Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Nur suresi Medine'de nazil olmuş bir suredir.Medine'de İslam toplumunun en önemli öğesi olan ailenin nasıl oluşturulması gerektiği üzerinde duruyor.Eş seçerken dikkatli olunması gerektiğini, zina eden ya da müşrik kimselerle evlenilmemesi gerektiği üzerinde duruluyor.Temiz bir aile, şaibesiz bir yuva kurulması hususunu öncelliyor bu ayetler.Allah pis olan,necis sayılan müşriklerle bir müminin evlenmesini yasaklıyor.Zina eden kimseler zina eden kimselere layıktır. İslam dini öyle bir toplum oluşturmayı hedefler ki o toplumda kadın da, erkek de temiz olacak, iffetli olacak. Her ikisi de Allah’ın meşru kıldığı nikah dışı ilişkiyi asla benimsemeyecek. Rabbimiz nikah dışı ilişkiyi pis kabul etmiştir. Hiç bir zaman Allah’a inandığını iddia eden ne Müslüman erkek, ne de Müslüman kadın Allah’ın yasaklamış olduğu bir davranışta bulunmayı düşünemez. Şayet bir erkek veya bir kadın Allah’ın yasaklamış olduğu böyle bir ilişkide bulunmuş ama hemen arkasından tevbe etmiş ve o işle bir daha ilgilenmemişse elbette Allah onu affeder. Böyle birisi asla bir daha Müslüman ve temiz bir kadınla evlenemeyecek demek caiz değildir. Nesai, Abdullah Bin Amr el As’tan şunu rivâyet eder: “Ümmü Mahzul adında bir kadın Medine’de fahişelik yapardı. Bir Müslüman bu kadınla evlenmek için Rasulullah’a müracaat edince Allah’ın Resûlü onun bu kadınla evlen-mesini reddetti ve işte ona Nur 3.ayeti okudu.” Yine Tirmizî ve Ebu Dâvût Mekke’nin cahiliye dönemi ahlâksız kadınlarından birisiyle evlenmek isteyen bir Müslümanı Rasulullah efendimizin kendisine işte bu ayeti okuyarak menettiğini haber verir. Allah’ın Resûlü kendisine yapılan bu tür müracaatlar karşısında şöyle buyurmaktadır: “Karısının ahlaksız olduğunu bildiği halde onunla beraberliği sürdüren kimse asla cennete giremeyecektir.” Yine Nesai ve Ebu Davud’un rivâyetlerine göre Rasulullah efendimiz bekar oldukları halde zina eden kadın ve erkeğe cezalarını uyguladıktan sonra onları evlendirdiğini görüyoruz. Abdullah İbni Ömer efendimiz bir olay anlatır. Bir adam kendisinin evine misafir ola-rak gelen bir kişinin kendi kızıyla zina ettiklerini tespit eder ve üstü kapalı olarak bunu Rasulullah efendimize anlatmaya çalışır. Rasulullah efendimiz de Hz. Ömer’e der ki; dışarı çık ve müsait bir yerde bu adamın ne demek istediğini anlamaya çalış. Ömer efendimiz durumu anlayınca Rasûlullah efendimize anlatır. Rasûlullah efendimiz de: Yazıklar olsun, kızının sırrını neden gizliyorsun? buyurur, sonra her ikisinin de cezalarını verdikten sonra o ikisini evlendirip bir yıl sürgün ettiğini anlatır. Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
|
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Ayrıca bakara 221. ayetinde müslümanın ,müşrik ile,yani fiilinde şirk olan biriyle evlenmesi yasaklanmıştır..kendini müslüman olarak tanımlayan ama hayatında şirk olan toplumların içinde yaşayan müslümanlar için MÜŞRİK,MÜSLÜMAN AYIRIMI YAPMASI BU YÜZDEN İLK TEMEL İSLAMIN ESASIDIR.. BAKARA SÜRESİ..221 - Müşrik kadınları, iman etmedikçe nikâhlamayın. Bir müşrik kadın, sizin hoşunuza gitse bile, iman etmiş olan bir cariye herhalde ondan daha hayırlıdır. Müşrik erkeklere de mümin kadınları nikâh ettirmeyin. Bir müşrik, sizin hoşunuza gitse bile, mümin bir köle elbette ondan daha hayırlıdır. Onlar sizi ateşe davet ederler, Allah ise, kendi izniyle cennete ve mağfirete davet ediyor ve âyetlerini insanlara açıklıyor. Umulur ki onlar hatırda tutup, öğüt alırlar. