www.medineweb.net, ykleniyor... 'den beri Kesintisiz Yaynda.... |
|
Konu Kimlii: Konu Sahibi Medineweb,Al Tarihi: 28 ubat 2015 (15:16), Konuya Son Cevap : 12 Ocak 2019 (14:49). Konuya 14 Mesaj yazld |
![]() ![]() |
| LinkBack | Seenekler | Deerlendirme |
![]() | Mesaj No:11 |
Durumu: ![]() Medine No : 13301 yelik T.:
04 ubat 2011 | ![]()
Peripatos Okulu Aristoteles’in lmnden sonra Peripatos Mektebi eitim ve retime devam etmitir. Aristoteles’in lmnden sonra mektebin bana Theophrast (M.. 372-287) gemitir. Theophrast, bitkiler dnyas hakknda sistemli snflamalar veren bir bilgindir. Botaniki Theophrast Yunan Tabiat Felsefesi hakknda bir eser vermitir. Bu eser bir tr bilim tarihidir. Ayrca Psikolojiye dair bir eser yazan Theophrast yapt almalarda hocas Aristoteles’in metodunu kullanmtr. Peripatos Mektebinin nemli dier bir filozofu olan Straton (M.. ?-268) Fizik alannda bamsz almalar yapmtr. Aristoteles’in gayeciliinden ayrlan Straton, daha ok Demokritos’un sebeplilik ilkesine yaklamtr. Aristoteles’in ilk muharrik ilkesini brakarak evrenin olumasnda Tanr’nn bir mdahalesinin olmadn ileri srmtr. ieron yle diyor: “Tabiattan baka Tanr olmadn syledii zaman Straton dinlenmeye layk deildir.” Aristoteles’in doktrinlerini sadk olarak yeniden uygulayan onun dorudan rencisi olan Eudemos (M.. ?-320)’tur. Aristoteles yazm olduu ahlk kitabnn birine Eudemos’un ismini vermitir. Aristoteles’in baka bir rencisi Menon da tp tarihi kaleme almtr. DEERLENDRME Platon ve Aristoteles, Yunan Dncesinin en yksek noktalarn oluturmaktadrlar. Aristoteles’ten sonra Yunan felsefesi srekli bir d yaamtr. Sistematik dnemden sonra gelen filozoflar hep geriye dnerek hareket etmek durumunda kalmlardr. Antik Yunan dnyasnda yaratc felsefe etkinliklerinin yerini semecilik almtr. Aristoteles’in “ilimde uzmanlk” grn getirmesi, bir dnm noktas olmutur. Aristoteles’in kendinden sonrakilere tesiri sadece Peripatos Mektebinin dar erevesinde kalmamtr. Eski Hristiyan filozoflar Aristoteles’in Organon isimli eserini sahiplendiler. 8. asrdan itibaren slm felsefesi Aristoteles ile megul olmaya balad. Yahudi felsefesi de ayn ekildedir. Gerek slm, gerek Yahudi filozoflar sayesinde batdaki Hristiyan bilginleri 1200 tarihlerinde, Aristoteles’in eserlerini mkemmel bir ekilde tanmlardr. Bylece Aristoteles, dnyev ilimlerin btn meselelerinde bavurulan yegne filozof olmutur. Dante’nin onu, “btn limlerin stad” diye vmesi bundan dolaydr. Meai slam filozoflar onu “Mallim-i evvel” olarak adlandrmlardr. Batda ancak kilise szgecinden geerek bilinebilen Aristotales hakkyla ancak slam filozoflarnn –Kurtuba ve Akdeniz havzas- Arapa eserleri sayesinde tam olarak anlalabilmitir. Rnesansa giden yol bu ekilde almtr. Orta a skolastik-kilise felsefesinde kilise snrlar iinde yorumlanabilen Aristoteles felsefesi, Renaissance felsefesinde, Yunanca kaynaklarna inilerek gerek ekliyle ortaya karlmaya allmtr. Yeni yorum ve eletiriler ard ardna gelmitir. Melanchton (1497-1560) modern bir biim vererek onu, Protestan niversitesine ve Protestanlk mezhebine yeniden girdirir. Yeni ada, Galileo (1564-1617) ve Descartes (1596- 1650)’in dnceleriyle tamamen yok olmaya yz tutan Aristotelescilik, 18. yzylda filozof Wolf (1679-1754) zerinde etki gstermitir. Ancak Kant (1724-1804)’tan sonra Aristoteles’in sistemi tarihe mal olmutur. Bununla beraber 19. asrda da taraftarlar bulmutur. |
