Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Tefsir Çalışmaları (https://www.forum.medineweb.net/199-tefsir-calismalari)
-   -   BİR AYET BİR YORUM (https://www.forum.medineweb.net/tefsir-calismalari/14645-bir-ayet-bir-yorum.html)

Yitiksevda 17 Mayıs 2009 16:45

re: BİR AYET BİR YORUM
 
173- İnanıp iyi işler yapanlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek ve
onlara lütfunu daha da artıracaktır. Kulluk etmekten çekinenleri
ve büyüklük taslayanları ise, acı bir azapla azaplandıracaktır. Onlar
kendileri için Allah'tan başka ne bir dost, ne de bir yardımcı
bulacaklardır.

İnanıp iyi işler yapanlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek
Yani, onları cennetine götürecek ifadesini belirtmek için kullanılmıştır.

Ve Onlara lütfunu dahada artıracaktır
Salih amel işliyip ona hakkıyla kulluk yapanları lütfuyla dogru bir yola ileteceğine işaret etmektedir. Başka bir surede şöyle buyurmaktadır.Kim Allah'a sımsıkı tutunursa şüphesiz o dosdogru olan yola iletilmiştir. (Ali Imran 101)


Kulluk etmekten çekinenleri ve büyüklük taslayanları ise, acı bir azapla azaplandıracaktır
Allaha ibadetten çekinenlerin Allah'ın huzurunda toplanacaklarını o büyüklük taslayanlara acı bir azapla cezalandıracağını haber vermektedir.

Onlar kendileri için Allah'tan başka ne bir dost ne de bir yardımcı bulurlar.

Bu ifade surenin önceki ayetleri ile bağlantılı olarak Allah'ın Bir tek İlah olduğuna ve ileri sürülen iddialara bir karşılık olarak dost ve yardımcı olarak(edindikleri!! ) kim kimleri kendine putlaştırmış ise yardım bekledikleri başka herhangi bir şeyin onlara yardım edemiyeceğine dair onlara olumsuzlama amacına yöneliktir.
Çünkü en hayırlı yardımcı ve en iyi yol gösterici Allahtır
Bizlerde her an Allah'ın rahmetine muhtacız böyle bilmeli büyüklük taslamadan ona göre yaşayabilmeliyiz........

FECR 18 Mayıs 2009 18:37

re: BİR AYET BİR YORUM
 
Bu ayetten önceki iki ayeti de okursak,bu ayet daha iyi anlaşılır herhalde:
Allah'ın nimetine nankörlükle karşılık veren ve sonunda kavimlerini helâk yurduna sürükleyenleri görmedin mi?Onlar cehenneme girecekler. O ne kötü karargâhtır!14/İbrahim-28-29
Bu ayetlerde karşımıza olumsuz bir insan tiplemesi çıkıyor.Bu kişinin özellikleri (bu ayetlerde anlatılan) şunlar:
-Allahın nimetini küfürle değişenler,yani vahye kulak asmayıp onu engellemek için var gücüyle çalışan liderler,hükümdarlar,güç odakları,derin devletler,kanaat önderleri kimseler.Bu kimselerin vahye karşı inatları yüzünden hem kendileri helake uğruyorlar,hem de tabiiyeti altındaki insanları helake sürüklüyorlar.Onların dünyada yaptıklarından dolayı hem kendileri cehenneme girecekler,hem de onlar uyanlar cehenmeme gireceklerdir.
30.Ayet böyle kimselerin cehenneme girmelerinin en önemli sebebini ortaya koyuyor.
-Bu tür kimselerin amacı insanları Allah yolundan saptırmak
-Ayrıca hayatlarında/hükümlerinde/düşüncelerinde Allah'a endad-eşler kılmışlardır.
Allah kendisine şirk koşulmaması halinde insanlara merhamet kanadını gererken,şirki affetmeyeceğini ve şirkin en büyük zulüm olduğunu başka ayetlerde belirtiyor.
İnsanlar şirke karşı uyanık olmalı,şirke düşmekten Allah'a sığınmalıdır her zaman.
Allah Rasulu s.a.v şirki tanımlarken söyle buyurmuştur:
"Şirk;Karanlık bir gecede siyah bir üstünde siyah bir karıncanın gezmesi gibidir." Bu yüzden Allah Rasulu dualarında şu duayı sık yapardı:
"Ey Rabbım! Bile bile şirk koşmaktan sana sığınırım,bilmediklerimden de senden af dilerim"
Tari boyunca Tevhid ve Şirk devamlı karşı karşıyadır,Allah rablığında,ilahlığında,otoritede ortaklığı kabul etmez,ortak bulmaya çalışanların şirk içerisinde olduğunu açıklar.
Bu ayette Peygambere ve Müminlere hitaben;şirk koşanlara şöyle söylenmesini istiyor:
Siz istediğiniz gibi yaşayın,biz sizden beriyiz,uzağız,sizin varacak noktanız bellidir,o nokta da cehennem ateşidir.

