tin suresindeki incir ve zeytine yeminle gerçekten o yiyecekler mi bahsediliyor yoksa filistin ve suriye mi kast ediliyor

beledil eminle peygamberimiz

turu sinin ile musa a.s

filistin ve suriye için de hz. isaya mı yemin ediliyor

bu süre tefsir konusudur hemde tefsir otoriterinin üzerinde ihtilaflar yığını olduğu bir süre...zeytine mi zeytin diyarı filistine mi? yahut incire mi veya peygamberler diyarı incir mekanına mı? sina dağına mı dağın özel konumuna mı ? kabeye mi ?
vs vs vs ....
uzun ve ittifak olmadığından bu konu netleştirilemiyor.bu sürenin 4 nimete yada mekana veya makama şahitlik etmesi ile tefsir alimleri başka/farklı bir ufka doğru açılım yapmaktadır....

Allahu alem...

baldızı ile ilişkisi olan bir günahkarın(Allah affetsin) sorusu;
baldızımla ilişkim var.olan oldu.evlenmek istiyorum.iki kız kardeş aynı anda nikah haram.eşimi boşasam? baldızımdan vazgeçsem?( bu mümkün değil).çözüm nedir hocalarım?

soruya ne cevap verileceği açıkçası tıkanıklık...Kuran ve sünnet çerçevesinde cevap vermeye çalışalım.

6 çeşit zina vardır.mahremle,mücahitlerin geride kalan eşleri ile,komşu ile,evliler ve yaşlılar,bekarların zinası olmak üzere 6 kategoride kategorize edilmiştir.
sizin sorunuz ile en ağır en kebair olan kısma girmektedir.mahrem yani ensest ilişkiler zinaların en kebairidir.

anne baba teyze hala gelin damat kardeş ve süt hısımları ebediyen haram kılındığından mahrem(ensest) kategorisindedirler.
Baldız ebediyen haram olmadığından bu kategoriye girmemekle birlikte ,eşinin kızkardeşi mahrem(ensest) sayılmıştır.bu durumda kebair zina kategorisinde değerlendirilir.

gelelim cevab olarak ne diyebilirize;

1-soruyu soran zina yapmıştır hemde en kebairini...
2-zina etti diye nikah kıyılabilir hakkı doğurmaz.
3-iki kızkardeşle birlikte nikah caiz olmadığına göre eşinizden yada baldızınızdan vazgeçmeniz gerekir.
4-vebalinizin hesabını Allaha verirsiniz.eşiniz sizi kabul etmeye devam ediyorsa yuvanıza dönün.baldızınızın defterini kesinlikle bir daha görüşmemek üzere kapatın.Allaha samimi ve kararlı bir şekilde tevbe ediniz...
5-hatada ısrar edip baldızınıza nikahı seçmeniz halinde eşinizden ayrılmak durumunda kalırsınız.
6-eşinizi yada baldızınızı seçmeniz durumunda,eşinizi ve eşinizin ailesini katlettiniz ne kadar huzurlu olabileceğini siz düşünün...
BENİM DÜŞÜNCEM EŞİNİZ SİZİ/HATANIZI KABUL EDERSE 4.MADDEYI SEÇMENİZ.

not:islam zinayı değil zinaya giden yolu bile yasaklıyor.YAKLAŞMAYINIZ DİYOR.aile içinde bireylerin odaları ayrı olmalı mahremiyete dikkat edilmelidir.anne baba bile çocuklarına karşı mahremiyetleri konusunda aynı disiplini göstermelidir.7 yaşından sonra kesinlikle yataklar ayrı olmalıdır.hatta anne oğul bile olsa aynı kural geçerlidir.aksi takdirde soruyu soran kardeşimizin düştüğü facıa duruma düşmek çok zor değildir.çünkü nefis şeytan pusuda beklemektedir ve gençlerimiz çocuklarımız da hz yusuf değildir ki O'nu da vahy kalkanı korumuştur.

