|
Konu Kimliği: Konu Sahibi HALUK GÜMÜŞTABAK,Açılış Tarihi: 15 Şubat 2011 (12:29), Konuya Son Cevap : 17 Şubat 2011 (08:17). Konuya 15 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
15 Şubat 2011, 12:29 | Mesaj No:1 |
Haşr 7. ayette geçen, peygamberiniz neyi verdiyse onu alın....... Haşr 7. ayette geçen, peygamberiniz neyi verdiyse onu alın....... Bizler İslam ı birilerinin güdümünde yaşayıp, öğretilenleri Rabbimin rehberinden kontrol etme gereği duymadığımızda, ortaya çıkan imanın, Rabbimin önerdiği bir iman şekli olduğunu asla bilemeyiz. Allahın huzuruna vardığımızda eğer, üzücü bir durumla karşılaşmak istemiyorsak imanımızı, inancımızı mutlaka Allahın, sizler için rehber olsun diye gönderdim dediği KUR’AN İLE KARŞILAŞTIRMALIYIZ. Allah bizlere rehber olsun diye gönderdim dediği kitabını, asla anlaşılması zor yapmaz. Allah yine gönderdiği kitap için, yemin ederek sizler için kolaylaştırdım diyorsa birçok kez, bu kitap anlaşılması zor olamaz. Bizler İslam ı, kur’anın güdümünde yaşamadığımız takdirde, beşerin güdümüne gireriz ki, bu bizleri Rabbimden uzaklaştırır. Allah velilerin ardına düşmeyin diyorsa, bu bizleri Allahın yani kur’anın güdümünde olmamızı istediğindendir. Bizler bu Dünyada imtihandayız. İmtihanımızın da, yalnız ve yalnız KUR’ANDAN OLACAĞINI RABBİM SÖYLÜYOR. Ne diyordu hatırlayalım. Zühruf 44: Doğrusu Kur'an, sana ve kavmine bir öğüttür. İleride ondan sorumlu tutulacaksınız. Allah açıkça imtihan olacağımız kitabın kur’an olduğunu söylediği ve bu kitapta her şeyden nice örnekler verdim dediği halde bizler, hayırrrr yalnız kur’an dan sorumlu değiliz, kur’an da her şey yoktur, özet bilgiler vardır diyenlere inanırsak, sizce gittiğimiz bu yol, Rabbim e ulaşır mı? Bu sözleri söyleyenlere şunu hatırlatmak isterim. Allah sizleri bu kitaptan sorumlu tutuyorum dediği halde (HAŞA)sözünden cayacağını, daha sonrada kur’an dışından da hükümlerden bizleri sorumlu tutacağını mı söylüyorsunuz? Bunu söyleyenin Rabbimle inatlaştığını, adaletini küçümsediğini, hatırlatmak isterim. Bunu yapmanın, buna inanmanın da cezasını, hayal bile etmek istemiyorum. Allah Maide suresi 45. ayetinde, Allahın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimlerin ta kendisidir diyorsa, Allahın indirdiği kur’an a özet bilgidir, orada her şey yoktur diyen, ZALİMLERİN TA KENDİSİDİR. Şunu da sakın unutmayalım. Hesabın görüleceği gün, peygamberimizin Furkan suresi 30. ayetinde söylediği gibi, Ey Rabbim benim toplumum bu kur’anı devre dışı bıraktılar diyecekse, bu sözden ibret almayan, burada anlatılmak isteneni anlamak istemeyenler, Rabbin huzurunda hiçbir yardımcı bulamayacaklardır. Bu yazımı yazmakta ki maksadım, Haşr suresi 7. ayette geçen bir cümleyi alıp, ona anlatılan konuda geçmeyen anlamları verip, beşerin yalan ve yanlışlarına delil göstermenin, bizleri nerelere sürükleyeceğini göstermek içindir. Bizler kur’an ayetlerinde geçen bir kelime ya da cümleyi alıp, ona eğer kendi inanç ve hurafe itikatlarımıza delil yaparsak, bizleri nasıl dinden saptıracağını bu örnekte görebiliriz. Ne yazık ki bu yöntem o kadar çok kullanılıyor ki günümüz İslam inancında, bunu yaptığımızda bu inancın nerelere varacağını sizler tahmin edin. Haşr suresi 7. ayettin içinde şöyle bir cümle geçer. (Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının.) Yukarıdaki cümleyi bahsedilen ayetten ayırıp düşündüğünüzde, inanılmaz yerlerde kullanıp, dinde açıkça kargaşa yaratabiliriz. İşte ne yazık ki