sürekli sorulan soruyu sormak istiyorum

bazı hocalar asla ay hali gören kadının ezberden kurandan süre okuyamayacağını söylüyor

bazıları eğer felak nas ayetel kürsi okumasam korunmayacağım düşüncesinde olan kişi o süreleri okuyabilir diyor

ne yapmamız gerekir

bunla ilgili hadis var mı

Mehmetakif hocamın sorusunu sabote etmek istemiyorum ama kalbimize değinen imtihanımızı yönlendiren bir soru sormam gerek inşallah hocamın sorusundan sora bu cevaplanır(:

samimice tevbe nasıl edilir,

Bunun kıstası nedir,

Tevbe ettikten sonra hemen rahat hissetmek doğrumudur, yani Allah elbette affedicidilerin en affedicisidir ama insan kendine karşıda öyle hissedip hemen affederek bu rahatlığa kendisini koyması doğrumu

Şimdiden Allah razı olsun

“Ümmetimin son dönemlerinde bir takım adamlar olacaktır. Erkekler gibi eğerlerin (bineklerin) üzerine binip cami kapılarına ineceklerdir. Hanımları ise giyinik uryandır, (giyinik çıplaktır), başları üzerinde arık deve hörgücü gibisi vardır. Onalara lanet edin. Zira onlar lanet olunmuşlardır.” (Ahmet b.Hambel - müsned nr.6786, Ibn-i Hibban sahih nr:5655-7347)

Bu hadisin ikinci cümlesinde ne demek istiyor anlamadim

Yardım eder misiniz

islam fıkhında adetli kadının "namaz kılamayacağı, tavaf yapamayacağı, cinsellik olamayacağı" konularında ittifak vardır. Diğer konularda( camiye girip giremeyeceği, kuran okuyup okuyamayacağı, namaz dışındaki ibadetleri yapıp yapamayacağı,Mushaf'a dokunup dokunamayacağı vs) ihtilaflar olmuştur.

Kuran da "eza" olarak tarif edilen hayızın, eziyet çeken kadına ibadetler konusunda hastalık izni veriliyor. Ben izin kullanmak istemiyorum diyen kadına verilecek fetvalar ittifak noktasında "ilişki, tavaf ve namaz dışında" istediğin ibadeti yapabilirsin denilmiştir. Hayır sen izini kullanmak zorundasın her türlü ibadetten uzak duracaksın diyen fetvalar da mevcuttur. Tercihim ittifak edilen 3 YASAK dışında kadın her ibadeti YAPMAK İSTERSE YAPABİLMELİ.YAPMAK İSTEMEZSE MAZURDUR SORUMLU DEĞİLDİR.
'€œBirleşme dışında her şeyi yapın.' (Müslim, Hayd, 3/16; Ebu Davud, Tahare, 102 (258), Nikâh, 46; Tirmizi, Tefsir, 2/24; Nesei, Tahare, 180, Hayd, 8.)

SÜNNETULLAH GEREĞİ KADINA FİTRİ OLAN ZORUNLU BİR EZİYET VERECEKSİN,VE BU EZİYETİN CEZASINI KADINA KESECEKSİN.BU SÜNNETULLAH ADALETİNE AYKIRIDIR.
1000 aydan daha hayırlı bir gece olan kadir gecesi veya ömründe bi kez hacc fırsatı bulan veya zikr/ittikaflar gibi durumlarda yok sana kadir,yok sana arefe demek vicdanlı mıdır? SANMIYORUM.
BU DOĞRULTUDA VERİLEN FETVALARI TERCİH ETMİYORUM.
Allahu alem....

kul hakkı ve şirkin devam edilmesi dışında her günahın tevbesi mümkündür. Kul hakkını izale etmek şirkten vazgeçmek ile bu iki sorunda tevbe ile kapatılabilir.

şirk durumunda şirke götürecek düşünce fiillerden arınmak bu ağır suçtan kurtulmak için tevbe çözümdür.
kul hakkı ödenmesi mümkün durumda ise ödeme helallik ve tevbe mümkündür.ancak telafisi mümkün olmayan haksızca adam öldürmek gibi durumlarda tevbe haylı sıkıntılıdır.islam hukukunda katile kıssas yada maktulün yakınlarına diyet ödenmesi ile bu duruma çözüm bulunur.