düşmeyen kalkmayan bir Allah.insanlar beşer olarak düşer de kalkar da.melek değil ki. rencide etmeden "ya kafir ya zındik..." sloğanları ile alim müsvedelerinden farkınızı belirlediniz.Allah "şirk dışında tüm günahların tevbesini kabul eder" ayeti tesellidir umuttur.Allah razı olsun hocam.

eşime dönemem dönsemde kabul etmez.öneriniz 4 idi ben malesef 5'i seçmek zorundayım.günahı evlilikle silmek süpürmek umudundayım.
Saygılarımla.

suhuf gönderilen peygamberlere resul mü denir nebi mi

Hz. Hızır allah katında hikmet verilen kişi miydi yoksa peygamber miydi

bütün Resuller nebidir ama nebiler resul değildir.Resul yeni şeriat getiren kitap getiren peygamber demektir.nebiler ise kendisinden önceki resulerin şeriatına kitabına devam edenlerdir.dolayısıyla kitap ve suhuf sahipleri resuldur.

resuller:

1. Tevrat, Hz. Musa’ya gönderildi.
2. Zebur, Hz. Davut’a gönderildi.
3. incil, Hz. isa’ya gönderildi.
4. Kuran› Kerim, Peygamberimiz Hz. Muhammed’e gönderildi
5. Hz. Adem Peygambere 10 sayfa
6. Hz. Şit Peygambere 50 sayfa
7. Hz. İdris Peygambere 30 sayfa
8. Hz. İbrahim Peygambere 10 sayfa

nebiler

9. Nuh (A.S.)
10. Hûd (A.S.)
11. Salih (A.S.)
12. Lût (A.S.)
13. İsmail (A.S.)
14. İshak (A.S.)
15. Yâkup (A.S.)
16. Yûsuf (A.S.)
17. Eyyup (A.S.)
18. Şuayb (A.S.)
19. Harun (A.S.)
20. Süleyman (A.S.)
21. Elyasa (A.S.)
22. Zülkifl (A.S.)
23. Yûnus (A.S.)
24. Zekeriya (A.S.)
25. Yahya (A.S.)

hızır as hz musa as döneminde yaşamıştır.hikmet/ilim/irfan sahibi olduğu ayetlerle sabittir.ancak peygamber olduğu kuvvetle muhtemel olup kesin değildir.

öğrenci sorusu noel kutlaması yapmak günah mı dedi ben evet hrstiyanların adetini yapmış oluruz dedim

öğrencim noel kutlamanın neyi yanlış isanın doğumu dedi

ben dedim ki peygamberimizin doğum gününde kutlama yapıyor musun dedim buna cevap veremedi ama hala kutlanabilir bunda ne var ki dedi

o an başka öğrencim noel kutlaması değil yeni yıla giriş kutlaması dedi

ne desem de ikna edemediğim materyalist düşünen öğrencim noel kutlamada bir şey yok diye ısrar etti

ben bu öğrencime başka ne diyebilirim

yılbaşı ve diğer tüm yabancıları taklid islamda yasaklanmıştır.giyim kuşam,sosyal siyasal ferdi her anlamda islamın müslümanlar için yeterli bir projesi mevcuttur.vahy dışında adı sanı ne olursa olsun tüm beşeri izm'ler rededilir,benimseyen küfür ile itham edilir.

taklid maymunlara has bir durumdur.bir maymun ne kadar ustaca taklid ederse etsin maymun olmaktan kurtulamadığı gibi,taklid ettiği insanlar gibi insan da olamaz.

yılbaşı hz isanın doğumu kılıfı altında fuhuş içki rezalet her türlü pislik mevcuttur.bir peygamber içki ile mi fuhuş ile mi yad edilir !
dahası vahy şu prensibi bize ısrarla ve ciddiyetle emreder.kimi taklid edersen/özenirsen/imrenirsen ondansın(fehuwe mınhum).