İslam düşmanları içimize öyle yanlış inançları, yine kur’an dan mış gibi gösterip, bizleri can elinden vurmuşlardır, ama bunun farkında bile değiliz. Peki, Allah yukarıdaki sözüyle nelerden bahsediyor da, peygamber size ne verdiyse alın, vermediğinden sakının itiraz etmeyin diyor? Bu cümleyle kur’an dışından bir şey vermesini asla anlayamayız, çünkü sana indirdiğim ile topluma hükmet diyordu elçisine Allah. Sana indirdiğime ilaveler yaparsan, senin canını alırım diye de uyarıyordu. Peki, bu cümleyle bu sözlerle Allah ne anlatmak istiyor bizlere, gelin bu ayetin öncesine ve sonrasına da bakarak, ne anlatmak istiyor Rahman, onu Allahın izniyle anlamaya çalışalım. Önce bahsettiğimiz ayetin, bir öncesine bakalım. Haşr 6: Allah'ın, onlardan (mallarından) Peygamberine verdiği ganimetler için siz at ve deve koşturmuş değilsiniz. Fakat Allah, peygamberlerini dilediği kimselere karşı üstün kılar. Allah her şeye kadirdir. Bahsettiğimiz Haşr 7. ayetin bir öncesinde, savaşlarda kazanılan ganimetlerden bahsediyor ve bir konuda toplumun dikkatini çekiyor. Bu ganimetleri savaşlarda aldığınızda, hepiniz Allah adına at ve deve koşturup savaşmadınız diyor. Bakalım devamındaki ve bahsettiğimiz ayette ne diyor. Haşr 7: Allah'ın, (fethedilen) ülkeler halkından Peygamberine verdiği ganimetler, Allah, Peygamber, yakınları, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir. Böylece o mallar, içinizden yalnız zenginler arasında dolaşan bir devlet olmaz. Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının. Allah'tan korkun. Çünkü Allah'ın azabı çetindir. Allah elçisinin, İslam a karşı savaş ilan edenlerle savaşması neticesinde elde ettikleri ganimetleri, nasıl dağıtacağını topluma anlatıyor. O anı önce hayal edelim isteseniz. Müslüman olduğunu söyleyen birçok insan var, ama bir kısmı malını, karısını, çocuklarını bırakıp savaşa gitmeyi göze almayanlar da var içlerinde. Bu durumda bu insanların nefsi de bu ganimetlerden pay isteyecek, ya da bekleyecektir. Bakın bu insanlara Haşr 6. ayette gerekeni zaten Allah söylemişti. Peki devamındaki ayette neler söylüyor? Bakın toplanan ganimetlerin nasıl dağıtılacağını anlatıyor Allah. Rabbim her şeyden nice örnekleri değişik ifadelerle verdim ki anlayasınız diyorsa, buna da açıklık getirmiş demektir. Bakın kimler içindir diyor. (Allah, Peygamber, yakınları, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir.) Bu açıklamayı yapıyor ki herkes ganimetten pay istemesin. Allah ve peygambere ait kısım, zaten devletin yönetimi için harcanacak bölümdür. Devamında yaptığı açıklamada ise bunun nedenini söyleyip, bu malların yalnız zenginler arasında dolaşması değil, fakirlere de fayda sağlaması içindir diyor. İşte tam burada o toplumun halini, içlerinden çıkacak itirazları düşünün ve hayal edin. Acaba nasıl itirazlar olmuştur ya da olacağını Rabbim bildiği için bakın topluca uyarıp ne diyor? (Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının.) Şükürler olsun Rabbim e aklı olanın, ayetleri düşünerek anlamaya çalışanlara ne kadar güzel anlatıyor her şeyi. Allah bu sözleriyle, ganimeti dağıtırken, benim elçime itiraz etmeyin diyor. O en doğru bir şekilde sizlere dağıtacaktır. Peygamberiniz size neyi verdiyse onu alın, size bu konuda yasakladıklarına da itiraz etmeyin ondan sakının. Vermediyse sizin hakkınız olmadığı içindir, başkalarının hakkına müdahale etmekten sakının diyor. Şimdide bu ayetin devamına bakalım ki konuyu daha iyi anlayalım. Haşr 