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Açıklamada yapmışsınız Allah c.c. razı olsun..Sormak istiyorum ama haddimi aşmaktanda korkuyorum Fecr hocam. Verdiğiniz cevaba bir soru soracağım şayet fazla kurcalama derseniz anlarım ama öğrenmek istiyorum ukalalık yapmak değil amacım..... Zina etmek ile Şirk koşmak aynı değildir. Allah zinayı affedebiliyor ama şirki affetmiyor 1-Aynı ayetin içinde neden her ikisi alınmış zina ve şirk koşmak ? 2- “Karısının ahlaksız olduğunu bildiği halde onunla beraberliği sürdüren kimse asla cennete giremeyecektir.” Peygamber Efendimizin s.a.v. Bu hadisi sadece bayanlarımı alır içine ? |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Nur suresi 3.ayette zina ve şirkin bir arada geçmesi demek, ikisinin aynı kategoride olduğunu göstermez. Ayette zina eden ancak başka bir zina eden birisiyle evlenmeye haktır. Müşrik bir kimseye de ancak başka bir müşrik evlenebilir yani ikisi bir birine denktir. Zina eden bir erkekle iffetli bir hanımın evlenmesini istemek, iffetli bir bayana haksızlık değil midir? Yine müşrik bir kimseyle imanlı birisinin evlenmesi de haksızlığın ta kendisidir. Bu yüzden ayetlerde Müşrikler ile Müminlerin evlenmesi haram kılınıyor. Kişi ben müşrik birisiyle evlenmesi demek,Allah'ın çizmiş olduğu sınırları geçmek demektir. Bu evlilikte ne hayır olur, ne de bereket olur. İsyan üzere kurulu bir evlilik olur. Alıntı:
|
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... sa hocam ben orta okula giderken markete ik uc abur cubur aldım parasını sonra vereyım dedım vermedim ara soğudu ama ben hala unutamadım sonrada utandım veremedim acaba bu kul hakkı olur mu acil cevp beklyorum aeo |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
eğer halen o market sahibini tanıyorsanız gidin helallik isteyin.bu hem sizin ferahlamanıza sebebde olacaktır,hem o kişinin belki hayatındaki eksikliklerinin peşine düşecek bi yol olmaya vesile olur... |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... bahailikte oruç perhiz şeklinde oluyor oruçta perhiz nasıl olur cevaplarsanız sevinirim |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
Bahai takvimine göre 2 ile 21 Mart tarihleri arasındaki dönem oruç ayıdır. Güneşin doğuşundan batışına kadar hiçbir şey yenilip içilmez. Orucu perhiz şeklinde tutmak da şöyle olur: Mesela; kişi belirli günlerde ya da bir gün belli şeyleri yemeyerek perhiz yapıyor. Belirlediği bir içeceği ya da yemeği o gün hiç ağzına almıyor. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
Oruç perhizi ise biraz farklıdır. Belli yiyecekleri yemiyorlar , bunun dışındakileri rahat yiyorlar |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... sa bir erkek eşinin annesine hitaben karısına küfür ederse,söverse nikahları düşermi |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
|
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Nilkah düşmesi şöyle olabilir ama Allaha küfreder yani dinden çıkar.E dinden çıkanın da nikahı düşer Ya da boşanmak kastı ile karısına senin sırtın annemin sırtı gibi vs. Bir cümle kurar. Ama normal şartlarda kendi annesine ya da karısının annesine sövmesiyle düşmez... |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