özenti ve taklid zihniyeti kişiliksiz onursuz şahsiyetsiz özetle hiçbirşey olan insan kılığındaki maymunlarda olur.

işte şahsiyetsiz ve hiç bir şey olan insanların avcısı çoktur.moda adı altında,çağdaşlık adı altında,medeniyet adı altında binbir fırıldak çevrilir bu şahsiyetsiz kesim anında atlar.aynen sirklerde hayvanları yöneten takla attıran sirk yöneticisinin yaptığı gibi,bu şahsiyetsiz kesim maymun gibi oynatılır.

biri kulağına küpe takar ertesi gün kulağı deliklerden geçilmiyor....
kafasından başka her tarafı açık saçık ama kafasında tesettür eşarp...
sirk yöneticisi işini ustaca yapıyor malesef...

özetle yılbaşı rezaletleri biz müslümanların imanını bozar ve işimiz olamaz bu kepazeliklerle...sahih hadisi şerife göre bu kepazeliğe özenen kutlayan eğlenen onlar(yahudi,hristiyan,müşrik vs) gibidir.

taklid özenti moda hakkında geçmişte bir yazı kaleme almıştım.
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

muhsin hocam bu hadis sahih mi diye öğrencim sordu

ben netten bakınca hadisin zekat bölümünde yazıldığını gördüm

arap yarımadasının yeşermesi gerçek anlamda mı kullanılmış yoksa zekat konusu ile bağlantılı olarak mecazi bir anlam mı var

bu hadisi şerif buhari ve müslimde geçiyor.sahihtir tabi ki.
yeşerme derken bereket/zenginlik/petro/para anlamında kullanıldığını düşünüyorum.yoksa çölde yeşerme pek mantıklı değil.

hocam ben de zaten sahihliğini sormadım sahihliğinden eminim ama bu son cümlede peygamberimiz ne demek istemiştir diye düşündüm

hadis zekat bölümünde yer aldığı için kafama takılmıştı

sizin cevabınızı öğrencime ileteceğim inşallahc*

12. sınıf kız öğrencilerim dersde bir konuda çok ısrar etti ne dediysem ikna edemedim

çocukların sorusu şu; bir kişi bankadan koyduğu paranın faizini alıp fakirlere verse veya lotodan çıkan para ile fakirlere yardım etsem günah olur mu

ben dedim ki zaten o para haram sen haram bir şey ile helal bir iş yapamazsınız gibi sözler söyledim

çocuklar sonuca bakıyor

benim yaptığım bu yardım ile fakirin ihtiyacı gideriliyor yani iyi bir iş yapmış oluyorum diyorlar

nasıl cevap verebilirim ikna edebilmek için

Bir kadın bakımlı olmak için hafif makyaj yapsa öyle dışarı çıksa günah olur mu

Bir kadininTemizlik için dışarıda terledigi zaman erkek parfümü kullanmasında sakınca var mi

Affina siğinarak soruyorum göknur kadinin erkek parfümü ile ne işi var?

haramın azı da çoğu da haram. Gerekçe ne olursa olsun ahkamlar hükümsüz kalmaz. Soru şuna benzemiş "abdest almadan namaz kılsam olur mu" gibi bişey...
Nasredin hocaya atfedilen bir hikaye var. Hoca dua eder derki Allahım bu gün balık avlasam şansım yaver gitse en büyüğünü fakire vereceğim.. derkeen ilk oltasına kocaman bir balık takılır. İçinden bunu değil başkasını veririm der...bu esnada balık oltadan kurtulur denize düşer...
Allahımm der "ŞAKA YAPTIM YA.)

o fakire filan vereceğim temennileri de şakadan ibaret...verse dahi bu haramı değiştirmez.

bakımlı olmak ile temiz olmak farklı şeyler...temizlik imandandır. Dışarı da bakımlı olmak( müstehcen kıyafet,parfum,boya badana vs) tereddütsüz ittifakla haram olduğu kuşkusuz.
Müslüman kadın temiz olur düzenli olur bakımlı olur ama evinde...dışarıda tüm cazibe ve çekliciliğini yok etmek farzdır.aksi haramdır.

Kadin az olsun çok olsun süslenip dışarı çıkamaz,kendi güzelliğini namahreme gösteremez.Evde eşine istediği gibi güzelleşsin.Güzelliğini göstersin.Yani hafif makyajla dışarı çıkan kadın günahkar olur.