8: (Allah'ın verdiği bu ganimet malları,) yurtlarından ve mallarından uzaklaştırılmış olan, Allah'tan bir lütuf ve rıza dileyen, Allah'ın dinine ve Peygamberine yardım eden fakir muhacirlerindir. İşte doğru olanlar bunlardır. İşte Yüce Rabbim çok daha net bir açıklama yapıyor ganimetlerle ilgili. Peygamberimizin ganimet dağıtımında kimsenin itiraz etmemesi için, elçisinin ganimetten kime ne verdiyse onu almasını, kimlerin hakkı yokta istemeye kalkıyorsa, ondan sakınmasını açıkça söylemiştir. Bu malların elçisi tarafından, yurtlarından uzaklaştırılmış, Allahtan yardım dileyen yoksullara, peygamberine canla başla yardım eden fakir muhacirlere dağıtılmasını istiyor. Sonunda da rabbim ganimetlerin dağıtımında en doğru bu yolun olduğunu söylüyor. Lütfen yukarıdaki üç ayeti birleştirip düşünün. Üçü de savaşlarda alınan ganimetlerin nasıl dağıtılmasına dair açıklamalar yapıyor. Peki, bu ayetlerin içinde geçen şu cümleyi nasıl olurda konunun dışında anlamlar yükleriz? (Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının.) Allah açıkça ganimetin dağıtımında, peygamberiniz sizlere ne verdiyse onu alın, vermediyse itiraz edip, almak için uğraşmayın bu hareketten sakının diyecek, fakat bizler bu cümleyi alıp, Rabbin asla bahsetmediği başka yerlerde, başka anlamlarda kullanacağız. Bunun bizleri dinden ne derece saptırdığının farkın damıyız dostlar? Eğer farkında değilsek, lütfen Rabbin ayetleri üzerinde dikkatle ve hiçbir etki altında kalmadan, hesabın görüleceği gün gelmeden çok iyi düşünelim ve inancımıza yön verelim. Hepimiz hesabımızı kendimiz tek başımıza vereceğiz. Huzuru mahşerde yanımızda, bu Dünyada edindiğimiz, hatta yardımı olacağına çok güvendiğimiz, inandığımız hiç kimse olmayacak. Çünkü onlarda kendi hesabının telâşesin de olacaklar. Gelin el birliğiyle kur’ana müracaat edelim. Onu anlamaya çalışalım. Onun onaylamadığı hiçbir sözün ardı sıra gitmeyelim. Peygamberimizin yolunu izlemek istiyorsak, bizlerde kur’anın yolunu izleyerek, peygamberimizin gerçek ümmeti olduğunu gösterelim. Hesabın görüleceği gün, yüzlerimizin ak olmasını isteyen, emin olduğumuz bilginin ardında gitmelidir. Rabbim bizleri, hesaba çekeceği kitabı apaçık söylemiş ise, bunun dışındaki kitaplara bizleri yönlendirmek isteyenlere, lütfen artık kanmayalım. Kur’anı anladığımız dilden bolca okuyalım, ayetler üzerinde düşünelim, aklımızı kullanalım. Çevremizden yardımlar alıp, kur’anı çok daha iyi anlamanın yollarını izleyelim. Bunu yapmamızı Rabbim söylüyorsa, en doğru yol bu yol demektir. Birileri bizlere, sen kur’an dan anlayamazsın, anladığın dilden okusan da işe yaramaz, sen hüküm çıkaramazsın, kur’an da her şey yoktur, kur’anı anlamak için büyük ilim tahsil etmen gerekir diyorsa, bilmeliyiz ki bu insanlar, bizleri kur’an dan uzaklaştırmak isteyen, İslam ı kendi çıkarları doğrultusunda kullanan, Allahın emrettiği dışında çok farklı bir inanç yaratan insanlardır. Çünkü Allah sizlere gönül gözlerinizi açacak, sizlere doğruyu gösterecek, kolaylaştırılmış, her şeyden nice örnekler verilen, anlaşılacak bir rehber gönderdim diyor. Beşerin bile bir konuda yazdığı rehber kitap anlaşılıyor da fayda sağlıyorsa, nasıl olurda Yüce Rabbimin imtihan edeceği rehber kitap, güneş, gönül gözü anlaşılması zor olur? Hepimiz bu soruyu düşünelim ve imanımıza bu doğrultuda yön verelim. Rabbim cümlemizi kur’anın rehberliğinden, onun ışığından, nurundan ayırmasın. Aklını kullanarak iman eden kulları arasına alsın inşallah cümlemizi. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK | |
Konu Sahibi HALUK GÜMÜŞTABAK 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
İbretlik bir kıssadan hisse. | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | kamer34 | 6 | 2567 | 21 Nisan 2011 21:45 |
Kendi ellerimizle cehennemin kapısını açmayalım. | Makale ve Köşe Yazıları | HakikaT | 10 | 5368 | 12 Nisan 2011 12:36 |
Allah Kur'an ayetlerini elçisine, RÜYASINDA vah... | Makale ve Köşe Yazıları | yakuti | 7 | 2733 | 20 Mart 2011 19:44 |
Bakara 85. ayetten almamız gereken önemli dersler. | Makale ve Köşe Yazıları | kamer34 | 6 | 2627 | 16 Mart 2011 12:48 |
Kader konusunu kur'an ışığında nasıl anlamalıyız? | Makale ve Köşe Yazıları | talibetün | 5 | 2251 | 11 Mart 2011 21:19 |
15 Şubat 2011, 13:03 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 13038 Üyelik T.:
14 Aralık 2010 | Cevap: Haşr 7. ayette geçen, peygamberiniz neyi verdiyse onu alın....... selam Haluk gümüştabak arakadaşım Size ısrarla peygamber hakkında ki kurandan anladığınız tanımınızı yapın bunun üzerine mülaza edelim dedim,fakat bu feryadımı hep cevapsız kalmıştır. Size tekrar soruyorum 1- Kuranın içindeki peygamber tanımız nedir bizler nasıl bir peygambere iman edeceğiz 2- Peygamberin yapmış olduğu herhangi bir konuda ki kararı kuran tarafından tekzip edilmemişse bu islam dininde anlamı nedir. Bu iki soruya cevap vermediğiniz takdirde yetkilerimi kullanıp sizin bu sitede de yazı yayınlamanıza izin vermeyeciğimi bildiririm. Ben hiç kimsenin fikirlerinin bu sitede yayınlamsına karşı değilim fakat kendi fikirlerini açıkca orataya koymak yerine işi çetrefilli dolambaçlı bir şekilde asıl amacını gizleyerek durmadan Allah'ın Rasulüne yönelik bu haksız ithamlarda bulunmasınada tahammül edemiyorum. Benim klasik gelenekçi bir peygamber inacanına sahip olmadığımı biliyorsunuz.Ve durmadan aynı konu etrafında dönüp duruyorsunuz. Tamam şunu kabul ediyorum peygamberi tanımlama onu Allah'a ortak koşmama düşüncesi çok mühim bir konudur.Side onu tanımlayın diyorum fakat peygamberi tanımlama yerine haşr/7. ayeti cımbızla içinden alırlar diyorsun oysaki aynı işi kendiniz yapıyorsunuz. Siz peygamber tanımızı dürüstçe yapın Allah'ın hükümleri yerine hüküm koyanların kurandaki hükmünü yapın herkes bunu bilsin dileyen size bilerek inansın dileyen sizi tekvir etsin. sizden bu soruların cevabını bekliyorum saygılarımla |
15 Şubat 2011, 13:20 | Mesaj No:3 |
Cevap: Haşr 7. ayette geçen, peygamberiniz neyi verdiyse onu alın....... Benim için; (KONUYU NASILDA ÇARPTIRIP ASLINDA KURAN DEYİP KURANSIZ Bİ hayata yönelişin ispatını yapacaz...) demişsiniz, ama siz her ne hikmetse kur'an ile yetinemeyeceğinizi, yalnız kur'anın yeterli olmadığını kanıtlamaya çalışmışsınız. Çok ilginç bir yaklaşım. Demekki size göre sorduğunuz iki sorunun cevabını kur'andan bulmamız mümkün değil. Bu durumda acaba hangi mezhebin içtihatlarından yada doğru kabul ettiği hükümlerinden faydalanmalıyız? Madem kur'andan sorduklarınıza cevap bulamıyoruz, bu durumda herşeyden nice örnekler kur'anda yok demektir, sizin sözlerinize göre. En son cümleniz çok daha ilgin. ( her şey kuranda açıklanmışya ....) Allah açıklanmış diyor, ben değil. isteyen inanır isteyen inanmaz. Bizler imtihandayız, kimin hangi soruya yada hangi konuya ne şekilde cevap vereceğine, inanacağına doğrusu karışmak kimsenin zaten haddine değildir. Bu dünyada iman adına söylediklerimizin ve uyguladıklarımızın