Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM DİNİ KONULAR.::. > Muhtelif Dini Konular > Tevhid Ve Şirk Konuları

Konu Kimliği: Konu Sahibi bilinmez,Açılış Tarihi:  19 Ağustos 2011 (18:17), Konuya Son Cevap : 20 Ağustos 2011 (02:13). Konuya 1 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 19 Ağustos 2011, 18:17   Mesaj No:1
Meal Gurubu Üyesi
Medineweb Emekdarı
bilinmez - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:bilinmez isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13966
Üyelik T.: 27Haziran 2011
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 2.154
Konular: 309
Beğenildi:178
Beğendi:15
Takdirleri:560
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Müsait zamanlar Müslümanlığı

Müsait zamanlar Müslümanlığı

Sorumluluklarımız hatırlatıldığında, bir görev yüklenmemiz teklif edildiğinde, genelde ilk tepkimiz, savunma refleksimiz şu ifade ile kendini gösterir:
“Ortam müsait değil…”Müsait olamayış sadece ortamla da sınırlı değil… Toplum, sistem, çevre, konsept, konjonktür, zaman, zemin, özel durumlar namüsaitliğin nedenleri… Yani sorumluluktan sıyrılmanın yollarını çoğaltabiliriz… Nice meşgaleler, bitmez mesailer müsait olamayışımızın hazır gerekçeleri…
Bu algının geldiği nokta ise; müsait zamanlar Müslümanlığı… Tüm zamanların Müslümanlığından, ortamın müsaitliğine bağlı bir Müslümanlık… Boş vakitler uğraşısı…
Sormak gerekmiyor mu? Kulluk bir hobi mi, alışkanlık mı, adet mi ki müsait zamanlara sarkıtalım?
Evet, bu bir fantezi mi? Faraziye mi? Fuzuli bir uğraş mı? Yoksa bir fariza mı?
Esas olan; kulluk da kararlılık, dava da süreklilik, mücadele de tutarlılık değil mi?
Kul olmanın külfetine katlanmadıktan sonra, bu nice bir kulluktur demezler mi?
Bu yükü yüklenmeye, sorumluluk almaya yürek el vermiyorsa elbette o zaman ortam müsait olmayacaktır…
Canımız istemiyorsa, kendimizi rahatlatacak yorumlar bulmakta zorlanmayız… Kafamız basmıyorsa teviller kırılagider, her şeye bir şekilde yol bulabiliriz…
Dava inancı, mücadele bilinci, mukavemet gücü çökmüşse gerisi lafü güzaftır…
Aslında ağırdan alışlarımız, gönülsüz davranışlarımız, iğreti bakışlarımız, teğet geçişlerimiz ruh halimizi ele veriyor… Nerede durduğumuzu gösteriyor…
Sürekli geçiştiriyorsak, gecikiyorsak, gevşiyorsak, geveliyorsak, görmemezlikten geliyorsak, sorumluluklarımızın gereğini yerine getirmiyorsak tüm bunlar ciddi bir gafletin göstergesi değil midir?
Anlaşılan o ki, bu anlayış ve bu alışkanlıkla ortam hiç müsait olmayacak… Risk almadan, bedel ödemeden, konforu bozmadan ne müsait olunur, ne de mesafe alınır…
Dünya hayatını mutlaklaştıranların hiçbir zaman müsaitleşebileceklerini düşünmüyorum…
Aidiyet bilinci, mensubiyet ruhu gittikçe müsaitlikte kalmadı…
Hiç sorduk mu kendimize?
Neden yorgunuz? Yoğunuz? Yılgınız? Yeniğiz? Yitiğiz? Yetersiziz? Ye’steyiz? Yalnızız?
Yoksa yok muyuz?
Yanlış nerede, yanılgı neden?
Anlamsız korkular, yersiz kaygılar, gereksiz kuşkular kolumuzu, kanadımızı kırıyor… Yokluk yıllarımızda, zorluk günlerimizde ne kadarda müsait idik… Gözümüzü daldan budaktan sakınmazdık… Şimdi ne oldu da armudun sapı, üzümün çöpü deyip, duruyoruz…
Dün en olumsuz şartla rda bile her şeye hazır olanlar, bugün imkânlar içinde yüzerken, müsait değiller…
Çünkü; akıllandılar, hayatın hazzına erdiler… Nemalandılar… ****landılar…
Fırsatlar arttıkça, nimetler çoğaldıkça bir hantallık, bir tembellik illetidir başını aldı gidiyor…
Öyle bir hal ki, haftalık bir sohbet bile zaid geliyor… İş yoğunluğundan kitap okuma lüksü yok… Aylık bir aidat bile yük oluyor… Okumak, uyarmak, uğraşmak, uygulamak yok… Uygun adam; evden işe, işten eve…
Ne diyelim? Beyefendiler müsait değiller!... Kendilerine ulaşmak mümkün değil!...