Kadının her ne kokusu olursa sürünüp dışarı çıkması yasaklanmıştır.Yasak açıktır.Ter kokusu bahane edilemez .Bugün kozmetik çok ilerledi herşeyin bir çaresi var.
Yalnız bu gençlere bunları anlatırken bazı önemli şeyleri de söylemek lazım.Bu hükümler İslami hükümlerin hepsinin yaşandığı toplumlar için kolaydır,mesela aynı okulda sınıfta tesettüre hiç uymayan bir genç kız varken ,kendisine koku yasaklanmış olan genç kız ,bu islami hükümü pratik hayata uymayan bir hüküm olarak görür.Yasakların muradı da anlatılması lazım.

sürekli sorulan soruyu sormak istiyorum

bazı hocalar asla ay hali gören kadının ezberden kurandan süre okuyamayacağını söylüyor

bazıları eğer felak nas ayetel kürsi okumasam korunmayacağım düşüncesinde olan kişi o süreleri okuyabilir diyor

ne yapmamız gerekir

bunla ilgili hadis var mı

Mehmetakif hocamın sorusunu sabote etmek istemiyorum ama kalbimize değinen imtihanımızı yönlendiren bir soru sormam gerek inşallah hocamın sorusundan sora bu cevaplanır(:

samimice tevbe nasıl edilir,

Bunun kıstası nedir,

Tevbe ettikten sonra hemen rahat hissetmek doğrumudur, yani Allah elbette affedicidilerin en affedicisidir ama insan kendine karşıda öyle hissedip hemen affederek bu rahatlığa kendisini koyması doğrumu

Şimdiden Allah razı olsun

“Ümmetimin son dönemlerinde bir takım adamlar olacaktır. Erkekler gibi eğerlerin (bineklerin) üzerine binip cami kapılarına ineceklerdir. Hanımları ise giyinik uryandır, (giyinik çıplaktır), başları üzerinde arık deve hörgücü gibisi vardır. Onalara lanet edin. Zira onlar lanet olunmuşlardır.” (Ahmet b.Hambel - müsned nr.6786, Ibn-i Hibban sahih nr:5655-7347)

Bu hadisin ikinci cümlesinde ne demek istiyor anlamadim

Yardım eder misiniz

islam fıkhında adetli kadının "namaz kılamayacağı, tavaf yapamayacağı, cinsellik olamayacağı" konularında ittifak vardır. Diğer konularda( camiye girip giremeyeceği, kuran okuyup okuyamayacağı, namaz dışındaki ibadetleri yapıp yapamayacağı,Mushaf'a dokunup dokunamayacağı vs) ihtilaflar olmuştur.

Kuran da "eza" olarak tarif edilen hayızın, eziyet çeken kadına ibadetler konusunda hastalık izni veriliyor. Ben izin kullanmak istemiyorum diyen kadına verilecek fetvalar ittifak noktasında "ilişki, tavaf ve namaz dışında" istediğin ibadeti yapabilirsin denilmiştir. Hayır sen izini kullanmak zorundasın her türlü ibadetten uzak duracaksın diyen fetvalar da mevcuttur. Tercihim ittifak edilen 3 YASAK dışında kadın her ibadeti YAPMAK İSTERSE YAPABİLMELİ.YAPMAK İSTEMEZSE MAZURDUR SORUMLU DEĞİLDİR.
'€œBirleşme dışında her şeyi yapın.' (Müslim, Hayd, 3/16; Ebu Davud, Tahare, 102 (258), Nikâh, 46; Tirmizi, Tefsir, 2/24; Nesei, Tahare, 180, Hayd, 8.)