![]() |
![]() | Mesaj No:12 |
Durumu: ![]() Medine No : 13301 yelik T.:
04 ubat 2011 | ![]()
STOA OKULU VE EPKRCLER Stoa ve Epikr okullar Stoa: duvarlar resimleriyle ssl stunlarn oluturduu bir yerde kurulduu iin, "Stunlu galeri" anlamna gelen Stoa adn almtr. Epikr: teki okul ise kurucusu olan Epikros'un adn tar. Bu iki okul, yaam ve bilgi konusunda kart grleri savunur. Bu biri tekine kar olan okullara, bu dnem iin nc bir akm saylan, "phecilik"i de eklemeliyiz. Stoa Okulu. Stoaclar, insan yaamnn anlamn renmek iin, bu yaam kesinlikle evrenin erevesi iinde dikkate almann gerekliliine inanyorlard. Bu nedenle fiziin Stoa felsefesinde her zaman nemli bir yeri olmutur. Stoaclara gre fizik nemliydi, nk; onlara gre gerek olan, kesinlikle "maddi olan"dr. Efltun'un ideler varsaymna kar olan bu anlaya baka bir dnce daha eklenmitir: Stoaclara gre; madd ve somut olan gereklik, "canl" bir btn oluturur, tpk bir organizma gibi. Tm maddi varlklara etki eden bir "evren ruhu" vardr. Madd bir ey olarak tasavvur ettikleri bu evren ruhunu Stoaclar, "gerek ate" olarak kabul ederler. Evren ruhu, sonradan tm canllarda etkili olan bireysel ruhlara blnr. Bitki, hayvan vc insanda etkili olan yaam gc, gerekte evren ruhundan kopup ayrlm olan glerdir. Stocular Heraklit den etkilenmilerdir. Stoaclar evren ruhuna, Heraklit, gibi "Logos" adn verirler. Bilinecei gibi logos; "sz", demektir. Tutarl anlaml bir sz gibi. Stoaclar tm evrene egemen olan logos yannda, bir de tek tek varlklara dalm olan ve onlarda etkili olan "Logoslar” dan sz ederler. Nasl ki ayr ayr canllarda etkili olan ruh, tek bir evren ruhunun "paralar" ise, bunun gibi, tek tek insanda bulunan akl da tek bir "tmel akl"m parasdr. Ayn ekilde, insan bedeni dc evren bedeninin bir parasdr. Bu dncelerden Stoaclar u sonular karrlar: 1. Stoaclara gre "lm"; bedenin ve ruhun, evrenin beden ve ruhuna dnmesidir. Bir evren ruhu ve bir evren bedeni kabul etmekle, Stoa metafizii tam anlamyla "panteist" (ruh ve bedeni i ie dnme tanr ve evreni birletirme)olmu bulunuyor. 2. Onlara gre her ey, ll bir "ama”a gre yaplmtr ve bu amaca gre hareket eder. ncelikle, olan herey “zoraki" olur. Bu evrene zorunluluk hkimdir. Her insann kanamayaca, yaama zorunlu olarak hkim olan bir "yazgs" (kader) vardr. Bu tutum, zellikle her canl iin kanlmaz olan, "lm" iin gereklidir. lm en genel bir yazgdr. Sonraki Stoaclardan olan Epikr'n u sz ok nldr, "Tpk olgunlam bir meyve gibi l ve lrken de seni var eden aaca teekkr et. Stoaclarn ahlk grlerine temel aldklar bir baka ilkeye gre de insan "doaya gre" yaamaldr. Yani insan, bedeni ve ruhu ile bir paras olduu evren konusunda bir bilince sahip olmaldr. Stoaclarn din anlayna da yine bu adan baklmaldr. Stoaclar halk dinini olumlu karlar. Ancak onlara gre halk dinindeki birok Tanrlar nemsememek, bunlar, dinin gsterdii Gibi deil dc, felsef bir