Yitiksevda 19 Mayıs 2009 17:21

Re: Bir ayet bir yorum
 
وَقَضَىٰ رَبُّكَ أَلَّا تَعْبُدُوا إِلَّا إِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ إِحْسَانًا ۚ إِمَّا يَبْلُغَنَّ عِنْدَكَ الْكِبَرَ أَحَدُهُمَا أَوْ كِلَاهُمَا فَلَا تَقُلْ لَهُمَا أُفٍّ وَلَا تَنْهَرْهُمَا وَقُلْ لَهُمَا قَوْلًا كَرِيمًا


1. ve kada : ve yerine getirdi, takdir etti, hükmetti, bildirdi
2. rabbuke : Rabbin
3. ella : olmamak
4. ta'budu : ibadet etmek, kulluk etmek
5. illa : ancak, başka
6. iyyahu : yalnız, sadece o
7. ve bil valideyni : ve anne babaya
8. ihsanen : ihsanla davranma
9. imma : eğer, şayet, fakat, olursa
10. yebluganne : ulaşır, erişir
11. indeke : senin yanında
12. el kibere : yaşlılık
13. ehaduhuma : ikisinden birisi
14. ev kilahuma : veya her ikisi
15. fe : o zaman
16. la tekul : söyleme
17. lehuma : onlara (ikisine), o ikisine
18. uffin : öf, aman (sıkıntı ifade etmek)
19. ve la tenher-humâ : ve ikisini azarlama, bağırma, kaba davranma
20. ve kul : ve de
21. lehuma : onlara (ikisine), o ikisine
22. kavlen : söz
23. kerimen : güzel, hoş, kerim

Yitiksevda 19 Mayıs 2009 17:24

Re: Bir ayet bir yorum
 
رَبُّكُمْ أَعْلَمُ بِمَا فِي نُفُوسِكُمْ ۚ إِنْ تَكُونُوا صَالِحِينَ فَإِنَّهُ كَانَ لِلْأَوَّابِينَ غَفُورًا

1. rabbukum : sizin Rabbiniz
2. a'lemu : en iyi bilir, daha iyi bilir
3. bi ma : o şeyi
4. fi nufusikum : nefslerinizde olanı (niyetinizi)
5. in tekunu : eğer olursanız
6. salihine : salihler
7. fe : o zaman, böylece
8. innehu : muhakkak o
9. kane : oldu
10. li el evvabine
(evvab)
(evvabin) : evvab olanlar için, (ona) yönelip tövbe ederek ulaşanlar için,
çok tövbe edenler için
: (çok tövbe eden)
: (çok tövbe edenler)
11. gafuren : mağfiret edici, bağışlayıcı