SÜNNETULLAH GEREĞİ KADINA FİTRİ OLAN ZORUNLU BİR EZİYET VERECEKSİN,VE BU EZİYETİN CEZASINI KADINA KESECEKSİN.BU SÜNNETULLAH ADALETİNE AYKIRIDIR.
1000 aydan daha hayırlı bir gece olan kadir gecesi veya ömründe bi kez hacc fırsatı bulan veya zikr/ittikaflar gibi durumlarda yok sana kadir,yok sana arefe demek vicdanlı mıdır? SANMIYORUM.
BU DOĞRULTUDA VERİLEN FETVALARI TERCİH ETMİYORUM.
Allahu alem....

kul hakkı ve şirkin devam edilmesi dışında her günahın tevbesi mümkündür. Kul hakkını izale etmek şirkten vazgeçmek ile bu iki sorunda tevbe ile kapatılabilir.

şirk durumunda şirke götürecek düşünce fiillerden arınmak bu ağır suçtan kurtulmak için tevbe çözümdür.
kul hakkı ödenmesi mümkün durumda ise ödeme helallik ve tevbe mümkündür.ancak telafisi mümkün olmayan haksızca adam öldürmek gibi durumlarda tevbe haylı sıkıntılıdır.islam hukukunda katile kıssas yada maktulün yakınlarına diyet ödenmesi ile bu duruma çözüm bulunur.

bu iki durum dışında kalan kebair ve seğairler için tevbe kapısı her zaman açıktır.kuran deyımıyle "nasuh" tevbesi yani samimi içten dürüstçe yapılan tevbelerin makbul olacağı bildirilmiştir.tevbenin sağlıklı olması yani geçerli olması için GERÇEKTEN PİŞMANLIK VE DÖNMEMEK ÜZERE KARARLILIKTIR.
samimi pişmanlık ve dönmemek üzere kararlılık inşallah şu hadisi şerif ile taltif edilecektir.Ettaibu minezzenbi kemella zenbeleh( GÜNAHINA TEVBE EDEN GÜNAH İŞLEMEMİŞ GİBİDİR)


"Rabbimiz" Bizi kayıtsız şartsız sana teslim olan kimselerden eyle! Soyumuzdan da sürekli sana teslim olacak önder topluluklar var et! Bize nasıl kulluk yapacağımızı göster ve bizi affet! Hiç şüphe yok ki sen tevbeleri çokça kabul edensin, rahmetle muamele edensin! BAKARA 128

ikinci bölümde kadınların dışarıda Müslüman olması gerekirken Süslüman olanları teşhir ve tahkir ediliyor.
giyinir ama çıplaktır. Üstü Mekke altı Paris gibi. Vücut hatlarını bol elbise ile kamufle edememek, hatları teşhir etmek.. bol giyinir ama makyajı ile o tesettürün canına okur...veya tesettür tam makyaj yok ammmaa parfüm kokusu ile etrafına sinyal vererek BEN BURDAYIM mesajı ile kepazelik....veya hepsi tamam parfümsüz makyaj sız tesettüre uygun amma saçlar eşarpın altında farkedilen,kuaförden geliyorum,bakımlıyım sinyalleri görsel imajı ile tesettürün anasını ağlatmak...

giyinik çıplak tabiri bunlarla izah edilebilir...

İslam âlimlerinin çoğu hayız ve nifas halindeki bir kadının Kuran-ı Kerimi okuyamayacağı, dokunamayacağı ve ezberden bile okuyamayacağı hususunda ittifak etmişlerdir. Ancak Maliki mezhebi âlimlerine göre kadının hayız döneminde Kuranı ezberden okuması caiz görülmüştür. Hafızlık yapanların regl dönemlerinde Maliki mezhebinin hükmüne ittiba etmek suretiyle Kuran-ı Kerim ezberini yaptıkları bilinmektedir.


Ancak dua-niyaz, hamd u senâ, Allaha sığınma, zikir manasını muhtevi (içeren), ahkâm ifade etmeyen ayetleri-sureleri bu niyetle okumaları caizdir.

Bunun yanında, Kelime-i Şahâdet, Kelime-i Tevhid getirebilir, istiğfar-salavât-ı şerife okuyabilir, zikir cümlelerini bir veya birden fazla okumaları da caizdir.