nikah düşmez,nikahın düşmesi için üçtalak gerçekleşmesi lazım buda 12 AY gibi bi süreç içerisinde olur EŞLER TARAFINDAN BU SÜREDE GERÇEKLEŞİR...TALAK SÜRESİNİ OKUYUN..... |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... sayın hocalarım pehlivan nickli arkadaşımızın bizlere sorduğu soruları siz tam anlamıyla cevap verebilirsiniz lütfen yardım eder misiniz sorular şunlar pehlivan´isimli üyeden alıntı [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] arkadaşlar bazı konular kafama takıldı bilenler izah ederse çok sevinirim 1.isimlerin başındaki bin ibn çok aklımı karıştırıyor,cahilliğime verip anlatırsanız çok sevinirim ör :abdullah b. said b. el as,ibn hace el eskani vb gibi 2.nesh edilen ayetler kurana alınmamıştır diyor nasıl olmuş örnek verebilir misiniz ? 3.hz.osman kuranında harflarde bedel olmuştur deniyor bu nasıl oluyor ? |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
Ali:Çocuk Veli: Babası Ahmet:Dedesi Mehmet: Dedesinin babası Bu kişiyi Arapçada belirtirken şöyle yazılır: Ali b.Veli b.Ahmet b.Mehmet Kız çocuğu için de; Fatıma :kız Aişe:anne Zeynep: anneanne Fatıma binti Aişe binti Zeynep diye yazılır ki soy ailesi belli olur 2-Nesh meselesi tefsir usulü konularından birisidir. Yıllardır tartışılan bir konudur. Bu konuda farklı görüşler vardır.Kimisi Kur'an ayetleri arasında nesh olduğunu iddia ederken kimisi nesh olmadığını söylemişlerdir. Nesh; bir hükmün başka bir hükümle ortadan kaldırılmasıdır. Kur'an'da şu anda hükmü kaldırılmış ayetler olduğunu iddia edenler vardır ki bunların delilleri Kur'an'da neshin olmadığını söyleyen Alimler tarafından delillerle çürütülüyor. Neshi kabul edenler kimi tedrici ayetleri nesh kabul ediyorlar. Mesela , içkinin tedrici olarak yasaklanması ile ayetleri. Kur'an'a alınmayan nesh olayına genellikle evli kişinin zina etmesi sonucunda recm cezası uygulanmasıyla ilgili rivayeti (recm ayeti ) kabul ederler. Fakat bu görüşler tartışmalı görüşlerdir. Tefsir usulunun çetrefilli konularından birisidir. 3- Bedel (veya ibdâl): Bazı harflerin başka bir harfe dönüştürülerek yazılması. Meselâ سَلَاسِلَا kelimesi20 tenvinden bedel elif ile yazılmıştır. Aynı şekilde وَكَاَيِّنْ lâfzındaki nûn'un aslı tenvin olduğu hâlde bu şekilde yazılmıştır. Buna karşılık لَنَسْفَعًا kelimesindeki tenvinin aslı te'kid nûnu (نْ) olduğu hâlde Mushaflarda bu şekilde yazılmıştır. Kezaاَلصَّلٰوة - اَلزَّكٰوة - اَلْحَيٰوة gibi bazı kelimeler -muzaf olmadıkları yerlerde- elif ile değil elif'den bedel vav ile yazılmıştır (Muzaf oldukları yerlerde ise -Tevbe 9/103 ve Hûd 11/87 hâriç- elif ile yazılmışlardır: عَنْ صَلَاتِهِمْ - وَمَا كَانَ صَلَاتُهُمْ - اِلَّا حَيَاتُنَا الدُّنْيَا - لِحَيَاتى). Bazı kelimelerde bulunan müennes tâ'ları da bazı yerlerde açık, bazı yerlerde kapalı yazılmıştır: Meselâ رَحْمَت - رَحْمَة ، نِعْمَت - نِعْمَة ، - سُنَّة سُنَّت kelimeleri böyledir. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Selamun Aleykum medineweb üyeleri... Hocalarımızın bilgisine ihtiyacım var.. Vefaat eden kişi için 7 si 40. gecesi ve 52. gecenin dinde hükmü nedir ? Vefaat eden kişi için hayır ve hasenat kapıları kapanmasın niyetiyle neler yapılabilir ? birde en başından beri sukünetimi korumama rağmen söz geçiremediğim gözyaşlarım var ailemden ve çevremden gizliyorum gördükleri zaman sen o çocuğu sel su içinde bırakıyorsun diyorlar bunun gerçekliği var mı ? Ama asla isyan etmedim etmiyorum kendimi sorguluyorum gözyaşlarım neden diye böyle sözler dile getirdikce çevrem üzüntüm kat kat artıyor sadece özlemimden hasretimden gözyaşlarım bu durum ve düşünce içinde ağladığım için oğluma azap varmıdır ? son olarakda yavrumun kılamadığı namazlar için ne yapabilirim ? |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
|
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
Alıntı:
Ölü için yapılacak en hayırlı iş, onun için dua etmektir yani Allah'tan onun günahlarını, kusurlarını affetmesini dilemektir. Kur'an'dan öğrendiğimiz dua ayetlerini okuyarak dua etmek en güzelidir. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... yalan yere yemin etmenin hele kuran-a el basarak yemin etmenin hükmü nedir? cevap verirseniz sevinirim. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... “ Allah’a karşı verdikleri sözü ve yeminlerini az bir bedelle değiştirenlere gelince, işte bunların ahirette bir payı yoktur. Kıyamet günü Allah onlarla konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları temize çıkarmayacaktır. Onlar için acı bir azâp vardır.” (3/Ali İmran-77) Allah, sizi yeminlerinizde bilmeyerek ettiğiniz lağıv (herhangi bir kasıt olmadan, kanaate göre yanlış yere yapılan yemin)dan sorumlu tutmaz. Fakat kalbinizin kazandığı yalan yere yapılan yeminden sorumlu tutar. Allah çok bağışlayıcıdır, çok halimdir.(2/Bakara-225) İman edenler: "Sizinle beraber olduklarına dair, Allah'a bütün güçleriyle yemin edenler bunlar mı?" derler. Onların bütün amelleri boşa gitmiştir ve kaybedenlerden olmuşlardır.(5/Maide-53) Allah sizi, kasıtsız olarak yaptığınız yeminlerinizden sorumlu tutmaz. Fakat kasıtlı yaptığınız yeminlerinizden sizi sorumlu tutar. Bozulan yeminin keffareti (cezası), ailenize yedirdiğinizin ortalamasından on yoksulu yedirmek veya giydirmek yahut da bir köle azad etmektir. Verecek bir şey bulamayan kimse için de üç gün oruç tutmaktır. İşte yemin ettiğiniz zaman yeminlerinizi bozmanın cezası budur.(5/Maide-89) Yeminlerinizi aranızda aldatma ve fesada vasıta edinmeyin, sonra sağlam basmışken bir ayak kayar da Allah yolundan saptığınız için, dünyada kötü azabı tadarsınız. Ahirette de size büyük bir azab olur.(16/Nahl-94) Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bir hadîs-i şerîflerinde şöyle buyururlar: “Yalan yere yemin ederek bir müslümanın hakkını gasbeden kimseye Allah cehennemi vâcip, cenneti de haram kılar.” Bunun üzerine bir kişi: Eğer o hak önemsiz bir şey ise yine böyle midir, yâ Rasûlullah? diye sordu. Peygamberimiz sallâllâhu aleyhi ve sellem: “Misvak ağacından bir dal parçası olsa bile böyledir” buyurdu. (Müslim, Îmân 218 Nesâî, Âdâbü’l-kudât 30; İbni Mâce, Ahkâm 9) . Abdullah İbni Amr İbni Âs radıyallahu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Büyük günahlar şunlardır: Allah'a ortak koşmak, ana babaya itaatsizlik etmek, haksız yere bir kimseyi öldürmek ve yalan yere yemin etmek." Buhârî'nin bir rivayeti şöyledir: Bir bedevî, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem'e gelerek: - Yâ Resûlallah! Büyük günahlar nelerdir? diye sordu. Peygamberimiz: - "Allah'a şirk koşmaktır" buyurdu. Sonra hangisidir, dedi? - "Yemîn-i gamûs" buyurdu. Hadisin ravisi Abdullah İbni Amr der ki: - Ben, yemîn-i gamûs nedir, diye sordum? Resûl-i Ekrem: "Bir müslümanın malından bir parça almak için yalan yere yapılan yemindir" buyurdular. Buhârî, Eymân 16, Diyât 2, İstitâbetü'l-mürteddîn 1. Ayrıca bk. Tirmizî, Tefsîru sûre(4) 6; Nesâî, Tahrîm 3, Kasâme 48 |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... İslam Dininde Kuran'a el basıp yemin etmek varmıdır? Bunu açıklamadınız. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