doğru yada yanlış cevabını, huzuru mahşerde göreceğiz. Sorduğunuz sorulara birçok yazımda cevapları vardır. Aynı şeyleri söylemekle bir sonuca varmamızda mümkün değildir. Sorduğunuz iki sorunun cevabını siz kur'anda bulamadığınıza göre, istediğiniz yerden bulmaktada özgürsünüz, buna karışamam. Ben bu iki sorunun cevabının kur'anda olduğunu açıkca görüyorum. Bu benim imtihan olduğum konudaki cevabımdır. Rabbin huzurunda hangimizin bu soruyu doğru cevapladığını göreceğiz. Bir arkadaşımız hala benim peygamberimizin konumu hakkında ki düşüncelerimi soruyor, tartışmak istediğini söylüyor. Yüzlerce kez söylediğim halde, anlatamadıysam, bundan sonra nasıl anlatayım. Bu konu hakkındaki düşüncelerimizin doğruluğunuda Rabbin huzurunda göreceğiz. Dikkat ederseniz yazdığım konu ile hiç alakası olmayan sorularla muhatap oluyorum, burasıda dikkat çekici. Bu örnekten yola çıkarak sorduğunuz iki sorunun cevabını herkez kendi nefsinde cevabını versin. Siz cevabı yoktur diyorda, rabbimin kur'ana sarılın her sorununuzu çözecek ve her sorunuza ışık tutacak dediğini açıkca gördüğünüz halde, hala bana böyle sorular sormaya devam ediyorsanız, bu türlü sorulara artık cevap vermeyeceğim. Bunu nasıl yorumlayacağınızda size kalmış. Saygılarımnla Halukgta | |
15 Şubat 2011, 13:36 | Mesaj No:4 | |
Durumu: Medine No : 13038 Üyelik T.:
14 Aralık 2010 | Cevap: Haşr 7. ayette geçen, peygamberiniz neyi verdiyse onu alın....... Alıntı:
Öncelikle şu hususu belirteyim kuran bana yeterli değil mezhepte lazımdır gibi bir düşünceyi yerden yere vurduğumu siz çok iyi biliyorsunuz.Müslümanlardan kardeşiminde böyel düşünmediğine Allahın huzurunda şahidlik ediyorum. Öyle düşünmediğimi hatta öyle düşünenlere iyi gözle bakmadığımı bildiğiniz halde halen bunlarla suçlanmak hakikaten bana ağır geliyor. Size insan gibi iki soru sordum size bugüne kadar hiç bir hadisten delil getirmedim. Dünkü yazımın birindede alimlerle ilgili fikirlerimi yazdım bunu okuyup azıcık adil olsanız olmazmı.Varsayalım ki ben cahilim peygamber hususunu tam bilmiyorum bu konuda beni aydınlatırmsınız diyorum fakat siz her nedense konuyu yine alimlere hadisler getiriyorsunuz. Size kuran'daki peygamber tanımınızı yapın diyorum.Siz bu vicdanlarda cevap bulacak bir sorudur diyorsunuz.Buna açıkgönüllükle cevap vermekten çekiniyorsunuz.Allah kuran da ya bir bilgi üzere iman edin yada bir bilgi üzere inkar edin demiyormu. O halde ben bu bilgiyi tam anlamıyorum yada yanlış anlıyorum sizden yardım istiyorum ve cevabınızı bekliyorum. | |
15 Şubat 2011, 13:38 | Mesaj No:5 |
Cevap: Haşr 7. ayette geçen, peygamberiniz neyi verdiyse onu alın....... Kur'an, tüm insanlığa, elçisinin kanalıyla tebliğ edilmiş bir nurdur, ışıktır, gönül gözüdür. Allah kur'anın ipine sarılın o sizin gönül gözlerinizi açacak diyorsa, ben ona sarılırım. Allah tüm insanlığa kur'an ile hükmedilmesini emretmişse, o kitapta herşeyden örnekler vardır. Allah sizleri bu kitaptan sorumlu tutuyorum , bu kitaptan hesaba çekeceğim diyorda, sakın velilerin ardına düşmeyin diyede uyarıyorsa, bu kitapta hükmü verilmeyen hiç birşey yok demektir. Dikkat ederseniz ben çok sakin ve saygılı olmaya çalışıyor ve benim gibi düşünmeyenlere karşı sözcüklerimi itinayla seçip, hiç kimseyi benim gibi düşünmeye zorlamıyorum. Peki sizin telaşeniz nedir? Niçin böyle davranıyorsunuz? Yazdığım yazının konuusndan uzak cevaplar var. Cümlelerinizi tekrar düşünün, aynı ithamları ben size yapmış olsam bana neler söylersiniz birde onu düşünün. Telaşe gerek yok, emaneti teslim ettikten sonra, sorduğunuz tüm soruların doğru cevabını rabbimden alacağız. | |