yorumla anlamak gerekir. Sz gelii eski Yunan dininin en byk Tanns Zeus, Stoaclara gre "Evrenin ruhu"ndan baka bir ey deildir. teki Tanrlar da Evren ruhunun eitli oluumlarn dile getirir. Her eyin evren ruhunca ynetildiini kabul eden Stoaclar, evrendeki her oluumun "zorunlu" ve “ll" olduuna nanrlar. Epikr (M. 341 - 270) Sisaml olan Epikros (M.O. 341 - 270), Atina'ya gelerek yerlemi ve burada 306 ylnda okulunu kurmutur. Stoaclarn ahlk anlay gibi, Epikr'n ahlk anlay da "fizik"e dayanr. Stoaclar fizikte Heraklik’tcn hareket eder. Epikr ise fiziinde Demokrit'e dayanr. Her iki okul da Efltun'a kar karak, gerei madd olarak dnr. Evren anlay: Staocular evren ruhundan bahsederken bizde bir paras vardr derlerdi. Buna kar Epikr, gereklerin (realitenin) sayca snrsz olan ve grnmeyen kk ksmlardan olutuunu, ayrca bunlarn bo uzay iinde hareket ettiklerini kabul eder Bu grnmeyen paracklar yani "atom’lar, birbiriyle birleirler, arprlar, birbirine taklrlar ya da birbirlerinden ayrlrlar. Bylelikle atomlarn ilikilerini tmyle "kendiliinden olan" yasalar belirler. Sonu olarak Stoa evreni bir birlik, bir btn olarak anlar, oysa Epikr evreni sonsuz sayda kk paracklara bler. Epikr'e gre evren canszdr. Evren iindeki her ey "kendiliinden bir zorunluluk"un, atomlarn birbirine arpmasnn ve birbirine taklmasnn bir rndr. Materyalisttirler… Ahlak Anlay Epikr'c gre ise evren kendiliinden bir zorunlulua gre iler. Yazg, bir yandan bu kr zorunluun, te yandan hesaplanamayan bir rastlantnm sonucudur. Bu nedenle insan yaam ve lm karsnda ilgisiz kalacak ve akll davranarak evresindeki bir yn eyden mutluluk verenleri ayrt etmeyi bilecektir. Epikr Kyrcnc okuluna uyarak, ahlkta ideal olarak, hazz elde etmeyi vc elemden kamay benimser. Ancak Epikr'e gre nsan bunu akllca yapmaldr. Sonu, elem getirecek eylerden kanmaldr. Kukusuz insan baz temel gereksinimlerim giderecek biimde davranacaktr. Bylc olmakszn insann yaamn srdrmesi olanakszdr. Ancak insan hibir eyde gereinden fazlasna ilgi duymamaldr. nk arlk srekli eleme neden olur. Ayrca insan an ve eref gibi aldatc ve geici deerlerden uzak durmay bilmek zorundadr. Bunlara hibir zaman yeterince sahip olunamayaca iin, sonunda insan srekli bir huzursuzluk iine der, O halde sonu doyumsuzluk vc tiksinti yaratmayacak olan "manevi haz”lara ilgi duymaldr. Bu grleri sonucu Epikrcler, lkada eine gerekten g rastlanan, bir arkadalk cemaati (komnote) kurmulardr. Epikr’c grc mutlu olmak iin; “ll yaamak”, “insan ruhen ve manen srekli haz iinde bulunduracak eylere ynelmek” vc “bunlara uygun decek davranlar iinde olmak” gerekir. Stoaclar lm "doal" bir ey gibi dnr. Onlarn gznde lm, her canl iin doal bir sondur. Bu yzden insann lm dncesine "almas", bu dnceyi yaamnn normal snrlan iine katmay bilmesi gerekir. Epikrclerin lm konusundaki dnceleri yledir: Yaadm srece lm yoktur. lnce de artk ben var deilim. Bu grn sonucu olarak: lm "dnmemek" gerekir. Dini Anlay Stoaclar halk dinine kar olumlu bir tutum iindedir. Onlar halk dinini felsefi ynden "temellendirme" giriiminde bulundular. Oysa Epikr bu gibi eyleri "bo inan" sayar, Epikr vc ona bal olanlar iin