Kur'an'a el basıp yemin etmek uygulaması Kur'an ve sünnette olmayan bir uygulamadır. Yeminin yemin olarak kabul edilebilmesi için "vallahi,billahi,tallahi" gibi Allah'ın adı anılarak yapılan yemindir. Kur'an'a el basılarak yapılan yemin uygulaması dini değil de örfidir. Tarih içerisinde insanlar yaptıkları yeminleri tutmamaya, yamukluk yapmaya başlayınca , yapılan yeminin kuvvetli hale gelmesi/getirilmesi için karşısındaki insanlardan Kur'an'a el basarak yemin etmelerini istemişlerdir. Çünkü Kur'an Allah'ın vahyi olduğu ve Allah'ın zatı ve subuti subuti sıfatlarının yer aldığı kitap olduğu için yeminin daha sağlam,daha güçlü olduğu/olacağı düşüncesiyle hareket edilerek böyle bir uygulamaya gidildiğini düşünüyorum. Bazı hadislerde Allah Rasulunun "vallahi,tallahi,billahi" gibi yemin haricinde "Nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki" diye yemin ettiği görülüyor. Allah Rasulu ve Sahabenin Kur'an ayetleri ya da nüshaları üzerine el basarak yemin ettiğine dair her hangi bir uygulama yoktur. Çünkü Kur'an o dönemde daha "mushaf" haline getirilmemişti. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
CEVAB...Bu şekilde yemin edenler,İSLAMI BİLİYORLAR MI,bilmiyorlar mı ilk başta onu bilmek lazım.. islamı bilmiyorlarsa zaten YAPTIKLARI YEMİNİ TUTUP,TUTMAMALARI HAKKINDA Bİ HÜKÜM VERİLMEZ,islamı bilerek kabul eden müslümanlar, zaten bu şekilde islamı bilmeden kabul edenlerin ettikleri YEMİNE PEK GÜVENMEZLERDE, Rabbimizin ehli kitap hakkındaki kuranın şu ayerısı dikkate alınır bunlar için... EHLİ KİTAPTAN BAZILARI VARDIR ONLARA VERDİĞİNİZ EMANETE HIYANET ETMEZLER,BAZILARIDA VARDIR CÜZİ BİR ŞEYDE EMANET ETSENİZ VE BAŞINDADA DURSANIZ HİLEKARLIK YAPARLAR... Kısacası bu tür durumlarda İSLAMIN HÜKMÜNÜ VEREBİLMEK İÇİN İLK BAŞTA,KİŞİNİN İSLAMI BİLİP,BİLMESESİNE BAKILIR... |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... kız kaçırmanın hükmü nedir dinde hocam ? |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Kız kaçırma olayını çok yönlü ele almak gerekir: Kaçırılan kızın rızası var mı, yok mu? Kızın rızası yoksa kaçırma kesinlikle caiz değildir. Kızın rızası varsa; kız küçük mü yani akil baliğ çağına gelmiş mi , gelmemiş mi, akli yeterliliğe sahip mi , bilinçli bir tercihi söz konusu mu? Kızın ailesinin rızası var mı yok mu? Hanefi mezhebine göre nikahta velinin,anne ve babasının izni şart değildir. Şafii mezhebine göre velinin izni olmadan nikah olmaz. Nikah işinde örfi kuralları da dikkate almak gerekir. Kaçırılan kızın toplum nezdindeki durumunu ve ilerde ortaya çıkabilecek psikolojik ve sosyolojik sorunları da dikkate almak gerekir.Evliliğin güzel bir şekilde olması için gerek erkek gerekse kız taraflarının rızasının olması yani velilerin onayıyla yapılması lazımdır. Kız kaçırma gibi olaylara tevessül etmemek gerekir. Kaçırdıktan sonra bir çok aile facialarının olduğunu basından okuyoruz/duyuyoruz. Ayrıca kaçırılan kızın ailesinin toplum nazarındaki itibarının gölgelendiğini de unutmamak lazımdır. Bir iş yaparken duygulara göre hareket etmek yerine mantığa göre ve işin tüm boyutlarını dikkate alarak hareket etmek gerekir. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Bütün şartları zorluyacan ilk başta,yani gidip isteyecen usulunce,halen vermiyorlarsa,FECR abinin dediği gibi psikolojik durumların önünede geçebilirsen,yani elalemin ne diyeceğinin önüne geçebilirsen,ve en sonunda halen vermiyorlarsa,MESHEP İHTİLAFLARINI BOŞ VERECEN,o zaman kaçırabilirsin...ama duygusal davranmıyacan,çok ama çok düşünecendüşünceli000, Bira anDA alıp götürecende,ki KENDİ RIZASI OLMASA ZATEN CAİZ DEĞİLDE,ONDAN SONRASI Bİ HAYAT ÇOK İYİ DÜŞÜN...Hele bide örflerinde kaçırılma mevzusu KINANICAK AĞIRLIKTA İSE,BUNUN ÖNÜNDE DURACAK VE KIZI ZAYİ ETMİYECEKSEN ,BU GÜCÜN VARSA ,KENDİNDE BU GÜCÜ GÖRÜYOR VE KALDIRACAĞIN Bİ İŞSE ,ER MEYDANI BUYUR... |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... tembel reis,sunu iyi dinle , Benim bir