Hanımların bugünlerde Kur'ân-i Kerim'in dışında tefsir, hadis ve fıkıh gibi dinî kitapları ellerine almaları İmam-ı Âzam'a (rh) göre caizdir. Ancak bu kitapların içinde bulunan âyetlere el sürmemeleri gerekir.

Ayetel kürsiyi okumayı adet haline getirmiş kişiler ,adet, regl,hayz oldukları sürece ayetel kürsi okumak istediklerinde faziletleri çok yüksek olan "Lahavle vela kuvvete illa billahil aliyyil azim." veya "Bismillahillezi la yedurru mea ismihi şey'un filardi vela fissemai vehuvessemiulaliym."dualarını okuyabilirler.

Alimler Vakıa suresı 77-78 .ayetler ; aşağıdaki hadisleri ve benim buraya alamadığım bir çok hadisi delil getirmişlerdir.

Adetlinin ve lohusanın Kuran'dan bir ayetten az da olsa, okumaları haramdır. Çünkü Hz. Peygamberimiz (asm) adetli kadın da cünüp de Kuran'dan bir şey okumasın.buyurmuşlardır. (Tirmizi, Taharet 98,111; Nesai, Taharet, 170)

Cünüp, âdetli veya lohusa olan kadın, Kurân âyetlerinden hiç birini okuyamaz, caiz değildir. Bu hususta Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyururlar: Cünüp ve âdetli kadın Kurândan hiçbir ayeti-sureyi Kur'an niyetiyle okuyamaz. [İbni Mâce, Sünne, Tahâret, 105] Hatta bir âyetten daha az bile olsa okuyamazlar.

Hayızlı ve nifaslı bir kadının yapması haram olan işler şunlardır; namaz kılamaz, Mushafa dokunamaz, ezberden bile olsa Kuran-ı Kerim okuyamaz. (Dört Mezhebe Göre İslam Fıkhı, Abdurrahman Ceziri, c:1, s:174)

Hayız ve lohusalık sebebiyle, cünüplük dolayısıyla haram olan şeyler yedi husustur: Bütün namazlar, tilavet secdesi, Mushafa dokunmak, mescide girmek, tavaf, itikaf ve Kuran okumak. Ancak Mâlikilerde mutemet olan görüşe göre hayızlı ve nifaslı kadının, ezberden Kuran-ı Kerim okuması mekruh değildir. Ancak kanın kesilmesinden sonra gusledinceye kadar mutlak olarak hiçbir şey okuyamaz. Çünkü böyle bir durumda özrünün bulunması söz konusu değildir. (Prof. Dr. Vehbe Zuhayli; İslam Fıkhı Ansiklopedisi, c:1, s:357-359)


Şimdilerde özellikle mezheplere karşı çıkanların farklı görüşleri olsa da (hayız halindeki kadınların ,namaz ,oruç tavaf ,kuran okuma gibi ibadetleri yapabileceğine dair ) ümmetin asırlardır ittifak ettiği temel meselelerden konulardan şaşmamak gerektiği kanatındayım.Vesselam


Aliyyül-Kari, Fethu Babil-İnaye, I, 125; Maverdi, el-Havil-Kebir, I, 384; Rafii, el-Aziz Şerhul-Veciz, I, 293; İbn Kudame, el-Muğni (eş-Şerhul-Kebir ile birlikte) I, 418; İbn Kudame el-Makdisi, el-Kafi, I, 72].

[SIZE="3"]
Allah c.c buyuruyor;

Ey müminler ! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.(Tevbe /31)

Ey iman edenler! Samimi bir tevbe ile Allah'a dönün. Umulur ki Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter. Peygamberi ve Onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Onların önlerinden ve sağlarından (amellerinin) nûrları aydınlatıp gider de, "Ey Rabbimiz! Nûrumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla; çünkü sen her şeye kadirsin" derler.(Tahrim /8 )

Masum olduğu halde Raasulullah efendimiz ümmetine meşru olduğunu öğretmek kiçin tevbeyi yeniler ,istiğfarı tekrar tekrar yapardı.
Rasulullah efendimiz "Ey insanlar! Allah'a tevbe edin ve ondan bağışlanma dileyin.Hakikaten ben günde yüz defa tevbe ediyorum " buyurdu (Müslim )