Bunu nasıl izah etmeli? Eğitim zayiatı mı? Fire mi? Yoksa her şey normal, yolunda mı?
Dünün mücahitleri, bugünün müteahhitleri her şeye müsait oldular…” tekerlemesi acı bir gerçeğin ifadesidir, diyebiliriz…
Her şeye müsait olanların, dava diye bir dertlerinin olamayacağı ve hiçbir zaman müsait hale gelemeyecekleri kesin…
Teşhisiniz nedir bilemiyorum?
Dünyevileşmek mi? Bireyselleşmek mi? Yozlaşmak mı? Savrulmak mı?
Arzular, alışkanlıklar, aşırılıklar, tutkular, bağımlılıklar insanımızı tanınmaz hale getirmedi mi?
Eksen kayması, çizgi sapması, yön yitimi ne zaman başladı? Mükellefiyetler mürur-u zamana uğradığından beridir…
Kendilerini İslam’a müsaitleştirmeyen, muafiyet ve mazeret arayışında olanlar kendilerine yazık ettiler…
Dürüst olmak lazım…
Bu sıcakta sefere çıkılmaz.” diyenlerden farkımız nedir?
Kendini iptal edene ortam ne yapsın? Zaman ne desin?
Kendini inkar edene yapılacak bir şey yok…
Önemli olan kendimizi ikna edebilmek… Kendimize müdahale edebilmek…
Biz biz olduktan sonra her şeyin lehimize olduğunu göreceğiz…
Diyebilirim ki; Müslümanlar(!!!) Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir dönemde bu kadar geniş imkânlara sahip olmadılar…
İnsan gücü, bilgi gücü, beyin gücü, tecrübe birikimi, kurumsal altyapı, yetkin kadro, ekonomik imkân, özgürlükler bağlamında ciddi bir potansiyel mevcut…
Bu potansiyeli harekete geçirecek bir örgütlenme ve sahiplenme aşamasındayız…
Tüm bahanelerimiz elimizden alınmış durumda…
Artık bundan böyle erteleyemeyiz… Çünkü erteleyenler; eridiler, elendiler, eleme düçar oldular…
Bugün müsait olamayanlar, yarın neye müstahak olacaklarını iyi düşünsünler…
Yarınlarından emin olmak isteyenlerin, ellerini tez tutmaları ve sorumluluklarına davranmaları gerekiyor…
Çağrımız müsait olanlara…
Artık, yavaş yavaş acele etmeliyiz…
Yoksa, cennete geç kalmış olacağız
Ramazan kayan
__________________
önce yazdığım katılım yaptığım beğeni yaptığım paylaşımların arasında azda olsa kuran ve sünnete uygun olmayan düşünceler olabilir.Bunların bana sorulmadan dikkate alınmasından mesul değilim... ...
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi bilinmez 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
ELFAZI KÜFÜR Tevhid Ve Şirk Konuları bilinmez 2 590 29 Ağustos 2021 22:16
BiR SORU Tevhid Ve Şirk Konuları bilinmez 19 5751 19 Aralık 2018 22:11
SiZCE HANGİSİ MÜSLÜMAN Tevhid Ve Şirk Konuları bilinmez 0 1009 18 Aralık 2018 21:55
ALLAH A iMAN NASIL OLUR.. Tevhid Ve Şirk Konuları bilinmez 0 1141 27 Ekim 2018 21:27
HELVADAN KANUNLAR ve TEKFİR Tevhid Ve Şirk Konuları bilinmez 0 1142 03 Ekim 2018 20:57

Alt 20 Ağustos 2011, 02:13   Mesaj No:2
Medineweb Emekdarı
YaŞuHa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:YaŞuHa isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13867
Üyelik T.: 24 Mayıs 2011
Arkadaşları:6
Cinsiyet:
Yaş:31
Mesaj: 1.005
Konular: 399
Beğenildi:29
Beğendi:5
Takdirleri:53
Takdir Et:
Standart Cevap: Müsait zamanlar Müslümanlığı

Allah razı olsun güsel insan
eline saglık
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Konuyu değerlendir
Konuyu değerlendir:

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Müsait Bir Yerde Susacak Var../medineweb su damlası Gönülden Dökülen Nağmeler 17 10 Mart 2023 20:11
Bir Zamanlar Osmanli KardelenGül Serbest Kürsü 4 09Haziran 2015 17:40
Müsait Olunca Beni Sever misin Anne? enderhafızım Çocuk ve Aile Sağlığı 7 30 Ekim 2012 18:16
Günahkâr zamanlar /İbrahim İnecik İBRAHİM İNECİK İbrahim İnecik 2 11 Ocak 2012 12:47
Kur'an Müslümanlığı Seleme Makale ve Köşe Yazıları 1 11 Aralık 2007 23:25

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.