komsum var aileyi cok begenirim bana göre dört dörtlük bir aile ,20 yasinda bir genc kizlari vardi.Bu kiz ayni zamanda ögrencimdi.Anne Türkiyeye giitigi zaman kiz birdnbire ortadan kayboldu,ve tam 6 gün kendisinden haber alinamadi... Anne türkiyede feryadi figan ediyordu.Biz anladik aslinda sevdigine kacmistir dedik,ama ne arkadaslari ne kardesi kimse bir sey bilmeyince ,organ mafyasindan tutta,her türlü korkulu ihtimaller icinde kivrandi aile. Ailenin kulagina söyle bir haber gelir.Kiz ucmustur.Aile zanneder ki kiz ucurumdan uctu ve öldü.Halbuki ucakla gitmeye ucmak denildigi icin birisi ucakla gitmis yerine aileye uctu haberini ulastiriyor... Ölüm haberinden sonra ailenin hali malum.6.günde polis ""kiziniz falanca evde ""diyerek aileyi kizin yanina götürüyor.Kizin muhtemelen internetten bulup kactigi cocukla yasanti olarak asla denk degiller.Kiz büyük bir pismanlik icindedir,ama geri dönmez,Sizi cok uzdum,cezami cekecegim der.Kactigi kisiyi ceza olarak görmektedir.Isin en kötü yani ise inanclarindaki ayriliktir. Bu olay cok tazedir. Hikaye bu kadar_anneye dedim ki-E ölüm haberinden sonra kizinin sag oldugunu ögrenince cok sevinmissindir.Affeder gibi olmadin mi?Annenin cevabi kocasiyla birlikte aynidir. Keske ölseydi... Genc kardesim gel büyük sözü dinle,kacipta mutlu olan hic ama hic görmedim.Bir tane bile ,Isin fetva tarafini kenara birak,Ana babanin rizasi olmadan bir adim gidemezsin.Baba senin isini begenmiyorsa daha iyi isler yapacagina ikna et..Senin görevin budur. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... muallime ablacim çok etkili bir yorum yapmışsınız sizin gibi bilgili deneyimli kişiler bu sitede her zaman varolmali Allah razı olsun. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... selamün aleyküm bir erkekle,kadın ayrılmak niyetiyle evlerini ayırırsa ama erkek dilden boşadığını söylemezse,kadın da resmi nikahını vermezse adam'' iyi o zaman ben ölürsem maaşım sana kalır ''derse bu maaş kadına helal mıdır? imam nikahları ne durumdadır? not:bu ayrılık 3. seferdir de tekrarlanmışdır. Bu kadın veya adam bundan 5 ay veya 1 sene sonra imam nikahı ile evlenirse bu evlilik haram mıdır? |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... hocam Büyü ile insanları doğru yoldan saptırıp kendi emelleri için kullanan zalimler, bu insanı ibadetten,kuran yolundan alı koymaları,hastalandırmaları ve bazı büyük küçük günah işlemelerine sebep olmaları , bunun vebali büyü yapanın boynunamıdır,yapılanın mı? yıllar sonra bu kişi iyileşip geçmiş günahlarına, yani o devrede ki günahlarına kahroluyor tevbe ediyor bu kişin durumu ne olur hocam..kendisi üzüntüden psikiyatri tedavisi görmekte... |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... a.selam Talakın yani boşanmanın olması nasıl ki ilan gerekiyorsa yani toplumun bilmesi gerekiyorsa boşanma durumunda da toplumun bilmesi lazımdır. Gizli nikah ve gizli boşanmanın bir çok sakıncaları vardır. Sizin bahsettiğiniz durumda sadece evlerini ayırmışlar. Koca , hanımına üç kere "Boş ol" diye söylememişse yani talakın gereği olan boşanma sözlerini söylememişse talak vaki olmaz.Kadın ve erkek madem boşanma niyeti var o zaman boşanma sözünü söylemeleri gerekirdi. Ama hala birbirlerinden kopamadıkları anlaşılıyor. Erkek boşanmayı istedikten ve belli süre ayrı yaşadığını mahkemeye ispat ettiğinde mahkeme resmen boşar onları. Dinen boşanmış olup da resmen boşanmadan koca maaşını almak insani ve İslami bir davranış olmaz. Anlattığınız durumda imam nikahın feshi vuku bulmamış gibi. Dinen boşanma olmazsa kadın, başkası birisiyle evlenemez, ama erkek imam nikahıyla evlenebilir. Bunun cevazı vardır En doğrusu kadın ve erkeği bir araya şahitler/hakemlerle birlikte getirip meseleyi bir çözüme kavuşturmaya çalışmaktır. Eğer kesinkes boşanacaklarsa bir an önce evliliklerini sonlandırmak ve herkesin kendi işine bakması gerekir. Ya da tekrar bir araya gelip birbirlerine sabrederek evliliklerini devam ettirecekler. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