15 Şubat 2011, 13:44 | Mesaj No:6 |
Cevap: Haşr 7. ayette geçen, peygamberiniz neyi verdiyse onu alın....... Sayın Kamer Bey siz hala aynı soruyu bana soruyorsunuz, halbuki size okadar çok anlattım ki, doğrusu sözlerimden ne demek istediğimi anlayamadıysanız ne söyleyebilirim. Allah elçisine verdiği görev ve sorumluluğu çok açık yazmıştır. Yazdığım bu konu ile ilgili yazıma lütfen bakınız. Allahın elçisine vermediği bir yetkiyi, sorumluluğu eğer bizler vermeye çalışıyorsak, çok büyük yanlış yapıyoruz demektir. Amacınız anlamaksa lütfen bu konu ile ilgi yazdığım birkaç yazı var, tekrar okuyunuz, tabi niyetiniz benim bu konudaki düşüncelerimi anlamaksa. Bu konu çok önemli, onun için yazdığım yazılarda çok daha detaylı göreceksiniz. Saygılarımla | |
15 Şubat 2011, 13:56 | Mesaj No:7 | |
Durumu: Medine No : 13038 Üyelik T.:
14 Aralık 2010 | Cevap: Haşr 7. ayette geçen, peygamberiniz neyi verdiyse onu alın....... Alıntı:
Bismillah bismillah bismillah Haluk bey sizi Allah'tan korkmaya davet ediyor ve sizi ona havale ediyorum.Sizin hakikaten Dürüstlüğünüzde şüphe etmeye başaldım.olmadık şeylerele insanı itham ediyorsunuz Allah kuru iftiradan saklasın inşallah.Şu cümlenize bakarmsınız Allah sizleri bu kitaptan sorumlu tutuyorum , bu kitaptan hesaba çekeceğim diyorda, sakın velilerin ardına düşmeyin diyede uyarıyorsa, bu kitapta hükmü verilmeyen hiç birşey yok demektir. Eğer bu veliden kastınız allahın rasulü ise evet onun peşine düşüyorum.eğer başka zatlar ise... Bu nasıl bir cümle böyle bu sitede bu kadar yazı yazdım bana bunu nasıl yakıştırdınız. Benim tüm yazılarımın içerisinde bir tek cümle varmı bu yazı destekleyen el insaf haluk bey el insaf.Siz çok sakinsinizde ben size küfürmü ettim yaşınız kaç bilemiyorum fakat yaşınız ister benden küçük olsun ister benden büyük olsun ben ne size nede hiç kimseye küfür etmem etmedimde. Telaşa kapılan benmiyim sizmi bunu Allah daha iyi bilir.Peygamberle ilgili kurandan anladığım tanımımı tüm çıplaklığıyla ortaya koydum dieyen kabu dileyen red Fakat siz bunu bile yapmaktan kaçınıyorsunuz.Telaşlı olan kim acaba. Haluk bey peygamber tanımınızı yaparmsınız lütfen konuyu başka yere çekmeden.Size hakaret içerikli sözlerim varsa buyrun ortaya koyun onun için Allah'tan af dileyeyim lütfen. Peygamber vefat etmiştir.Günümüzde onu nasıl tanımlayacağız cevabınız bekliyorum Haluk bey | |
15 Şubat 2011, 14:05 | Mesaj No:8 |
Cevap: Haşr 7. ayette geçen, peygamberiniz neyi verdiyse onu alın....... Kamer Bey şu sözlerimle sizin verdiğiniz cevabı anladıysanız sizinle daha fazla konuşmamın bir anlamı yoktur. ( Allah sizleri bu kitaptan sorumlu tutuyorum , bu kitaptan hesaba çekeceğim diyorda, sakın velilerin ardına düşmeyin diyede uyarıyorsa, bu kitapta hükmü verilmeyen hiç birşey yok demektir. Eğer bu veliden kastınız allahın rasulü ise evet onun peşine düşüyorum.eğer başka zatlar ise... Rabbim saklasın bu nasıl bir anlayış şekli Allahınızı severseniz. Bu ayeti Allah, elçisine bizlere tebliğ etmesi için iletiyor. Siz kalktınız Allahın resulü ile veliyi aynı kefeye koydunuz. Kusura bakmayın kardeşim sizin sözleriniz karşınızdaki insanı hançerliyor. Sakin olma konusuna gelince. O cevap sizemi yazılmış? Dikkat ettiniz mi? Sizin isminizlemi başlıyor? Diyorum ya kusura bakmayın artık cevap vermeyeceğim. Önce niyet çok önemlidir. | |