Imami Nevevi "Her bir günahtan tevbe etmek vaciptir.Yapılan isyan bir kul hakkına taalluk etmiyor da, şanı yüce Allah'la kendi arasında ise ,bu günahtan tevbenin üç şartı vardır.
1-Tecrid :Günahtan tamamıyla vazgeçip sıyrılmak ,o isyana ebedi olarak bir daha dönmemeye azmetmek
2-Nedamet :işlemiş olduğu günaha gerçekten pişman olmak
3-İ'tizar:İşlediği günahtan dolayı Cenab-ı haktan afedilmeyi dilemek

Bu üç şarttan biri olmazsa tevbe de sahih olmaz


Eğer günah,isyan; kul hakkıyla ilgili olursa tevbenin şartı dört olur

4-Şart ise ; kul hakkı sahibine hakkı ödenerek temizlenir.Eğer o hak mal ve buna benzer şeylerse ,o mal sahibine iade edilerek ödenir.Gıybet konusunda ise helalleşmek gerekir.Zina iftirası gibi bir günah söz konusuysa had gerekir.İşte bu surette bütün günahlardan kaçmak vaciptir.

Günahlarından hakikaten pişman olan müminin nişanesi gözyaşlarıdır.Gözyaşı,kalbin teessürü ,gözün niyazı ,Allaha tevbedir.

Tevbeden sonra hemen kendini affedilmiş hissetmek ,kişinin kendi manevi hissiyatına göre değişir .Tevbe edenlerin arasında da farklılıklar vardır Tevbenin aslı yukarda da dediğimiz gibi nedamet yani gerçek pişmanlık tevbe ,bir daha o günaha dönmemek ve o günahtan tiksintidir. Eğer bu nedamet olmadan "oh dilimle söyleyip kurtuldum " rahatlığı ise gerçek tevbe bu değildir.

muhsin hocam ve muallime hocam allah razı olsun sizlerden zamanınızı ayırıp öğrencilerimi de beni de bilgilendiriyorsun

açıklamalarınızda ve cümlelerde o kadar çok titiz davranıyorsunuz ki kendim konuyu araştırsam bile sizle o konu tamamlanıyor

organ bağışlamak caizdir diye 10. sınıf öğrencilerime öğrettim

organ nakli sadaka-ı cariyeye girer mi diye bir öğrencim sordu

soruyu cevaplar mısınız

günümüzde bir çok yeni gelişme doğal olarak asrı saadette ortaya çıkmamış olduğundan herhangi bir nas veya fetva da söz konusu olmamıştır. Borsa sigorta organ nakli sigara vs...
ancak Kuran kıyamete kadar geçerli olduğundan kıyamete kadar olacak olabilecek her soruya/soruna vereceği bir cevap vardır. Gelecekte olası soru ve sorunlar için İslam genellikle kıyas ve tahriç yolu ile naslara dayandırılırarak çözüme kavuşturur.

organ nakli bir insanın hayatını kurtarmak içindir. Dolayısıyla diyanet alimlerinin( din işleri yüksek kurulu) ortak kararı organ nakli caiz görülmüş hatta sevap kategorisine sokulmuştur.
“Her kim bir hayatı kurtarırsa bütün insanları kurtarmış gibi olur.” (Mâide,32)
yukarıdaki ayete dayandırılmış tahriç kıyas ile bu sonuca varılmıştır.

sadakai cariye olur mu sorusuna ise kanaatimce olur. Allahu alem...