bu iki durum dışında kalan kebair ve seğairler için tevbe kapısı her zaman açıktır.kuran deyımıyle "nasuh" tevbesi yani samimi içten dürüstçe yapılan tevbelerin makbul olacağı bildirilmiştir.tevbenin sağlıklı olması yani geçerli olması için GERÇEKTEN PİŞMANLIK VE DÖNMEMEK ÜZERE KARARLILIKTIR.
samimi pişmanlık ve dönmemek üzere kararlılık inşallah şu hadisi şerif ile taltif edilecektir.Ettaibu minezzenbi kemella zenbeleh( GÜNAHINA TEVBE EDEN GÜNAH İŞLEMEMİŞ GİBİDİR)


"Rabbimiz" Bizi kayıtsız şartsız sana teslim olan kimselerden eyle! Soyumuzdan da sürekli sana teslim olacak önder topluluklar var et! Bize nasıl kulluk yapacağımızı göster ve bizi affet! Hiç şüphe yok ki sen tevbeleri çokça kabul edensin, rahmetle muamele edensin! BAKARA 128

ikinci bölümde kadınların dışarıda Müslüman olması gerekirken Süslüman olanları teşhir ve tahkir ediliyor.
giyinir ama çıplaktır. Üstü Mekke altı Paris gibi. Vücut hatlarını bol elbise ile kamufle edememek, hatları teşhir etmek.. bol giyinir ama makyajı ile o tesettürün canına okur...veya tesettür tam makyaj yok ammmaa parfüm kokusu ile etrafına sinyal vererek BEN BURDAYIM mesajı ile kepazelik....veya hepsi tamam parfümsüz makyaj sız tesettüre uygun amma saçlar eşarpın altında farkedilen,kuaförden geliyorum,bakımlıyım sinyalleri görsel imajı ile tesettürün anasını ağlatmak...

giyinik çıplak tabiri bunlarla izah edilebilir...

İslam âlimlerinin çoğu hayız ve nifas halindeki bir kadının Kuran-ı Kerimi okuyamayacağı, dokunamayacağı ve ezberden bile okuyamayacağı hususunda ittifak etmişlerdir. Ancak Maliki mezhebi âlimlerine göre kadının hayız döneminde Kuranı ezberden okuması caiz görülmüştür. Hafızlık yapanların regl dönemlerinde Maliki mezhebinin hükmüne ittiba etmek suretiyle Kuran-ı Kerim ezberini yaptıkları bilinmektedir.


Ancak dua-niyaz, hamd u senâ, Allaha sığınma, zikir manasını muhtevi (içeren), ahkâm ifade etmeyen ayetleri-sureleri bu niyetle okumaları caizdir.

Bunun yanında, Kelime-i Şahâdet, Kelime-i Tevhid getirebilir, istiğfar-salavât-ı şerife okuyabilir, zikir cümlelerini bir veya birden fazla okumaları da caizdir.

Hanımların bugünlerde Kur'ân-i Kerim'in dışında tefsir, hadis ve fıkıh gibi dinî kitapları ellerine almaları İmam-ı Âzam'a (rh) göre caizdir. Ancak bu kitapların içinde bulunan âyetlere el sürmemeleri gerekir.

Ayetel kürsiyi okumayı adet haline getirmiş kişiler ,adet, regl,hayz oldukları sürece ayetel kürsi okumak istediklerinde faziletleri çok yüksek olan "Lahavle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim." veya "Bismillahillezi la yedurru mea ismihi şey'un filardi vela fissemai vehuvessemiulaliym."dualarını okuyabilirler.

Alimler Vakıa suresı 77-78 .ayetler ; aşağıdaki hadisleri ve benim buraya alamadığım bir çok hadisi delil getirmişlerdir.

Adetlinin ve lohusanın Kuran'dan bir ayetten az da olsa, okumaları haramdır. Çünkü Hz. Peygamberimiz (asm) adetli kadın da cünüp de Kuran'dan bir şey okumasın.buyurmuşlardır. (Tirmizi, Taharet 98,111; Nesai, Taharet, 170)

Cünüp, âdetli veya lohusa olan kadın, Kurân âyetlerinden hiç birini okuyamaz, caiz değildir. Bu hususta Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyururlar: Cünüp ve âdetli kadın Kurândan hiçbir ayeti-sureyi Kur'an niyetiyle okuyamaz. [İbni Mâce, Sünne, Tahâret, 105] Hatta bir âyetten daha az bile olsa okuyamazlar.

