Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Serbest Kürsü (https://www.forum.medineweb.net/658-serbest-kursu)
-   -   Bir Sorum Var (https://www.forum.medineweb.net/serbest-kursu/35159-bir-sorum-var.html)

ÂlâLeyl 18Haziran 2019 22:23

Hadisler konusunda bu bana ders olsun bir daha çok dikkatli araştırma yapmadan paylaşmayacağım. Hem kırpılmış hadis hem de değiştirilmiş; ben de onu kaynak olarak aldım!



Yanıtlarınız, düşüncelerimin bazılarına altyapı oluştururken bazılarının altyapısını da üst yapısını yıktı. Teşekkür ederim FECR. Bu konudaki yaklaşımım biraz daha hassasiyet kazandı.

ÂlâLeyl 29 Mart 2020 16:32

Sad 33. Ayetteki fetafika ne demek?

FECR 30 Mart 2020 13:18

Alıntı:

ÂlâLeyl Üyemizden Alıntı (Mesaj 430781)
Sad 33. Ayetteki fetafika ne demek?

FETAFİKA kelimesi iki farklı kelimeden oluşuyor. FE+ TAFİKA
FE , atıf harfidir. İki cümleyi birbirine bağlar, hemen ardından, akabinde , bunun üzerine gibi anlamları cümleye katar.
TAFİKA ise gramerdeki EF'ALİ ŞURU yani başlama fiillerinden biri olup, " Bir şeyi yapmaya başlamak, çalışmak" anlamlarına gelir.


رُدُّوهَا عَلَيَّۜ فَطَفِقَ مَسْحاً بِالسُّوقِ وَالْاَعْنَاقِ
«Onları bana geri getirin» (dedi) . Sonra da (onların) bacaklarını ve boyunlarını okşamaya başladı.

ÂlâLeyl 30 Mart 2020 16:16

Sad 10. Ayette esbab kelimesi geçiyor. Bu kelime bizdeki sebep kelimesine karşılık geliyor değil mi?

Gerekçe/neden/sebep? Kimileri araç olarak çevirmiş. Gerekçe mi demek araç mı? Yoksa her ikisi de mi?

Bu arada teşekkürler FECR.

FECR 30 Mart 2020 18:52

SAD 10.ayete bakalım:
اَمْ لَهُمْ مُلْكُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَمَا بَيْنَهُمَا۠ فَلْيَرْتَقُوا فِي الْاَسْبَابِ
ESBAB kelimesi SEBEB kelimesinin çoğulu olup "SEBEB" kelimesi şu anlamlara gelir:
sebep , neden , gerekçe , bahane , vesile , çare , neden , bilmek , duymak , yol , ip , başka şeye ulaştıran herşey , akrabalık , sevgi , başka şeye ulaştıran her şey, vasıta"
Bu ayete meal verenler bu ayetteki esbab kelimesine şu anlamları vermişler:
1-Sebepler : Abdullah Ahmet Akgül - Abdullah Parlayan-Ahmet Varol- Ali Bulaç -Bahattin Sağlam- Diyanet - Hasan Basri Çantay-Hayrat Neşriyat- Süleyman Ateş-Şaban Piriş- Ümit Şimşek -Yaşar Nuri Öztürk-
2-Vasıtalar / araçlar: Cemal külünkoğlu-İlyas Yorulmaz-Kadri Çelik -Mahmut Kısa - Muhammed Esed- Mustafa İslamoğlu
3- Yollar : Diyanet vakfı
4-İmkanlar: Elmalı Hamdi Yazır
5- Bütün Yollar-İhsan Eliaçık

"Yoksa göklerin, yerin ve bu ikisi arasında bulunanların mülkü onların mı? Öyleyse, sebepler içinde (bir imkan ve güç bularak göğe) yükselsinler."(Ali Bulaç Meali)

Burada ne kast edildiği konusunda en az 2 ayet ve 2 ayet sonrasına bakmak lazım.

8- «Kur'ân aramızdan ona mı indirilmiş?» dediler. Doğrusu onlar benim Kur'ân'ımdan bir kuşku içindeler. Ve doğrusu onlar henüz azabımı tatmadılar.
9-Yoksa, güçlü ve çok ihsan sahibi olan Rabbinin rahmet hazineleri onların yanında mıdır?
10- "Yoksa göklerin, yerin ve bu ikisi arasında bulunanların mülkü onların mı? Öyleyse, sebepler içinde (bir imkan ve güç bularak göğe) yükselsinler."
11-Onlar, çeşitli guruplardan oluşmuş bir ordudur; işte şurada bozguna uğratılacaklardır
12-Onlardan önce Nuh kavmi, Ad kavmi ve o kazıkların (büyük yapıtların) sahibi Firavun da peygamberleri yalanladılar.