allah razı olsun hocam

ne yazık ki 10. sınıf öğrencilerimde genel görüş organ nakli günah ben dirilince eksik olmamalıyım organ verdiğim kişi benim bağışladığım organla günah işlerse bana günah yazılır mı gibi

daha önceki konularımızda doğru bildiğimiz yanlışlarda hurafeler üzerinde durmuştum

kuranı ve peygamberin sözlerini okusaydık bu büyüklerimizden süregelen yanlış bilgilerle dolu olmayız demiştim

taklidi imanla yaşadığımız için diye de eklemiştim

okulda öğrencimin sorusu

beni kureyzada yahudileri hz. Ali katl etmiş yani soykırım yapmış diyor

ben savaşın sonuç olarak ayrınıtısını çok bilmediğimden beni kureyza gazvesinde yahudilerin hakem isteği ve ebu lübabe ile konuşmak istemelerini söyledim

ebu lübabe yahudiler biz esir düşersek peygamber bizi ne yapar dediklerinde gayri ihtiyari elini boğazına götürerek keser işareti yapmış peygamberimiz ebu lübabeye en büyük cezayı onla konuşmamakla bulmuştu. ebu lübabe kendini mescidin direğine bağlamıştı bunla ilgili ayet gelince peygamberimiz affetmiştir

ayet de şöyle:

"Ey iman edenler! Allah'a ve Resûlüne hainlik etmeyin. (Sonra) bile bile kendi emanetlerinize hainlik etmiş olursunuz." (Enfâl sûresi: 27)


muhsin hocam sadece böyle hareket yapan ebu lübabeyi bile darılan peygamberimiz yahudileri katl etmesi mümkün değil


hakem olan sa'd ibn muaz tevrata göre hüküm vererek erkeklerin öldürülmesi kararını mı vermiştir

beni kureyza gazvesi hakkında bilgi verir misin

10. sınıf öğrencileri sorusu

arkadaş arasında iddiaya girip kim kazanırsa çikolata alacak gibi şeyler günah mı

mesela lise talebeleri kendi aralarında maç yapıyor kaybeden takım kazana takıma baklava alacak veya başka bir şey alacak bu günah olur mu

ben böyle şeye ufak bir şey olmaz dersek bir sınıfla yaparsınızı bir okulla yaparsınız daha da büyük iddalar yapınca da günah olmaz diye denir o nedenle doğru değil dedim


hocam siz bu konuda ne diyorsunuz çocukları yanlış yönlendirmiş miyim veya dediğim doğruysa kanıtlayıcı şeyler söyler misiniz

Beni kureyza Müslümanlarla anlaşmalı idi. Müslümanların en zor savaşında (hendek) müşriklerle ittifak edip Müslümanlara ihanet ederek arkasından vurdu. Bu gün bildiğimiz vatana ihanet yani...şu sonuç çıktı ortaya;
1-siyasi ve vatan ihaneti affedilmez.
2-antlaşmalara ihanet eden sonucuna katlanır.
3-kendilerinin seçtiği hakemin( Hz Sad) kararına uymak zorunda kaldılar.
4-ebu lubabe günümüzdeki can dündar misali ihanet etti.tevbesi kabul edildi.
5-idam kararı kendi kitaplarında(Tevrat) cezası idam olduğunu kendileri de bilirler.
6-kureyza ihanetleri başarılı olsaydı 15 temmuz misali Müslümanların ve Medine'nin sonu olurdu.
7-ihanetleri sinsilikleri siyonistlikleri ile meşhur olan Yahudiler hakkettikleri cezaları almışlardır. Bu hukuken de dinen de doğru karardır.
8-vatana ihanet dünyanın hiç bir yerinde affedilir bir durum değildir.

haramın büyüğü küçüğü olmaz.haram haramdır.iddialar bahisler bir çeşit kumardır.doğru değildir.

öğrencilerin sorusu: lunaparka gittiğimizde oyuncakların olduğu kutuya para atıp o oyuncaklardan birini çengel ile alıyoruz bu günah mı

bir de yine lunaparkda ben para veriyorum silah ile tabelaya ateş ediyorum eğer denk gelirse ben hediye alıyorum ordan bu da günah mı

yani bunlar kumara girer mi

sorun olmaz diye düşünüyorum.
yada konuyu tam bilmediğimden bi şey diyemiyorum.

bu sorular ufka yolculukda çıkmış cevapları ne acele cevap verebilir misiniz