FECR 19 Mayıs 2009 18:09

re: BİR AYET BİR YORUM
 
Allah bu ayette bir hüküm bildiriyor ki bu sadece inanlara değil tüm insanlar içindir.
Ayette kada yani hükmetti diyor.Bildiğimiz Kadı kelimesi de "hüküm veren" anlamındadır.Yani İnsanlar nasıl ki bir problemlerin çözümü için kadıya başvurur,kadıda hükmünü verir,taraflar o hükmü uygulamak zorunda kalıyorsa Allah da bir emir veriyor ki bu uygulansın.
İlk emir öncelikle Yalnız ve yalnız Allaha kulluk/ibadettir.
Allaha kul olmayan,ibadet etmeyen kimselerin başka ameller işlemesinin ona bir faydası olmayacaktır.Öncelikle Kulluk Allaha yapılacaktır,Allaha kulluk üzere olmayan işlerin/düşüncelerin-amellerin boşa gitmesi demektir.
Temel,tevhid esası üzerine oturmadıktan sonra ,bazı güzel davranışların yapılması,binanın çökmesine neden olabilir.
Gerek Lokman a.s'ın oğluna verdiği öğütte,gerek Musa a.s'a verilen on emirde gerekse diğer peygamberlerin getirdiği öğretinin başında tevhid yani Allah'tan başkasına kulluk edilmemesi emri gelir.
Bu emirden sonra daha sonraki emirlere geçilir.Bu ayette tevhidden sonra başka bir emir veriliyor:
-Anne-babaya iyi davranmak,eğer yanında iseler onlara güzellikle davranmak,onlara off bile dememek de Allah'ın bir emridir.Başka ayetlerde de bu gerçek değişik şekillerde ifade edilir.
Anne-baba kişiyi Allah'a isyana yöneltmeye çalışmadıktan sonra onlara itaat,sevgi,saygı gerekir.Eğer kişiyi Allah yolundan uzaklaştırmaya çalışıyorlarsa bu konuda onlara itaat edilmez.Çünkü Allaha isyan hususunda hiç bir mahlukata itaat yoktur prensibi Müminler için belirleyicidir.
Bu konuda Musab B.Umeyr'in durumunu hatırlayalım
Annesi onu evlatlıktan ve mirasından reddetmekte tehdit ediyor,ayrıcı analık hakkını helal etmeyeceğinden bahsediyor ama Musab b.Umeyr yine de davasından dönmüyor,Allaha verdiği sözünden caymıyor.
Müminler anne-babasının gönlünü hoş tutmaya çalışır,onlarla ilişkisinde Allahın sınırlarına riayet ederler,dünyada onlara iyilik etmenin hasene/iyilik olduğunu bilirler,onlara kötülük yapmanında yasak olduğunu bilirler
Anne-babası öldükten sonra da onlar için namazlarında Allah'tan af,bağışlanma dilerler.

Yitiksevda 20 Mayıs 2009 10:58

re: BİR AYET BİR YORUM
 
1. ve el mu'minune : ve mü'min erkekler
2. ve el mu'minatu : ve mü'min kadınlar
3. ba'duhum : onların bir kısmı
4. evliyau : bu kısma özel değineceğim
5. ba'din : bir kısmı
6. ye'murune : emrederler
7. bi el ma'rufi : ma'ruf ile, iyilik ile
8. ve yenhevne : ve nehyederler, yasaklarlar
9. an el munkeri : kötülükten
10. ve yukimune es salâte : ve namazı ikame ederler
11. ve yu'tune ez zekate : ve zekatı verirler
12. ve yutiune allahe : ve Allah'a itaat ederler
13. ve resulehu : ve onun resûlü
14. ulaike : işte onlar
15. se yerhamuhum allahu : Allah onlara rahmet edecek
16. inne allahe : muhakkak Allah
17. azizun : azizdir, yücedir
18. hakimun : hakimdir, hüküm sahibidir, hikmet sahibidir



evliyau:Veli ve Evliya sözcüklerinin kavramsal anlamları İslam dışı inanç ve kültürlerden Müslümanlara empoze edilmiş, İslam'ın yozlaştırılması amacına yönelik girişimlerdir. İslam düşmanlarının ne ölçüde muvaffak olmuş olduklarının takdirini size bırakayım.Ama eğer itirazlar olursada dayanakları ile Kuranda nerelerde ne amaçla geçtiğini başka bir başlık altında açabilirim:


ولى Veli ve أولياء Evliya sözcüklerinin (İslam dışı ) kavramsal anlamı:

Veli. gizli bilgiler ile donanmış, zaman ve mekan bağlarının dışında kalan, Allah tarafından özel himaye gören kimse" demektir. İki türlü Veli vardır Biri gizlidir. Yaradanın sırlarına erdiği için kendini saklar, kim olduğunu bildirmez. Bunlara Yaradanın makbul kulları denilir.
İkincisi: Herkes tarafından bilinen, tanınan ve sayılan Velilerdir. Bunlar daha çok tarikat ve cemaat ileri gelenleridir. Veliler, Gayb alemi denilen görünmez, bilinmez yerlerden haberler getirir, insanların içini, içinden geçeni bilir ve haber verirler.
Velinin çoğulu Evliyadır. Yani Evliya demek Veliler demektir. Ama zaman içerisinde Evliya sözcüğü çoğul anlamını yitirip, tarikat ve tasavvuf çevrelerinde özel, bir tekil anlam kazanmıştır. Buna göre Evliya Olağanüstü yeteneklerle donatılmış, keramet sahibi kimse demektir.

FECR 20 Mayıs 2009 12:04

re: BİR AYET BİR YORUM
 
Tevbe 71.ayet üzerinde tefekkür edilmesi ve kavramların bol olduğu bir ayettir.
-Veli/dostluk kavramı
-Mar'uf(İyilik) kavramı
-Münker(Kötülük) kavramı
-Namaz(salat) ve İkame etmek
-Zekat kavramı
-Allah'a itaat
-Rasulune itaat
-Allah'ın Rahmeti
-Allah'ın Aziz ve Hakim sıfatı
-----------------
Mümin erkek ve kadınlar birbirlerinin velisidir ayetini anlamak için veli kavramını iyi şekilde anlamamız gerekir.
Velayet-vali-vilayet-mevla-Veli(öğrenci,çocuk vs kişinin velisi) gibi kavramlar aynı kökten gelir.Anlam birlikteliği mevcutur.Bugünkü şekliyle kullanılan veli-evliya kavramı ise zaman içerisinde veli kavramının anlam kaymasından kaynaklanmıştır.
Veli kavramına kelime olarak şu anlamlar verilmiştir:
Bir kimsenin veya bir topluluğun bir başkasına kendisini ilgilendiren her konuda tasarruf hakkını devretmesi ve bu hakkı devralan şahsın, aralarında meydana gelen hukukî bağa dayanarak kimseden izin alma ihtiyacı duymaksızın bu hakkı kullanması ve onu kendisine tevdî edenler üzerinde, koruma, gözetme, yardım etme, işlerine müdâhale ve üzerine aldığı işi onun adına idare etme bakımından tam bir yetkiye sahip olması anlamları verilmiştir.
Kur'anda veli kavramının kullanılışı konusu uzun bir konu olduğu için sadece bu ayette veli nasıl kullanılmış ona bakalım:
Mümin erkek ve kadınların birbirlerinin velisi olmasının açılımı ayetin geri kalanını çok güzel açıklıyor:Birbirlerine iyiliği-ma'rufu emredip,münkerden-kötülükten alıkoyarlar.
Müminler (erkek-kadın) bu ilke uydukları sürece Allahın yolundan ayrılmamış,vasat ümmet olmuş olurlar(Başka bir ayette belirtildiği gibi)
Bu ayetteki Ma'ruf kavramından ne anlamamız gerekir.
Meallerde ma'ruf iyilik olarak çevriliyor.Kur'an meallerine baktığımız zaman "hasene" "hayr" "birr" ""salih" gibi kimi kavramlar da iyilik olarak çevriliyor.Allah bu kavramları gelişigüzel kullanmaz.Bu kavramlar Türkçe'ye iyilik olarak çevrilmesine rağmen aralarında ince farklılıklar,ayrıntılar vardır.
Mar'uf kelime anlamı olarak "bilinen-tanınan" anlamına gelir.Yani sadece müslümanlarca değil bütün insanlar için de iyi kabul edilen şeyler anlamındadır.Tarih boyunca insanlar bunları iyilik-güzel olarak kabul ettikleri amellerdir.Mesela;
-Doğru konuşmak,yalan söylememk
-Emanete riayet etmek
-Yolda kalmışa,güçsüzlere yardım etmek
-Adaletli olmak
-İnsanlara iyilik yapmak
-Anne-babaya iyi davranmak
vs gibi hasletlerin hepsi ma'ruf kavramının içerisine girer.
Bu kavramın zıddı da münkerdir.Buna örnek olarak da;
-Adam öldürmek
-Hırsızlık yapmak
-Zina etmek
-Yalan söylemek
-Emaneti sahibine vermemek
vs gibi hasletlerde tarih boyunca münker-kötü kabul edilen hasletlerdir.
O zaman ma'ruf kavramına "ortak iyi" münker kavramına da "ortak kötü" anlamı verilebilir.
Mümin erkek ve kadınlar bir birlerini bu iyi olan hasletleri yapmakla ve kötü olan hasletlerden uzaklaştırmakla bir birlerine yardımcı olurlar,velilik yaparlar.
Ayrıca Mümin erkek ve kadınlar namazlarını devamlı kılarlar ve bu namaz onları fahşa ve münkerden alıkoyar.Ayrıca maldan zekat vererek hem mallarını hem de nefislerini temizlerler.(Namaz ve zekat kavramı da uzun olduğundan kısa keselim)
Ayrıca Mümin erkek ve kadınlar Allah'a ve Rasulune itaat ederler.Yani hayatlarını Kur'an ve sünnete göre düzenlemeye çalışırlar.Rasule itaatın Allah'a itaat olduğunu ve Allah'a itatın yolunun da Rasule itaatten geçtiği gerçeğini her zaman göz önünde bulundururlar.
Allah'a rahmetine mazhar olabilmemin şartlarından bazılarını bu ayet çok güzel bir şekilde ortaya koyuyor.
İnsanın hayatında ma'ruf yoksa ,namaz yoksa ,zekat yoksa ,Allah'a ve rasulue itaat yoksa Allahın rahmeti de olmayacağını bu ayet güzel bir şekilde ortaya koyuyor.