Kişi tevbe ettikten sonra önceki günahlarını Allah zaten affedeceğini belirtiyor ayetlerinde. Gönlünü ferah tutsun. Tevbesine sadık kalsın.Tekrar aynı hatalara/günahlara düşmesin yeter. Ona psikolojik motivasyon vermeye çalışın. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... yasin süresi ile alakalı bir kaç sorum olacaktı hocam; 1-sınava girecek kişi için veya ölen kişi için yasin okutmak doğru mudur? 2-ölen kişiye neden yasin okunur? 3-41 yasin okutmanın (ayrı kişilere)dinde yeri var mı ? |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
"Allah zihin açıklığı versin ona" " Allah sınavda ona yardım etsin" gibi İnşirah suresini ya da Musa a.s'ın duasını sınava giren kişi okuyabilir. Sınava giren kişi öncelikle sınava çalışmalıdır, sonra da dua etmelidir. Sınava çalışmadan işi duaya bırakmak, kolaycılıktır, ve bu durumda Allah da yardım etmez. Allah ilmi isteyene , rızkı dilediğine verir. İlim öncelikle talep edilecek ve sınava çalışacak ki başarılı olabilsin Ölülere yasin okumak ise Kur'an'da ya da Sahabe uygulamasında olmayan bir adettir. Yasin suresinin 70.ayetinde "bu kitabın dirileri uyarmak üzere gönderildiği"bahsedilir. Ayrıca Yasin suresinin mealine bakınca, orada ölülere dua anlamına gelecek ayetler yoktur. Yasin okunmalıdır ama ölülerden daha çok dirilere okunması gerekir.Ölüler için yapacağımız en güzel şey, onlar için hayır dualarda bulunmaktır. Kur'an'daki dua ayetlerini okumak , onların günahlarının affedilmesi için Allah'a yakarışta bulunmak yapılacak en iyi iştir. Zaten günlük namazlarımızda "Rabbena ve atina" dualarını okuyarak onlar için dua ediyoruz. 2-Ölen kişiye yasin okumak, sonradan oluşturulan bir gelenektir. Toplu merasimlerde illa yasin okumak gerekiyorsa, mealiyle birlikte okunması daha faydalı olur, ölüye bir faydası olmasa da hiç olmazsa dirilere, yasin suresini dinleyenlere faydası olabilir. 3-41 yasin okutma gibi şeylerin dinde yeri yoktur. Ölünün 7-40 sı gibi şeyler sonradan uydurulmuş uygulamalardır. Ölü için de 3 gün taziye yapılır, 3 günden sonra yapılan taziye de hoş karşılanmaz. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
cevap. Büyü itikatte zayıf olan kişilere kısa süreli geçici etki olsada,zamanla kendiliğinden bu büyü yok olmaya mahkumdur ve kişinin bir nevi geçici hafıza kaybına sebeb olur ama günaha düşmek gibi,hataya yol buldurmaz çünkü böyle bi güce sahip değildir BÜYÜ, Hatta itikadde sağlam olup her daim kuran talebeliğinde olup kurani hayat yaşamak için gayret eden kişiyede büyününde hiç bir etkisi olamaz,çünkü bu şekilde kurani hayat yaşayan kişi Allahın korumasındadır,musa as ma BÜYÜLENMİŞTİR DİYEN MÜŞRİK VE KAFİRLERE HİTABEN RABBİMİŞ O BÜYÜLENMİŞLERDENDE DEĞİLDİR,diyor muhammed rasul as içinde büyülenme gibi bi rivayet olsada sahih bi tarafı olmayan bi bilgidir... |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... bilinmez ne kadar güzel açıklamışsın Kendi Günahlarını yok beni büyüledilerde yaptım yok şöyle böyle diye başkalarına atmaya çalışırlar sen Allah'ın Gerçek kulu olsan içinde kötülük olmasa sana kimse bişey yapamaz ben bunu her zaman eşime anneme kaynanama söylerdim ama yok inanmıyorlar, dinimiz mantık dinidir, ama herkesin mantık anlayışına göre bir dindir kendi mantığına göre değil. ve işlediğin günahta kendi günahındır psikoloji bozuktu tedavi görüyordum yanlış yola saptım hep büyünün yüzünden bu tür kelimeler bana çok saçma geliyor. Tekrardan Allah razı olsun Senin yazdıklarını araştırdım ve Başka yerlerde paylaştım hakkını helal et. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Alıntı:
Yalnız mantık[aklını kullanma ,çalıştırma,devreye koyma] ile vahiy birdir ve birlikte hareket etmelidir ki islam dini olsun,yoksa tek başına mantık karanlıktadır,vahiy ise mantığı karanlıklardan aydınlığa sevk eden bi projektör kılavuzluğunu yapar,bunun için islam dini üzerinde olanların mantığı vahiyden azede hareket edemez,yoksa sizinde dediğiniz gibi her kişinin mantığında farklılık ve ayrılıklar olurki buda MANTIK ADEDİNCE DİN [yaşama biçimindeki ölçü]ler oluşur buda islam ile bağdaşmaz.. İslam dini aklını vahiyle kullananların dinidir,aklını kullanmayanlarda veya aklını hipotek ettirip,başkalarına havale eden ehli havelelerde islamdan değillerdir zaten... |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... bildiğim kadarıyla(şafii mezhebinde) haccın kişiye farz olmasının şartları altıdır(müslüman olmak,akıllı olmak, baliğ olmak, hür olmak , yol güvenliği , istitaat(güç yetirmek)tir)... ama bazı seydalarımız : ''kişinin evlenme yaşındaki çocuğu olduğu sürece kendisine hac ibadeti vacip değildir.'' diye bir engelden söz ediyorlar.hocalarımızdan bu konudaki bilgilerini paylaşmalarını önemle rica ediyorum.TEŞEKKÜRLER |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... "Sağlık ve servet yönünden haccetme imkanına sahip, hür, akıllı ve buluğ çağına erişmiş Müslümanların, ömürlerinde bir defa haccetmeleri farzdır. Bu şartları taşıyan kişinin, imkan elde edince, geciktirmeden bu farzı yerine getirmesi gerekir. Bu itibarla, kişinin evlenme çağında bekar çocuğu da bulunsa, bu şartları taşıması halinde hac etmesi farzdır. Hacca gitmeyip de, hac parasını çocuğunu evlendirmek için kullanırsa, hac yükümlülüğü üzerinden kalkmaz." alıntıdır. ...''kişinin evlenme yaşındaki çocuğu olduğu sürece kendisine hac ibadeti vacip değildir."ifadesi; evet vacip değildir çünkü farzdır. Zira böyle bi durum farziyyeti ortadan kaldırmaz. Umarım faydalı olmuştur. |
Cevap: Bir Sorum var Hocalarımızdan cvp bekliyorum... Maddi durumum iyi olduğu dönemlerde 4-5 tanıdığa maddi yönden destek olduk.Ama şu an zaruri bir sureç içinde olduğumu bildikleri halde onlar getirip vermediler bende artık daralınca istedim ama yinede ses yok hocam .Bu kişiler öğrendimki şehir dışından alış veriş marka alacak kadar durumları düzelmiş , düşündüm tekrar tekrar istedim ama bana hala durumunun iyi olmadığını söylüyor ,diğeri iflas etmiş ama şehir dışında aldığı miktarı ödeyebilecek bir işi var oda duymazdan geliyor diğerlerininde kendince haklı sebepleri var herhalde ben şunu sormak istiyorum hocam kirasını aldığımız bir ev var bir öğretmen eşide öğretmen arkadaş bir miktar para istiyor ben yok desem yalan olacak var desem kendimin ihtiyacı var arkadaş sıkıştırıyor ne yapmam lazım verip onumu dardan kurtarmalı yoksa ihtiyacım olan yerleremi kullanmam lazım ? Verdiğim miktarları nasıl almam lazım ? |
SAAT: 08:06 |
vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
User Alert System provided by
Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) -
vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.