Yürekden siziyorsa o misralar elbet beğeniriz:)

Hadi insanın içi sızlar
bazen kalbi sızlar
hatta an gelir beyni bile sızlar
Ancak hiç insanın ruhu da sızlar mı, deme
Sızlıyor işte..!

Sızlayan yürek benim, dert benim, keder benim...

Hüzün müdür sensiz olmak, galiba bundan eminim...

çok doğru su damlam insanın ruhu da sızlıyor c*c*c*

Kimyâ Hatun sordu :

- Ey Şems beni niçin görmemezlikten geliyorsun?

Şems durdu. Sustu. Başını göğe, bakışını yıldızlara yönelterek:

- Üç çeşit göz vardır. Ten gözü, Kalp gözü ve Can gözü.

Ten gözünü tâ çocukluğumda kapattm, kalp gözünü çöllerde yitirdim, bir tek can gözüm var o da Mevlâna'ma bakar.

- Bende seni görecek göz kalmadı..!

Önce Umut Verilir, Sonra Bir Harf Değiştirilip..
Unut Denilir...!

“İçimde bir yara var,
hiç iyileşmiyor.
Hep daha fazla deşiyorlar.
Tuz basıyor zaman üstüne.
Daha ne kadar canını yakabilirim
dermişcesine..”

Birazdan ölürüz belki,
her yazdığımı veda say.''​

Kelimelerimle kala kaldık ortada
Sessiz, kimsesiz
Şimdi hangisine baksam, yalnızlıktan dem vuruyor
Dokunsam, ihanetin dökülecek harf harf.

‘’Ben sana bakınca dolardım bulut gibi.
Dolardım da bir türlü yağamazdım…!’’

Öyle çok kelâmlara gerek yok,
Sessizliğimin sesi,
Duâlarımın amin'leri,
Olsan yeter siyahım..

İnsan bazen yağmur olup yağası geliyor.
Gönül şehrine doğru...
Yada demli bir çay içesi geliyor.
Deminde demlenmek için
Ve bazende suskun bir şiirin satır arasında olmak istiyor.
Hiç yazılıp okunmamış gibi.

Hangi ilaç iyi gelir yürek yarasına...?
Hangi merhem tüm kırılmışlıklarımı onarır...?
Hangi silgiler siler söz sıyrıklarımı...?
Yürek yarasının şifası varmıdır....?
Ya özlemin...?

Suskunluğun asalettir.
Adın günüme berekettir.
Aşkın tanımı seni sevmektir.
İlle de sen ille de sen...

( snnclk )

Yokluğun ateşten bir gömlek giydirmesin Rabbim...

Seninle dünyam değişir, olur bana cennetim...

( snnclk )

“Kader yolun tamamını değil, sadece yol ayrımlarını verir.

Güzergah bellidir ama dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir.. “


Şems-i Tebrizi​

Beni güzel hatırla!
Bunlar son satırlar…
Farzet ki, bir rüzgârdım, esip geçtim hayatından..
Ya da bir yağmur sel oldum sokağında
Sonra toprak çekti suyu…
Kaybolup gittim, belki de bir rüya idim senin için.
Uyandın ve ben bittim.
…
` Orhan Veli Kanık​

Ey soluma düşen ince sızım,
öyle tepkisiz kalma...
yaktığın 'yürektir'
çıra değil.
Nazım Hikmet Ran

Şiir diye yazdığım ismine de,
Şiire düşen izine de kırgınım...​

Benimle yaşlansana?
Kitap okurum, çay demler, şiir yazarım sana.
Ha birde, her sabah için şükrederim, sonra gözlerine bakar 'Amin' derim.
Amin, bu günde gördüm seni, bu günde güzel geçecek demek ki..
'Ben herkes gibi değilde, duam gibi severim seni.
Kalbimden, gönlümden kopan gizli saklı sözler gibi..
Kim duasını sevmeden diler ki..??

~Elif Şafak~

Biz üç Kardeşiz: MutLuLuk, Acı ve ßen .
Hergün SakLanbaç Oynuyoruz.MutLuLuk
Hep Mızıkçı SakLanıyor Bizden. Bazen Ben Ebe OLuyorum Acıyı
BuLuyorum. Bazen 'De Acı Beni buLuyor SakLandıqım Yerden. Bazen MutLuLuqu
BuLduqumu Zannediyorum, Çanak ÇömLek PatLadı Diyor Acı SakLandıgı
Yérdén. Gün Bitmek Üzere. MutLuLuk Yine OrtaLarda Yok !

Pek bilmem
Gelene hoş sözler söylemeyi.
"Hoş geldin" derim hoş gelirse kulağına..
Hep gidenler olunca,
Gitme demeyi iyi bilirim ama..
Gelme hiç,
Gitme dedirteceksen bana...​

emeğine yüreğine sağlık su damlam

her söz beni benden alıp götürüyor bir yerlereklpp/

Allah razi olsun..Güzel gören güzel düşünür klpp/

Tozlu bir kitabın satır aralarında saklı kalmış yaraya dokunabilmektir bir insanı anlamak..​

Herkesin

Bir umudu vardır

Bir savaşı

Bir kaybedişi

Bir acısı

Bir yalnızlığı

Bir hüznü...

Çünkü herkesin bir gideni vardır

İçinden bir türlü uğurlayamadığı... ​

Kaçarsın her şeyden;
Hüzünden.
Acıdan.
Geceden.
Gidersin ardına bakmadan.
Bıraktığını zannedersin birçok şeyi,
Hüznü,
acıyı,
geceyi…
İstediğin kadar kaç,
İstediğim kadar git.
Şunu bil ki,
Asla uzak olmayacaktır kalana.
O sevda,
O yürekte durdukça.

O " Acı, çektikçe uzar mı ? " dedi..
Öteki " Acıyı, şikayet ipiyle çekersen uzar,
sabır ipiyle çekersen kısalır . " dedi ..

İnsana imtihan olarak özlemek yeter! Bir şehri, Bir sesi, Bir nefesi.

Cahit Zarifoğlu​

Kimin bedduasıydın da
Geldin düştün içime

Ama bilmez ki o ah eden
Bedduayı duâ ettim gönlümde...!!​

Her kalbin yaşamak istediği bir mevsimi vardır.
Renkleriyle boyanmamış bir tablo çizer ve korkar silinmesinden
Hayali bir şiiri vardır satırları okunmamış duyan olmamış.
Uzun bir yolculuğu vardır adımlamaya başlamadığı.
Bir umudu vardır umutsuzluk içinde.
Derin bir sükutu vardır kelamın son cümlesinde
Bir de hasreti vardır..
Yüreğini paramparça eden...:klp:

Dünyayı bu duruma getiren nedir bilir misin..
Yarım işler,
Yarım konuşmalar
Yarım günahlar,
Yarım iyilikler
Sonuna kadar git be insan...

Duaya durdu gözlerim


Nereden tutsan kopup kopup eline gelir...cam kırıkları gibi darmadağan yürek toplanır mı? dedi
İnsan cevabını bilmediği soruya ne diyebilir ki...Rabbim yardım etsin diye duaya durdu gözlerim

Yaşadığın hayal kırıklığı ve yorgunluk,Bir müddet sonra geçiyor.Hatta her şeyi unutup, hayata sıfırdan başlamak ta mümkün.
Ama birine inanmak meselesine gelince,
Bunun için birkaç hayat daha lazım kuşkusuz...