15 Şubat 2011, 14:38 | Mesaj No:9 | |
Durumu: Medine No : 13038 Üyelik T.:
14 Aralık 2010 | Cevap: Haşr 7. ayette geçen, peygamberiniz neyi verdiyse onu alın....... Alıntı:
Ben veli ile peygamberi aynı keseye koymadım sayın abim neden konuyu buralara çekiyorsunuz.Cümlem orda Eğer sizin kastettiğiniz Allah'ın Rasulu ise dedim değilse zaten problem yok demektir. Madem ki Allah'ın Rasulu değil veli kastınız o halde bana neden bu muameleyi yapıyorsunuz.Size karşı hangi alimin hangi velinin sözünü delil getirdim,beni neden bununla itham ediyorsunuz onu dedim.Bu bana haksızlıktır dedim. Bak sayın abim sizin fikirlerinizi eleştirebilirim sizde benim fikirlerimi eleştirebilirsiniz bunda bir sakınca yoktur.Benim sizin yazınızı silmek zorunda kalacağımı belirtmemin sebebi kendi düşüncenizin ana eksenini oluşturan konuda dürüst davranmadığınıza kanaat ettiğimden dolayıdır. Peygamber tanımınızı dürüst bir şekilde ortaya koymanızı istirham ettim.Siz peygamber itaati anlatmaya başladınız. Diyorum ki Rasul vefat etmiştir biz günümüzde onu nasıl bileceğiz bu konuda halen sizden cevap gelecek. Şunuda unutmayalım lütfen. Her insan bazı insanlardan etkilenebilir,bu etlendikleri insanlar bazen bir şeyh,bazen bir alim bazende normal bir insan olabilir.Sizin bile düşündüğünüz fikirlerinizin birilerinden etkilenerek aldığınız kadar doğal bir şey olamaz.Bizim şuan anki konumuz bu değil biz kuran da mutlak itaat edilmeye layık Allah'ın elçisini mülaza ediyoruz. Onun için bana alimlerden bidatlardan hurafelerden örnekler vermeyin lütfen.Çünki ben size doğrudan kuranla konuşmaya çalışıyorum. Siz kuran'daki peygamber tanımızı yaparsanız bende yine kurandan size cevap vereceğim inşallah.Peygamber tanımı olmaz bu vicdani birşey derseniz kurana ters düşüceğinizi size hatırlatırım. Teşekkür ediyorum cevabınızı bekliyorum | |
15 Şubat 2011, 15:18 | Mesaj No:10 |
Durumu: Medine No : 13038 Üyelik T.:
14 Aralık 2010 | Cevap: Haşr 7. ayette geçen, peygamberiniz neyi verdiyse onu alın....... Haluk bey bu yazı benim daha evvel bu sitetede yayınladığım bir yazı lütfen okurmusunuz ""Bismillahirrahmanirrahim"" Eşrefoğlu arkadaşım sünnet ikinici kaynaktır yada dinde başka kaynaklarda vardır başlığını açtığımız zaman işte asıl sorun burda başlamakatdır.Halbuki kurani kerimde çok muhkem ayetlerden Allah'ın Rasulunün nübüvet esnasında doğumundan vefatına kadar kontrol altında olduğunu biliyoruz. O halde peygamberimizin din adına söylediği ve yaptıkları müslümanlar için nasıl ikinci kaynak olabilir.Ben dikkatleri hep bu yöne çekmeye çalışmaktayım. O hevasından konuşmayacağına göre onun hayatı ve ahlakı Yüce Allah'ımız tarafından övülmeye layık görüldüğüne göre nasıl ikinci kaynak olabilirki.O kuranın yaşanmış tefsir edilmiş halidir.Kuranın yaşanmış tefsirr edilmiş halini,Allah makbul gördüğüne göre bu birinci kaynaktır demek daha doğru olur kanısındayım. Çünki Hz.Ayşe annemiz onun hayatı kurandır diye buyurmuştur.Muhsin hocanın başlık yaptığı sinsi plan hakikaten takdire şayandır.Kuran ehli olduğunu söyleyenler ister bilerek ister bilmeyerek peygamberi devre dışı bırakmanın çabasına hizmet etmektedirler. Gelgelelim kuran da ki peygamberi daha iyi anlamadaki yardımcı açıklıyıcı kitaplara. Allah bazılarınızı bazılarıza üstün kıldım buyurur.Bütün insanların,doğayı,hayatı,olayları yorumları,anlama ve anlatma kabiliyetleri farklıdır farklıdır.