genellikle din bo inantan baka bir ey deildir. Din ile her trl ilikiyi kesmekle mmkn olur. Ancak Epikr "Tanrlar"in var olduunu Kabul eder. Epikr'e gre, Tanrlarn dnya ile, hele dc insanlar ile hibir likisi yoktur. Devlet konusundaki grleri Epikr iin ise devlet, yalnzca "genel kitle" iin yaplm bir rgtlenmedir, Bunun iindir ki stn olan insan kendisini siyasal yaamdan uzak tutar. Epikrclcrin ideali, sevilen vc uyumlu arkadalar ile snrl bir yerde birlikte srdrlen bir yaamdr. Epikrclcr dostluk ilikisine ok deer verir. Eski Stoaclarn kozmopolitliine kar, Epikrc1er tam anlam ile bireycidirler. Bilgi Anlay Epikrcler kelimenin tam anlamyla "deneyci" dirler. Onlara gre her tr bilginin kayna "alg'lardr. Ancak biz bu alglar, sonradan daha tutarl bir dzen iinde birletirerek, bilgiyi bir btn olarak oluturabiliriz. O halde bilgi, alglardan hareketle bilinte genel varsaymlara ykselme abasdr. Sonu olarak, Epikrclere gre bilgi elde etmenin yolu: nce alglamak, sonra alglar dikkatle vc de dzenli bir biimde birletirmektir. Septisizm (phecilik) M.. 300-200 yllar arasndaki dnem. Stoaclar ile septikler (pheciler) arasnda geen felsefi tartmalarla doludur. Septikler Stoa okulunu dogmatiklik ile sulamlard. Onlara gre Stoa okulunun temellerinin tm dogmatiktir(tek tip). Septik felsefe denince, bilginin imknndan "ilke alarak phelenen" bir felsefe anlalr. Septik eilime Yunan felsefe tarihinin ilk dnemlerinde rastlanr. Septisizmin bir "sistem" olarak ortaya kt M. III. Yzyldadr. yaygn olarak ahlk sorunlaryla uraldn, evren karsnda insann nasl bir tutum almas gerektiinin ana konu yapldn gryoruz. Septikleri ahlkn temeline "pheyi yerletiren bir felsefe olumutur. Her grdnden phe duy demilerdir. Septisizme rnek Pyrrhon (Piron) (M.. 365 275) pheyi bir sistem olarak ortaya koyan dnrlerden ilki Pyrrhon'dur. Bu ilk gerek septiin adna bir sayg ifadesi olarak septik felsefeye "Pyrrhonizm" de denilmitir. er konuda biri tekine tamamen kar olan iki gr ne srlebilir. Bu biri tekinin kart olan iki savunmadan hangisinin gerekten doru olduunu kantlama olana yoktur. Tanrlarn hem varl ve hem de yokluu savunulabilir. Bu yarglarn hangisi dorudur, bilcm ![]() Pynhon'dan bu yana, yargdan kamaya, derin dnmekten kanmaya, zel bir deyile "epohe" denilmitir. "Epohe" ne kadar tam uygulanrsa huzursuzluktan o kadar uzaklalr ve "ruh huzuru"na o lde yaklalr. stn insan, bilmedii eyler konusunda her trl yargdan kanan insandr. Sonu olarak Septiklere gre ruh huzuruna (ataraxu) kavumak iin tek doru yol epohe'dir. |
![]() |
![]() | Mesaj No:13 |
Durumu: ![]() Medine No : 13301 yelik T.:
04 ubat 2011 | ![]()
YEN PLTONCULUK / EFLTUNCULUK Yeni Platonculuk Dou mistisizmi ile Pythagoras mistisizmini bir araya getiren, lka’n sonlarnn en nemli fikir akmdr. Yeni Eflatunculuun kurucusu Plotinus, Ammonius Saccas‟n rencisidir. Plotinos (204 - 270) Plotinos, zamann modasna uyarak, Douda bir geziye kar. nce ran'a, oradan da o dnemdeki mistik bilgilerin kayna saylan Hindistan'a gitmeyi tasarlar. Plotinos felsefesinin hareket noktasn, her trl madd olana kar duyulan bir kar k oluturur. Aristo'dan sonraki felsefenin, gerek