FECR 21 Mayıs 2009 12:04

re: BİR AYET BİR YORUM
 
Fussilet suresinin Mekke'de nazil olduğunu gözönüne alarak 34.ve 35.ayetleri düşündüğümüzde;bu ayetlerin islami şahsiyetlere bir metod ortaya koyduğunu anlarız.
Bu ayetlerde dikkatimizi çeken kavramlar şunlar
-Eşit olmamak
-Hasene(iyilik)
-Seyyie (kötülük)
-Adavet(Düşmanlık)
-Veliyyun(Dostluk)
-Sabr
-Yapılan İşten Hazz duymak
...........................
Eşit olmamak
Kur'ana baktığımızda hasene ve seyyienin eşit olmadığı gibi şu şeyler de Allah katında birbirleriyle eşit değildir:
1-Evlerinde Oturanlar ile Allah Yolunda Cihad Edenler Eşit Olmazlar(4/Nisa-94)
2-Tayyib-Güzel Şeyler-Helal ile Habis-Kötülük-Haram Eşit Olmaz(5/Maide-100)
3-Gören-Vahye Kulak Veren ile Görmeyen-Vahye Duyarsız Olan Eşit Olmaz(6/Enam-50)
4-Nur-Aydınlık-İslam ile Zulumat-Karanlık-Cahiliyye Eşit Olmaz(.13/Rad-16)
5-Adaleti Tesis Eden –Emreden ile Hiç Kimseye Faydalı Olmayan Kimse Eşit Olmaz(16/Nahl-76)
6-Tatlı Su İle Acı Su Eşit Olmaz(35/Fatır-12)
7-Rabbına Kulluk Eden ile İnkar Eden Eşit Olmaz (39/Zümer-9)
8-Gölgelik-Cennetin Rahatlığı ile Sıcaklık-Cehennemin Ateşi Eşit Olmaz(35/Fatır-19-20-21-22)
9-Diri-Vahyi Yaşayan ile Ölü-Vahiyden Habersiz Olan Eşit Olmaz(35/Fatır-22)
10-İman Edip Salih Amel Yapan ile Kötülük Yapan Eşit Olmaz(40/Mümin-58 ve 45/Casiye-21)
11-Zaferden Önce İnfak ve Cihad Eden ile Zaferden Sonra İnfak ve Cihad Eden Eşit Olmaz(57/Hadid-10)
12--Cennetlikler ile Cehennemlikler Eşit Olmaz(59/Hadid-1)
13-Allah’ı Bilen ile Allah’ı Tanımayan Eşit Olmaz(39/Zümer-9)
14-Allah’a ve Ahirete İman Eden,O’nun Yolunda Cihad Eden ile Mescidi Onaran ve Hacılara Su Dağıtan Eşit Olmaz(9/Tevbe-19)
15--Allah Yolunda Gizli ve Açık İnfak Eden İle İnfak Etmeye Güçü Olmayan Köle Eşit Olmaz(16/Nahl-75)
16-Tek Birisinin Hizmetinde Olan ile Çok Ortaklı-Başlı Yerde Çalışan Kişi Eşit Olmaz(39/Zümer-29)
17-Mümin İle Fasık Eşit Olmaz(32/Secde-18)
18-Ehli Kitap Olup da İman Edenler ile İman Etmeyenler Eşit Olmaz(.3/Ali İmran-113)

Diğer konulara sonra devam edelim inş.

Yitiksevda 21 Mayıs 2009 12:59

Re: Bir ayet bir yorum
 
وَلَا تَسْتَوِي الْحَسَنَةُ وَلَا السَّيِّئَةُ ۚ ادْفَعْ بِالَّتِي هِيَ أَحْسَنُ فَإِذَا الَّذِي بَيْنَكَ وَبَيْنَهُ عَدَاوَةٌ كَأَنَّهُ وَلِيٌّ حَمِيمٌ

Ve la testevil hasenetu ve les seyyieh(seyyietu) idfa’ billeti hiye ahsenu fe izellezi beyneke ve beynehu adavetun ke ennehu veliyyun hamim(hamimun)
1ve la testevi : ve eşit, müsavi değil
2el hasenetu : hasenat, sevap, iyilik
3ve : ve
4la : değil
5es seyyietu : günah, kötülük
6idfa : söndür, bertaraf et, karşıla
7bi : ile
8elleti : ki o
9hiye : o
10ahsenu : daha güzel, en güzel
11fe : böylece, o zaman
12iza : olduğu zaman
13ellezi : ki o
14beyne-ke ve beyne-hu : onunla senin aranda
15adavetun : düşmanlık
16ke enne-hu : o sanki, o gibi
17veliyyun : dost,dostlar
18hamimun : yakın, samimi dost

Yitiksevda 21 Mayıs 2009 13:42

Re: Bir ayet bir yorum
 
وَمَا يُلَقَّاهَا إِلَّا الَّذِينَ صَبَرُوا وَمَا يُلَقَّاهَا إِلَّا ذُو حَظٍّ عَظِيمٍ

Ve ma yulakkaha illellezine saberu, ve ma yulakkaha illa zu hazzın azim(azimin)

1ve ma yulakka-ha :ve kavuşturulmaz, ulaştırılmaz
2illa :hariç,den başka
3ellezine :onlar
4saberu :sabrettiler, sabrın sahibi oldular
5ve ma yulakkaa-ha :ve kavuşturulmaz, ulaştırılmaz
6illa :hariç, den başka
7zu :sahip
8hazzın azimin :hazzül azim, en büyük haz


SAAT: 02:35

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306