş şeylere denir. |
*Hibru’l-Umme(Ümmetin bilgini) olarak unvan kazanan ,Kur’anın Hz .Peygamberden en yetkili müfessiri, yani Tercümanül-Kur’an olarak anılan kişi Abdullah bin Abbas’tır. |
Yakîni bilginin dereceleri Yakîni bilginin de, zihninde oluşturduğu anlam ve kesinlik bakımından üç derecesi vardır: a) İlm’l-yakîn: Akli olarak bilgisine sahip olduğumuz bir şeyin zihnimizde oluşturduğu kesinlik, bu türden bir bilgidir. b) Ayne’l-yakîn: Hakkında bilgi sahibi olduğumuz herhangi bir eşyanın, duyu organlarımızla algılanması, tecrübe sahamıza girmesidir. c) Hakka’l-yakîn: Aklen hakkında bilgi sahibi olup onayladığımız ve tecrübe alanımıza dahil ettiğimiz bir şeyi, bizzat kendimize mal ederek işin hakikatine ermektir. yakîni bilginin temel özelliği şüpheden arınmış olmasıdır |
SAAT: 19:47 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2025 DragonByte Technologies Ltd.