Stoa'nn ve gerekse Epikrc felsefenin, temelde maddeci olduunu biliyoruz. Her iki okul, Sokrat'tan nceki felsefede olduu gibi, realiteyi "maddesel olan" da. buluyordu. Stoa ile Epikrc okul, maddi olmayan "ideler"i benimseyen Efltun ile tam bir kartlk iindedirler. Efltun'un idealizmine yeniden dnen Plotinos'un hareket noktas materyalizmle savatr. Plotinos ilgisini ncelikle ruh-beden ilikisine yneltir. Ona gre "ruh" nc madd, cisim gibi bir ey, ne de bedenin bir organdr. Aksine ruh "kendiliinden bir yap", grlebilmesi de, baka trl alglanmas da mmkn olmayan bir tzdr(cevherdir). Plotinos'a gre ruh bedene stndr, ona ekil verir, onu ayakta tutar. Oysa ruh, para para olmayan blnmez bir btndr. Fakat ruh ayn zamanda bedenin "her" noktasnda var olan bir tzdr de. Plotinos'un sisteminde gzellik bilimi, yani estetik, nemli rol oynar. Bedenin gzellii, ancak ruhun gzelliinin bir yansmasdr. nk bedene biim kazandran ruhtur. Plotinos Ruh Gnc inanr. Bedenin lmnden sonra ruh kendisine “yeni bir biim” arar. Plotinos iin yalnzca bireysel ruhlar deil, bir de "Evren Ruhu" vardr. Bireysel ruhlarn Evren Ruhuna olan oran, ayn dallarn aaca olan oran gibidir. Burada eitim gr ruhu eitmeden geer grne kar. Plotinos'a gre, ruhun tesinde baka basamaklar (kademeler) da vardr. Ruh evreninin tesinde ve stnde, Efltun'un "ideler" evreni vardr. Ruh zaman iinde geliir ve yine zaman iinde bedene biim kazandrr. Bir eyi "istemesi", bir istek tamas, ruhun karakteristiidir. Bunun iindir ki ruh, beden gibi, zaman iinde bulunan bir varlktr. Yalnz u farkla ki, ruh zaman iinde lmszdr, beden ise lmldr. Ruhta sz gelii “yi ve gzel idesi” vardr. Bu idelerin varl yznden ruh iyiyi ve gzeli ister. Bunun iindir ki, stemek, idelere ulamay istemek demektir. Plotinos'ta da ideleri dnecek olan bir sje gereklidir. Nous, ruh gibi zaman iinde deil, zaman dndadr, soyut vc kutsal varlktr. Plorinos'a grc, Nous henz tam Allah'n kendisi deildir. Plorinos'agre, varlklar birtakm basamaklara ayrlr; bu basamaklar, srasyla yukardan aaya unlardr: Allah, Nous (Eflatun'un ideleri), ruh evreni ve gelip geici eyann evreni. 1. En yksek varlk basama "Allah"tr. Allah', kelimenin tam anlamyla, ne biliriz, ne de onu kelimelerle anlatabiliriz. Onunla ilgili syleyebileceimiz tek ey, Birlik'in tam kendisi olduu, yani kendi bana (bizatihi) varlk olduu ve sonunda her eyin ondan meydana geldiidir. O, tam olarak belirlenemedii iin, bilinmesi de bilinen bilgi yollaryla deil, sezgiyle mmkndr. Fakat bu meydana gelme Tanr‟nn blnmesi veya ksmlara ayrlmasyla deil, Tanr‟dan bir tama (sudur) yoluyla olmaktadr. Bu da ancak bir vecd halinde sz konusu olabilir. Nasl gne her tr n kayna ise, Allah da var olan her eyin kaynadr. Aksine Plotinos iin Allah kendisinden her eyin kt kaynaktr. Var olan her ey Allah'n bir yaratmasdr, Allah her tr varln kayna olduu iin, bir eyin var olmas Allah ile mmkndr. Bu nedenle "Allah vardr" diyemeyiz, nk o varln kendisidir, kendi kendine var olandr. Sonra 'Allah birdir" de diyemeyiz; nk Allah birliin kendisidir. Allah iin "etkendir ve nedendir" de diyemeyiz, nk Allah etken (messir) ve neden (fail) olmann ta kendisidir. Plotinus‟a gre varlklar Tanr‟dan hiyerarik olarak tamaktadr. Ancak Tanr bir olduu iin, O‟ndan ilk sudur eden varlk da Bir olmak zorundadr. nk Plotinus‟a gre “Bir’den yalnz bir sudur eder”. Bu ilke sonraki dnemlerde mistik dnce tarihini etkilemitir. rnein Tasavvuf Felsefesini, Nur-u Muhammedi nazariyesini, Vahdet-i Vcut dncesini vb. 2. Varln basamaklar zincirinde yukardan aaya doru inersek, Allah'tan sonra ikinci basamak Nous alandr. Bu ikinci alan artk Allah'n sunduu mutlak birlikten yoksundur. Yalnz ideler evrenindeki okluk, uzay vc zaman iinde yer alan birokluk deildir ve bu yzden ideler sabittir, ncesiz ve sonu olmayandr. Ayn zamanda ideler aktif ve etkindirler. Onlar her eit davrann ncesiz ve sonu olmayan modellerini meydana getirirler. rnein, sadece birtakm iyi davranlar yoktur, ayn zamanda bir “iyilik idesi” dc vardr. deler salt dncelerdir. Ancak bunlar insan aklnn rn olmayp Allah'a has olan dncelerdir. Sonu olarak Plotinos'a gre, ideler, ruhun basamann stnde bir basamak olan Nous'a ait dncelerdir. 3. nc basamak Ruh basamadr. Plotinos'a gre Ruh btncldr ve yok olmayan bir tzdr. Plotinus‟a gre h cisimlere organik ekiller kazandrabilir. Ruh basamann altnda madd olan "eya alan" bulunur. Cisimler ncesiz ve sonrasz olmayp gelip geicidirler. Ruh bedene olduu gibi, madd olan eyaya da biim verir. Etkileme biimleri”ni karlatralm: Allah'n etkin olmas, kendi varln teki varlklara yaymak eklinde olur. Allah bir neden deildir, aksine o, var olan btn eylerin gerek kaynadr. Allah'n bu durumu, kelimenin tam anlamyla, bir "yaratma" durumudur. deler ise tm alma ve abalarmzn kendilerine ynelmesi, kendilerinin model olarak alnmas eklinde etkili olurlar. Ruh da cisimlere ekil kazandrma ynnde etkili olur. Plotinos'a gre cisimler alan altnda bir "madde basama" vardr. Gelip geici olan eya nereden gelip nereye gidiyor? Cisimler maddeden oluurlar ve yine maddeye dnerler. Madde, her trden realiteden yoksun olan eydir. Madde bir varla sahip deildir. Madde iin bir "hi" diyebiliriz. Plotinos in realite; Allah'tan balayarak, var olmann ifadesi olan bo uzaya kadar uzanan bir basamaklar dizisidir. |
![]() |
![]() | Mesaj No:14 |
Durumu: ![]() Medine No : 13301 yelik T.:
04 ubat 2011 | ![]()
KARILATIRMA Aristo'nun da realiteyi basamaklandrdn biliyoruz. Aristo da ilk maddeden Allah'a kadar ykselen bir basamaklar dizisi kurmutu. Aristo'nun basamaklar dizisi Plotinos'tan bir noktada ayrlr. Aristo'ya gre evren, srekli bir geliim iindedir. Bu geliimin son amac Allah'a ulamaktr. Bunun iindir ki Aristo'ya gre realite, “Allah'a doru giden srekli bir geliimin ifadesidir”. Her varlk basama, bu geliim olaynda, Allah'a yaklatran bir basamaktr. Plotinos'a gre evren, “Allah'tan yaylp geliir”. Oysa Aristo geliimin aadan yukarya doru olduunu var sayar. Farkllk: 1. Plotinos, evrenin geliimi konusundaki bu gryle, tikel varlklardan (cisimler evreninden) etkilenme olanan kaldrm, tm realiteyi Allah'a dntrmtr. 