Bu ayetlere baktığımızda ; Allah'ın risalet görevini Peygamberimize vermesine karşı itirazları ele alınıyor. Risaleti Allah dileyen kuluna değil, dilediği kuluna verir. İnsanın insiyatifi yoktur. Allah , müşriklere meydan okuyor ve haydi bütün imkanlarınızı , ordularınızı , her türlü araçlarınızı , her türlü yola tevessül ederek göğe / Rabbe ulaşmaya çalışsınlar bakalım, ulaşabilecek misiniz ? diye meydan okuyor

ÂlâLeyl 30 Mart 2020 19:51

Felyerteku kelimesini biraz açar mısın. Yükselmek? İrtifa manasında bir yükselmemidir yoksa izzet itibar manasinda mı? Yoksa her ikisi de mi? Başka manaları var mı?

FECR 30 Mart 2020 20:15

Alıntı:

ÂlâLeyl Üyemizden Alıntı (Mesaj 430797)
Felyerteku kelimesini biraz açar mısın. Yükselmek? İrtifa manasında bir yükselmemidir yoksa izzet itibar manasinda mı? Yoksa her ikisi de mi? Başka manaları var mı?

FELYERTEKU terkibinde FE +LAM +İRTEKA +VAV kelimeleri var. FE harfi fasiha harfidir yani kendinden önceki cümleye ithafen "bu yüzden , bu sebeple" gibi anlamları katar. LAM harfi ise LAMUL EMİR olup muzari fiilin sonunu cezm eder. YERTEKA يرتقي muzari fiildir. Sondaki "vav" ise "vavul cemea yani çoğul vavı olur.
FELTERTEKUU anlam olarak:" Bu yüzden onlar yükselsinler " anlamında bir cümledir.

إِرْتَقَي : "Erişmek , yukarı çıkmak , ilerlemek , terfi etmek , terakki etmek , yükselmek" gibi anlamlara gelir.

ÂlâLeyl 30 Mart 2020 21:25

SubhanAllah!

Teşekkürler FECR.

"Sebeplerle yükselmek" ne müthiş bir söz!

Sad sûresinin sonunda da İblis kendisini ateşten yaratılışı sebebiyle yüceltiyor. Felyertekû fil esbab. Sebebiyle yükselmeye çalışıyor. Ya biz insanlar kendimizi nasıl yüceltiyoruz? Ben daha zenginim. Ben daha güçlüyüm. Ben daha çok mal mülk evlat sahibiyim. Ben daha çok biliyorum. Ben daha iyi üniversiteden mezunum. Ben daha akıllıyım. Ben daha hızlıyım. Ben daha donanımlıyım. Ben daha güzelim. Çünkü ben daha iyi savaşırım. Çünkü bizim silahlarımız daha çok, daha etkili. (Demokrasi) Ben daha hayırlıyım beni seçin. Beni seçin çünkü ben şöyleyim ... Beni seçin çünkü ben ondan daha hayırlıyım ...

İblis: "Ben daha hayırlıyım çünkü beni..."

ÂlâLeyl 31 Mart 2020 14:05

Sad 46. ayetin manası nedir?
Zikraddarı halislere muhlis kıldık mı?
Onları zikraddara halis, muhlisler kıldık mı?

Bu ayeti açarmısınız lütfen?

FECR 31 Mart 2020 16:20

Alıntı:

ÂlâLeyl Üyemizden Alıntı (Mesaj 430808)
Sad 46. ayetin manası nedir?
Zikraddarı halislere muhlis kıldık mı?
Onları zikraddara halis, muhlisler kıldık mı?

Bu ayeti açarmısınız lütfen?



إِنَّآ أَخْلَصْنَٰهُم بِخَالِصَةٍ ذِكْرَى ٱلدَّارِ

إِنَّا = Şüphesiz ki / elbette biz

أَخْلَصْنَاهُمْ = Biz onları ihlaslı kıldık

بِخَالِصَةٍ = Samimiyetle , ihlasla

ذِكْرَى = Düşünce,hatırlatma, nasihat, öğüt, nasihat

الدَّارِ = Ahiret yurdu

"Biz onları özellikle ahiret yurdunu düşünen ihlâslı kimseler kıldık."

Bu ayet ile Mevdudi'nin Tef'himul Kurandaki açıklaması güzel:

"Onların başarılı olmaları, kalblerinde dünyaya meyletmekten eser olmayıp, tüm çabalarının ahirete yönelik olması dolayısıyladır. Onlar, ahireti hem kendileri hatırlarlar hem de başkalarına hatırlatırlardı. Allah bu yüzden mertebelerini yükseltmiş ve onlara dünyaya meyleden kimselerin ulaşmalarının mümkün olmadığı mekanlar vermiştir.

Buradaki diğer bir incelik ise, Allah Teâlâ'nın ahiret için "ed-Dar" tabirini kullanmış olmasıdır. Bu ifadeyle dünyanın insanoğlu için geçici olduğu, insanın sonunda buradan göçeceği ve fakat asıl yurdun ahiret olduğu anlatılmak isteniyor. Ancak ahiret yurdunu kurmak için çaba harcayanlar basiret sahibidirler. Allah katında makbul kullar bu kimselerdir. Geçici yurdu (dünyayı) güzelleştirmek için çırpınırken, ahiret yurdunu unutan kimseler, sadece akılsızlık etmiş olurlar. Allah ise bu tür insanları sevmez."


SAAT: 22:05

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306