Hayızlı ve nifaslı bir kadının yapması haram olan işler şunlardır; namaz kılamaz, Mushafa dokunamaz, ezberden bile olsa Kuran-ı Kerim okuyamaz. (Dört Mezhebe Göre İslam Fıkhı, Abdurrahman Ceziri, c:1, s:174)

Hayız ve lohusalık sebebiyle, cünüplük dolayısıyla haram olan şeyler yedi husustur: Bütün namazlar, tilavet secdesi, Mushafa dokunmak, mescide girmek, tavaf, itikaf ve Kuran okumak. Ancak Mâlikilerde mutemet olan görüşe göre hayızlı ve nifaslı kadının, ezberden Kuran-ı Kerim okuması mekruh değildir. Ancak kanın kesilmesinden sonra gusledinceye kadar mutlak olarak hiçbir şey okuyamaz. Çünkü böyle bir durumda özrünün bulunması söz konusu değildir. (Prof. Dr. Vehbe Zuhayli; İslam Fıkhı Ansiklopedisi, c:1, s:357-359)


Şimdilerde özellikle mezheplere karşı çıkanların farklı görüşleri olsa da (hayız halindeki kadınların ,namaz ,oruç tavaf ,kuran okuma gibi ibadetleri yapabileceğine dair ) ümmetin asırlardır ittifak ettiği temel meselelerden konulardan şaşmamak gerektiği kanatındayım.Vesselam


Aliyyül-Kari, Fethu Babil-İnaye, I, 125; Maverdi, el-Havil-Kebir, I, 384; Rafii, el-Aziz Şerhul-Veciz, I, 293; İbn Kudame, el-Muğni (eş-Şerhul-Kebir ile birlikte) I, 418; İbn Kudame el-Makdisi, el-Kafi, I, 72].

[SIZE="3"]
Allah c.c buyuruyor;

Ey müminler ! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.(Tevbe /31)

Ey iman edenler! Samimi bir tevbe ile Allah'a dönün. Umulur ki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter. Peygamberi ve Onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Onların önlerinden ve sağlarından (amellerinin) nûrları aydınlatıp gider de, "Ey Rabbimiz! Nûrumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla; çünkü sen her şeye kadirsin" derler.(Tahrim /8 )

Masum olduğu halde Raasulullah efendimiz ümmetine meşru olduğunu öğretmek kiçin tevbeyi yeniler ,istiğfarı tekrar tekrar yapardı.
Rasulullah efendimiz "Ey insanlar! Allah'a tevbe edin ve ondan bağışlanma dileyin.Hakikaten ben günde yüz defa tevbe ediyorum " buyurdu (Müslim )

Imami Nevevi "Her bir günahtan tevbe etmek vaciptir.Yapılan isyan bir kul hakkına taalluk etmiyor da, şanı yüce Allah'la kendi arasında ise ,bu günahtan tevbenin üç şartı vardır.
1-Tecrid :Günahtan tamamıyla vazgeçip sıyrılmak ,o isyana ebedi olarak bir daha dönmemeye azmetmek
2-Nedamet :işlemiş olduğu günaha gerçekten pişman olmak
3-İ'tizar:İşlediği günahtan dolayı Cenab-ı haktan afedilmeyi dilemek

Bu üç şarttan biri olmazsa tevbe de sahih olmaz


Eğer günah,isyan; kul hakkıyla ilgili olursa tevbenin şartı dört olur

4-Şart ise ; kul hakkı sahibine hakkı ödenerek temizlenir.Eğer o hak mal ve buna benzer şeylerse ,o mal sahibine iade edilerek ödenir.Gıybet konusunda ise helalleşmek gerekir.Zina iftirası gibi bir günah söz konusuysa had gerekir.İşte bu surette bütün günahlardan kaçmak vaciptir.

Günahlarından hakikaten pişman olan müminin nişanesi gözyaşlarıdır.Gözyaşı,kalbin teessürü ,gözün niyazı ,Allaha tevbedir.

Tevbeden sonra hemen kendini affedilmiş hissetmek ,kişinin kendi manevi hissiyatına göre değişir .Tevbe edenlerin arasında da farklılıklar vardır Tevbenin aslı yukarda da dediğimiz gibi nedamet yani gerçek pişmanlık tevbe ,bir daha o günaha dönmemek ve o günahtan tiksintidir. Eğer bu nedamet olmadan "oh dilimle söyleyip kurtuldum " rahatlığı ise gerçek tevbe bu değildir.

muhsin hocam ve muallime hocam allah razı olsun sizlerden zamanınızı ayırıp öğrencilerimi de beni de bilgilendiriyorsun

açıklamalarınızda ve cümlelerde o kadar çok titiz davranıyorsunuz ki kendim konuyu araştırsam bile sizle o konu tamamlanıyor