2. Plotinos sisteminde dinsel bir yap sz konusudur. Oysa Aristo felsefesinde tikel nedenler benimsenmitir. Acaba insan, varln bu eitli basamaklarn nasl "bilir". nsan, cisimler evrenini duyum ve alglarla; ruh alann dorudan doruya ruhunu vc kendini alglamakla; ideler evrenini ise bu evrene akl gzyle bakarak tanr. Plotinos'a gre nsann Allah' bilmesi iin mistik bilgisinden yararlanmas gerekir. nsann yaamnda Allah' dorudan doruya duyup bildii anlar vardr. Bu noktada Yeni Efltunculuk tmden mistik bir yol izlemitir. ORTA A FELSEFES Ortaa felsefesi denilince daha ok Ortaa Katolik teolojisinden hareket eden felsefe akla gelmelidir. Orta a medeniyeti lkadan intikal ettirilmi bir medeniyettir. Bu nedenle onu ilka felsefesinden ayramayz. Orta a felsefesi ise felsefeyi hemen iin banda dinin hizmetine koymutur. Merkezde kilisenin dncesi vardr. Ortaa felsefesinin temel kavram Tanr’dr. retilen btn dnceler ise bu kavramla ilikilidir. Ortaa felsefesinin buna bal olarak nemli bir zellii de dini otoritelerin ortaya koyduu dnceler alamayacana veya deitirilemeyecei, felsefenin grevinin bu dnceleri aktarmas anlaydr ki buna Skolstik felsefe denmektedir. Bu felsefeyi oluturanlar, din adamlar olduu iin de ayn zamanda Patristik felsefe olarak da isimlendirilmitir. 11. yzyldan itibaren Skolastik felsefe zerinde slam filozoflarnn etkili olduklarn da belirtmek gerekmektedir. Ortaa felsefesinin beslendii kaynak, byk lde lka dncesi, zellikle de Aristoteles ve Platon‟dur. Hristiyanlkta asli gnah anlay bulunmaktadr. Bu gnahtan arnmak iin vaftiz yoluyla balayan ve ahiretteki mutluluu hedefleyen bir din anlay gelitirilmitir. Ortaa felsefesinde varlk, evren, Tanr ve insan zerine yaplan btn felsefeler, bu inan yapsndan etkilenmitir. ORTAA DNRLER Augustinus (354-430): Augustinus Hristiyanlk inan esaslarnn belirlenmesi ve kurumsallamasnda nemli bir rol oynamtr. nsann Tanr’nn iinde, hakikat olan Tanr’nn da insann ruhunda olduunu savunan Augustinus’a gre felsefe ise insann bunu anlayabilmesi iin kendini tanma abasdr. Bunun iin de “anlamak iin inanyorum” dncesini hareket noktas olarak kabul etmitir. Augustinus Platon ve Plotinus’un felsefi sistem ve kavramlarn kullanarak dini temellendirmeye almtr. Burada akln ve felsefenin grevi, Tanrsal olann, vahyin temellendirilmesi ve aklanmasdr. nsan ktlk yapabilen bir varlktr. nsan kurtaracak olan, yalnzca Tanr‟nn ltfudur. Ancak Tanr, yalnzca setiklerini kurtulua erdirir. Augustinus’a ktlk probleminin zmnde “Yeni-Platonculuk felsefesinden yararlanmtr. Augustinus‟un Hristiyanlkla ilgili nemli dncelerinden biri ise leme (teslis inanc) ile ilgilidir. O, lemeyi savunmutur. lemeye, “politeizm diyerek, Hristiyanln ok tanrc bir din olduu” grnde olanlara kar km ve bir olan insanda akl, irade ve duygunun olmas nasl insan birlikten karmyorsa, “ Tanr inancnn da oktanrclk anlamna gelmeyeceini” ileri srmtr. Aziz Anselmus (1033-1109) Anselmus, Tanr‟nn varlnn delillendirilmesinde ontolojik delili gelitirmitir. Anacak bu bilgisine ramen lemede srarc olmu ve bu anlamda byk bir sorumlulua imza atmtr. Tanr kavramndan hareket ederek, Tanrnn varlnn delillendirildii kanttr. Bu delile gre, Tanr, kendisinden daha mkemmel bir varlk olmayan, byle bir varln dnlmesi bile sz konusu olamayacak bir