İşte bu sebeple anlama ve anlatma kabileyetleri üst seviyelerde gelişmiş olan insanlar,Allah'ın kitabına daha vakıf olmuş din kardeşlerimize alim diyoruz. Bu alim kardeşlerimiz hayatlarının büyük bir bölümünü,Allah'ın kitabı üzere ilim yaparak geçirdiklerinden dolayı bizden daha fazla bilgi sahibi olmaları,amlama ve anlatma melekelerinin daha çok gelişmiş olması kadar tabi doşal bir şey olamaz. Burada dikkat edilmesi gereken husus şudur,her müslüman tevhid noktasında dinin özünü gerektiren bilgilere,yeterli seviyede olacaktır ki, alimlerimizin insan olması hasebiyle tevhidi noktlarda hata yaptıklarında onları düzeltebilsinler. ""Hz.Ömer birgün vaaz ederken:ey cemaat ben halifeniz olarak bir gün yanlış yaparsam sizler ne yapacaksınız.Cemaatin içerisinde bir müslüman:siz yanlış yaparsanız ben sizi kılıcımla düzeltirim dedi.Hz.Ömer:Allah'ıma şükürler olsun ki Ömer bin Hattab yanlış yapığında onu düzeltecek müslümanlar vardır dedi."" İşte bu anlayış bütün alimlerimiz de vardı,fakat alimlerimize sonradan tabi olduklarını ileri sürenler,bırak onların yanlışlarını düzeltme düşüncesi,adeta onları dinin önüne koymaktadırlar. Halbuki onlar bizim için dini daha iyi anlama yada,melekeleri az gelişmiş insanların dini doğru anlamaları noktasında büyük bir Allah'ın lütfudurlar.Bu sebeple alimlerimizin kitaplarını fikirlerini Allah'ın kitabı gibi görmemek onların birer insan olduklarını her zaman hatırlamak,hata yaptıkları zaman kılıcımızla onları düzeltmeyi düşünmemiz gerekmektedir. Bizim bu düşüncemizi eğer onlar şuan yaşamış olsalardı bu onları çok mutlu edeceğine inanmaktayım. ALİMLERİ BIRAKIN DİNİN ÖNENE KOYMAYI İSLAMİ OLMAYAN TERİMLERE DAHİ TAHAMMÜL EDİMEDİĞİMİ DAHA ÖNCEKİ BİR YAZIMI BURAYA ALINTI YAPIYORUM LÜTFEN OKUYUN DA BENİ DÜŞÜNMEDİĞİM DÜŞÜNCELERELE İTHAM ETMEYİN LÜTFEN Muhsin hocam tasavuf terimine yüklemiş olduğunuz mana elbetteki kuranda karşılığı olan manalardır buna hiç bir itirazım yok. Ben bu terimleri türetenlerin senin kadar masumane anlamlar yüklediklerine maalesef inamıyorum.Birde konu din olunca neden Allah'ın bizim için beğendiği teremilerin yerine başka terimler kullanıyoruz onuda bir türlü hazm edemiyorum. Hocam siz arapçayı bilen bir insansınız,kurandaki terimleri arap putperestleri kendi kafalarına göre anlamlar yüklemiş,günlük hayatlarında kullanıyorlardı şunu iyi biliyorsunuz ki Allah bu terimleri almış ıslah etmiş ve inanılmaz anlamlar yüklemişitir öyle değilmi hocam. O halde hangi insan,hangi alim haşa Allah kadar bilgedir? Allah'ın bu kadar güzel anlam yüklediği terimleri kim meydana getirebilir ki.Allah bu ayetlere benzer bir ayet yazsınlar da görelim bakalım diye buyurmuyormu?işte o ayetler o terimlerle kuranda ifadesini bulmuştur. Yanlışmıyım hocam? Selamun Aleykum |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Konuyu değerlendir | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
NUR SURESİ 31. AYETTE GEÇEN SÜSLERİNİ/ZİYNETLERİNİ SÖZLERİNDEN NE ANLAMALIYIZ? | HALUK GÜMÜŞTABAK | Kur'ân-ı Kerim Genel | 39 | 07 Mayıs 2015 22:33 |
Araf Suresi 40. ayette bahsi geçen konu kara delik olabilir mi? | Allahın kulu_ | Serbest Kürsü | 3 | 26 Eylül 2014 16:32 |
KURANI kerimde adı geçen hayvanlar hangi ayette geçtiği | MusabBinumeyr | Konular İle İlgili Ayetler | 0 | 09Haziran 2012 21:02 |
Haşr (toplanma) | YaŞuHa | Ölüm-Ahiret-Sırat-Mizan-Kader | 0 | 08Haziran 2011 00:10 |
Alın götürün | _bülbül_ | Şiirler ve Şairler | 9 | 09 Ağustos 2008 12:17 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|