yetkin varlktr. Her insanda byle yetkin bir varlk dncesi bulunmaktadr. Anselmus, ilk gnah konusunda Augustinus’la ayn kanaati paylaarak, ilk gnahn ilk insandan bu yana srp geldiini kabul etmektedir. Tanr, insan ilk gnahtan kurtarmak istemi bunun iin ise, insan eklindeki Tanr olan sa armha gerilmitir. Thomas Aquinas / Aquinal Thomas (1225-1274) Skolstik a’n en byk dnrdr. Thomas Aristotelesilii ve Hristiyanl sentezlemitir. Aziz Thomas’a gre ise vahiy ile akl ve dolaysyla da deney birbirlerinden ayr bilgi kaynaklardr. Her ikisi de bize farkl eyler retirler. Onun iin “inanma” ve “bilme” alanlar birbirleriyle tam anlamyla rtemezler. Bilgi, inan tapnann sadece giri ksmn aydnlatr. Tapnan asl i ksmn aydnlatan, vahiydir. Sonu: Augustinizme, dolaysyla da Pltonizm’e dayanan skolstiin ilk dneminin biricik konusu; Tanr ve Tanr’nn ruh ile dnyaya olan ilikisi idi. Bu i iin “teslis” ve “cisimleme” gibi konular zerinde duruluyordu. Bu nedenle Platon’un kavram realizmine dayanmak gerekmekteydi. Thomas’la birlikte Aristotalizme dayanan skolastiin ykselme dneminde ise Hristiyan anlayna uygun bir dnya ve doa tablosu kurmak amalanyordu. Tanr’ya hizmet esast, ancak Tanr’nn zn sadece vahiy aklayabilirdi. Skolastiin son dneminde ise, akl / felsefe ile vahyin birbirinden tamamen ayrlmalarna kadar varlmtr. Ockham’l William (1300-1349): Skolastik felsefenin son dneminin en byk ve en tipik dnr Ockham’l William’ dr. William tam anlamyla bir nominalisttir. Nominalizm, “tmellerin gerekliklerini reddeden ve onlarn sadece birer addan ibaret olduunu kabul ederek tek tek nesnelerin gerekliini kabul eden anlaya” William tarafndan verilen isimdir. Ona gre tmel, birbirine benzeyen eylere verdiimiz “genel adlar” olduu iin tmellerin gereklii olamaz. O. William, tm varlklardaki bireylerin, tek nesnelerin gerekliini kabul ederek bilgi anlayn da bu temel zerine kurmu ve bilginin kaynann deney olduunu kabul etmitir. Ockhaml William da Aziz Thomas gibi inan ile bilgi arasndaki ayrl kabul etmekte, hatta William bu konuda daha kat bir tutum gstermektedir. nk O. William‟a gre hakikat, ift ynldr. Bilgi hakikatlerine deneyle, ilahi hakikatlere ise imanla ulaabiliriz. Bu anlayla bilgi, bilim ve felsefe artk kilisenin hizmetinden karlm durumdadr |
![]() |
![]() | Mesaj No:15 | |
![]() Alnt:
| ||
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Kii okuyor. (0 ye ve 1 Misafir) | |
![]() | ||||
Konu Balklar | Konuyu Balatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Atauzem felsefe tarihi zetleri 1-14 | EyMeN&TaLhA | Erzurum Atatrk litam | 15 | 25 ubat 2019 20:51 |
OM LTAM felsefe tarihi 1-6.nite zetleri | EyMeN&TaLhA | SAMSUN OM litam | 5 | 11Haziran 2015 10:54 |
stanbul litam Felsefe Tarihi Konu zetleri | JAZAR | STANBUL litam | 10 | 15 Mart 2015 14:23 |
Atauzem felsefe tarihi 1-4.nite zetleri | EyMeN&TaLhA | Erzurum Atatrk litam | 3 | 05 Mart 2015 08:34 |
NUZEM islam ahlak felsefesi ders zeti(tm haftalar) | Medineweb | MALATYA NN litam | 13 | 28 ubat 2015 15:02 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Þerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|